CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil, terörün bitirilmesine yönelik süreçte hükümetin uyguladığı yöntemin hukuk, toplumsal mutabakat temelinden ve TBMM'nin çatısı altında oluşacak bir çalışmadan çok uzak olduğunu belirterek, "Bizim değerlendirme yapacağımız yer TBMM'dir. Muhatabımız, hukuksal kimliği olan, hukuksal ve siyasal kimliğinin dile getirdiği düşünceleri dikkate alacak olan kişi veya zemindir" dedi.
CHP Genel Sekreteri Tamaylıgil, 9 Mart Cumartesi günü geldiği ve ilçelere ziyaretler gerçekleştirdiği Mersin'de bugün de Macit Özcan Spor Tesisleri'nde kahvaltıda basın mensuplarıyla bir araya geldi. Toplantıya CHP Mersin milletvekilleri Aytuğ Atıcı, Vahap Seçer ve Ali Rıza Öztürk ile İl Başkanı Faruk Mehmet Akar, Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan, merkez Mezitli Belediye Başkanı Uğur Yıldırım ve parti yöneticileri de katıldı.
İlçelerdeki izlenimlerini paylaşan Tamaylıgil, ülke gündemine ilişkin önemli açıklamalarda da bulundu. 4. Yargı Paketi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Tamaylıgil, "Yargı paketleri zinciri geliyor ve adını da reform koyuyorlar. Bir ülkede yargı ve yargı süreciyle ilgili her şey iyi gitseydi bu kadar çok reforma ihtiyaç olur muydu? Kötü ve yanlış giden adaletin ana ayakları olan yargıda önemli sorunlar olduğu çok açık bir gerçek. Daha çok kısa bir süre önce 3.'sü geçmişti, şimdi 4.'sü gelen bir yargı paketi var. Peki, 'reform, reform' denen bir ülkede adalet eğer var ise bugün milli iradenin seçmiş olduğu 8 milletvekili neden hala hapiste? Nedendir bu uzun tutukluluk süreleri? 'Düşünce, ifade özgürlüğü için önemli düzenlemeler yapılacak' dediler. Ama karşımızda yine AKP'nin klasik, sonuç almayan, sözünde durmayan ve gereken beklentileri cevaplamayan bir paketiyle kaldığımız günler içerisindeyiz. Adaleti farklı beklentiler veya baskılar için kullanmaya kalkmak, hukuku bunun üzerine şekillendirmek bugün için birilerine belki güç verebilir ama hukuk her zaman her süreçte evrensellik ilkesinde herkese lazımdır. Bunu da unutmamak gerekir" ifadelerini kullandı.
"NE YAPTI İKTİDAR PARTİSİ? BİR DE GELMİŞ MUHALEFETİ SUÇLUYOR"
Başbakan'ın söylemlerini hayretle izlediğini ve birilerinin gündemi Başbakan'a yanlış anlatıp anlatmadığını düşündüğünü söyleyen Tamaylıgil, "Dün Başbakan demiş ki, '30 yıldır bu ülkede terör var, muhalefet partileri bir şey yapmadı'. Bu 30 yılın 11 yılı Türkiye'yi AKP yönetiyor. Bu işin başındaki ve alınacak sorumluluktaki, çözüm yollarını ortaya koymaktaki en önemli görev iktidar partisinin. Ne yaptı iktidar partisi? Nereden nereye geldiğimiz açık, bir de gelmiş muhalefet partisini suçluyor. O yetmiyormuş gibi yine o klasik söylemi içerisinde 'bunlar ne yaptılar da, ne ürettiler de, ne diktiler de bu ülkeye' gibi bir sorgulama içine girmiş. Bugün AKP iktidar olduktan sonra bu ülkede neyi sattıysa, onun temeli Cumhuriyet döneminde veya sonraki zamanlarda yapılmış yatırımlardır. Hazır bulmuş, mirasyedi gibi bizim çaktığımız çivileri sökmekten başka bir şey yapmamış olan uygulamaya karşı, bir de muhalefeti veya önceki dönemleri sorgulayan bir tavır içerisinde" diye konuştu.
Mersin'de yapılacak Akkuyu Nükleer Santrali'ne ilişkin eylemleri ve buradan yükselen sesi herkesin duyma sorumluluğu olduğunu da kaydeden Tamaylıgil, "Bu konuda AKP'nin politikası ise özellikle nükleer santral açısından değerlendirdiğimizde ticari çıkarların odak alındığı, stratejik bakıştan uzak ve ulusal bir programdan yoksun, tehlikeli bir serüven olarak karşımıza çıkıyor. AKP'nin artık halkın ne dediğine kulak tıkamaması ve Mersinlilerin Mersin'e sahip çıkan seslerini duyması gerekiyor" şeklinde konuştu.
"MUHATABIMIZ HUKUKSAL KİMLİĞİ OLAN KİŞİ VEYA ZEMİNDİR"
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Tamaylıgil, terör sorununun çözümü noktasında Öcalan'ın 21 Mart'ta açıklama yapacak olmasını nasıl değerlendirdikleri sorusuna şu yanıtı verdi:
"Biz tabi ki ülkemizde barışın hakim olmasını, kardeşlik, huzur içerisinde, her zaman birlikte beraberlik içerisinde yaşanmasını ilk baştan itibaren ortaya koyan, bununla ilgili politikalarını açıklayan ve bu noktada öncülük etmiş olan bir partiyiz. Ancak bugün hükümetin uyguladığı yöntem, hukuk temelinden, toplumsal mutabakat temelinden ve bunun sağlanacağı zemin olan TBMM'nin genelinin çatısı altında oluşacak bir çalışmadan çok uzak. O yüzden bizim değerlendirme yapacağımız yer TBMM'dir. Muhatabımız, hukuksal kimliği olan ve hukuksal ve siyasal kimliğinin dile getirdiği düşünceleri dikkate alacak olan kişi veya zemindir. Bugün eğer bir masanın bir başında kendisi, diğer tarafında terör örgütü başını bir ortak olarak görüp, düşünce ve yöntem paylaşımı içinde olanlar varsa biz bunun hukuki temellerinin olmadığını, yanlış bir uygulama olduğunu CHP olarak baştan itibaren dile getirdik. Bundan sonraki süreçle ilgili olarak da biz Meclis'te görüşülerek her konuda verilecek olan değerlendirmelerin ortaya çıkması gerektiğine inanıyoruz." - MERSİN
Son Dakika › Politika › CHP'ye Göre Hükümet Terörü Bitiremez - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?