CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, "Avrupa Günü"nü kutladı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, Avrupa Birliği'ne (AB) tam üyeliği sınırlı bir ortaklık hedefi olmanın ötesinde gördüklerini belirterek, "Avrupa dayanışmasının güçlü bir şekilde tesis edilmesinin önemini bir kez daha vurgulamak isteriz." ifadelerini kullandı.

Çeviköz, yaptığı yazılı açıklamada, bugün Schumann Deklarasyonu'nun yayımlanmasının 70'nci yıl dönümü olduğunu hatırlattı.

Hukukun üstünlüğü, insan hak ve özgürlükleri, basın, düşünce ve ifade özgürlüğü gibi temel evrensel değerlere güçlü şekilde sahip çıkıldığının ifadesi olan 9 Mayıs'ın, tüm Avrupa ülkelerinde "Avrupa Günü" olarak kutlandığını belirten Çeviköz, "CHP olarak, bağlı olduğumuz, saygı ve titizlikle sahip çıktığımız bu değerlerin simgesi olan Avrupa Günü'nü kutluyor, bu ideallerin, yıpranmasına fırsat bırakılmadan korunması için tüm Avrupa ülkeleriyle birlikte çalışmaya devam edeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz." ifadesini kullandı.

Kovid-19 salgınının, ulusal ve federe devletlerin yanı sıra küresel öncü aktörlerin başında gelen Avrupa Birliği'ni ve bütün uluslararası kuruluş ve kurumları kriz yönetimi açısından yeniden sınadığını vurgulayan Çeviköz, bu sınamanın, Birliğin bütünleşmesi, dayanışması ve genişlemesine engel olabilecek şekilde, AB içerisinde son yıllarda giderek güçlenen aşırı sağ, milliyetçi ve popülist akımların daha da güçleneceğine yönelik endişeleri derinleştirdiğini kaydetti.

Otoriter yönetimlerin ve liderlerin daha da baskıcı olmaları, devletlerin daha himayeci ve içe kapanan davranışlar içine girmeleri gibi risklerin ortaya çıktığını belirten Çeviköz, şu görüşlerini paylaştı:

"Yaşanan pandemi krizinin, kopma noktasına gelen Türkiye-AB ilişkilerinin onarılmasının önüne geçme ihtimali de göz ardı edilmemelidir. Türkiye'de mevcut iktidarın, sığınmacıların AB ülkelerine geçişine izin verecek şekilde sınır kapılarının denetimini kaldırması sırasında ortaya çıkan pandemi krizi, her iki tarafın da ilişkilerin geleceğini gözden geçirmelerini gerektirmektedir. Türkiye, son yıllarda AB değerlerinden tamamen uzaklaşan yönetim anlayışı ile birlikte, tam üyelik hedefini gümrük birliğinin yenilenmesi ve vize serbestisinin gerçekleştirilmesi amaçlarıyla sınırlı bir ortaklık hedefine indirgemiştir. Venedik Komisyonunun uyarıları ve Kopenhag Siyasi Kriterleri yok sayılmaya devam edilmekte, otokrat tek adam rejimi Türkiye'yi demokratik değerlerden her geçen gün biraz daha uzaklaştırmaktadır. Mevcut siyasi iktidar bu olumsuz sonuçları hiçbir şekilde dikkate alma gayreti içinde bulunmamaktadır."

CHP'nin Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği yolundaki adaylık sürecini başlatan, Avrupa Birliği müktesebatına ve mevzuatına yönelik tüm düzenlemeleri bugüne kadar desteklediğini vurgulayan Çeviköz, "Bugün uluslararası dayanışmanın ve bütünleşmenin geleceğin adil dünyasını kurmak için çok daha önem kazandığı düşüncesindeyiz. AB'ye tam üyeliği de sınırlı bir ortaklık hedefi olmanın ötesinde gördüğümüzü, Avrupa dayanışmasının güçlü bir şekilde tesis edilmesinin önemini bu vesileyle bir kez daha vurgulamak isteriz. 9 Mayıs Avrupa Günü tüm vatandaşlarımız ve tüm Avrupalılar için kutlu olsun." değerlendirmesini yaptı.