AK Parti Amasya Milletvekili Adayı Haluk İpek, AK Parti'nin emeklilere Temmuz ayından itibaren vermiş olduğu zammın toplamının CHP'nin iki maaş ikramiye vaadinden daha fazla olduğunu söyledi.
Amasya'da düzenlediği basın toplantısında bir gazetecinin CHP'nin emeklilere yönelik vaatlerini hatırlatması üzerine değerlendirme yapan Haluk İpek, "Biz emeklimize zam verdik. Uygulama tarihini de seçim sonrasına bıraktık. Aslında seçim öncesine de koyabilirdik. Ak Parti'nin emekliye vermiş olduğu ve uygulama tarihi Temmuz'da olan ve bugün emeklilerin maaşlarında almış olduğu zam miktarı şöyle bir topladığınız zaman toplamı CHP'nin taahhüt etmiş olduğu bayramlardaki ikramiyeden daha fazladır" diye konuştu.
Türkiye'yi yönetebilecek kadrolara sahip yegane partinin de AK Parti olduğunu öne süren Haluk İpek, "Türkiye'yi yönetmeye hazır tek parti Ak Parti'dir. Türkiye'yi yönetebilecek kadrolara sahip yegane parti de AK Parti'dir. Bunu koalisyon görüşmeleriyle ilgili görüşmeler sırasında çok yakın bir şekilde müşahede ettik. Bunu çok açık yüreklilikle söylüyorum. Türkiye ve dünyadaki gelişen olaylara hep birlikte baktığımızda 1 Kasım seçimlerinde diğer ülkelerle rekabet edebilecek ve Türkiye'deki kaynakları ülke insanımıza düzgün bir şekilde sunabilecek kadrolara sahip yegane parti Ak Parti'dir. Türkiye terörle yapmış olduğu mücadele ve bu coğrafyada lider olma özelliği, bütün hepsi dikkate alındığında tökezlemeye ve çıkmış olduğu yolda geri durmaya, zayıflamaya böyle bir şeye tahammülü yoktur. Eğer Türkiye bu coğrafyada lider olacaksa, diğer ülkelerle rekabet edecekse ve bu bölgede bir çekim merkezi olacaksa, terörü sonlandırıp yoluna devam edecekse tek başına iktidarı 1 Kasım'da çıkarması gerekmekte. İnşallah bunu başaracak. Son yapılan anketlerde bir yükseliş trendi de gözükmektedir" şeklinde konuştu.
Amasya Belediye Başkanı Cafer Özdemir, AK Parti İl Başkanı Mehmet Ünek ve diğer parti yöneticilerinin de katıldığı basın toplantısında kendisinin de MHP ile yapılan koalisyon görüşmelerinde bulunduğunu anımsatan İpek, "Bir kısım partiler konunun esasına girmediler. Türkiye'nin mevcut durumuyla ilgili konunun esasına girmediler. Konunun esasına giren partilerin de henüz Türkiye'de o konularla ilgili hazır olmadıklarını gördüm. Mesela bir kısım öneriler getirmişlerdi. O söylediği öneriler yasal olarak Ak Parti döneminde yapılmış, bitirilmiş önerilerdi. Henüz parlamentoda kanunla bizim yaptığımız bir takım hususları dahi bilmediklerini gördüm. O yüzden tekrar ediyorum. Türkiye'deki belediyeciliğe baktığınız zaman, belediye başkanlarıyla diğer partilerin belediye başkanlarını kıyasladığınızda Türkiye'de Ak Parti'den önceki dönemlerle Ak Parti'den sonraki yönetimleri kıyasladığınızda Türkiye'nin bugünkü şartlarını düşündüğünüzde iktidara hazır ve yönetmeye hazır tek parti Ak Parti'dir. Esasen erken seçim sözü ilk gece Milliyetçi Hareket Partisi tarafından söylenmiştir. Yani bir seçim bittiğinde henüz daha seçimin oy pusulalarındaki mürekkebi dahi kurumadan veya oy pusulalarındaki irade toplanıp henüz kesin sonuçlar açıklanmadan o gün akşam üzeri Milliyetçi Hareket Partisi'nin genel başkanı 'seçimse seçim' diye açıklamalarını yapmıştır. ve kendisinin kesinlikle koalisyonların içinde yer almayacağını söylemiştir. Arkasından kendi tabanından gelen baskılar üzerine koalisyonun içinde yer alabileceklerine yönelikte açıklamalar yapmıştır. Ama görüşmelerimiz sırasında ilk geceki tavrını, her iki görüşmemizde ilk geceki tavrını söylemiştir. Dolayısıyla Ak Parti olarak 'biz bir koalisyon yapabilir miyiz' diye çok detaylı çalışma yaptık. Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi çok teferruatlı görüşmelerden sonra sona gelindiğinde ve bir koalisyon ihtimali oluştuğunda durumunu kendi tabanı içinde ve kendi genel merkezindeki iç yöneticileri içerisinde biraz daha sertleştirdiğini gördük. Mesela dediler ki 'restorasyon hükümeti' dediler. ve ardından bir kısım şartlar, eğitimle ilgili işte 4+4+4. Ak Parti'nin çok önemli olan yeniliklerinden geri adım atılmasını istediler" ifadelerini kullandı.
Ak Parti'nin kurucularından olup teşkilat başkanlığı, seçim işleri başkanlığı, grup başkanvekilliği, parti genel sekterliği ve Ankara milletvekilliği gibi görevler üstlendiğini, 1 Kasım seçimlerinde de memleketi Amasya'dan aday olduğunu anlatan İpek, şöyle konuştu; "Eğer diğer siyasi partiler bu süreç içinde, Türkiye'nin yaşadığı bu zorluklar içinde üzerilerine bir sorumluluk alma iradesi olsaydı geçici hükümeti içinde yer alabilirlerdi. Böyle bir hukuki hakları vardı. Açıktan dediler ki 'biz geçici hükümet içinde yer almayız.' Halbuki ülkenin zorlukları var. Terörle mücadele ediyor. Eğer bugün bütün siyasi partiler, CHP, MHP geçici hükümet içerisinde yer alsalardı, bu problemlerle mücadele ederken topyekün, elbirliği ile herkes taşın altına elini koymuş olurdu. Buda çok önemli bir deneme olurdu aslında. Bir hükümet içinde birlikte yer aldıklarında birbirlerini tanıma imkanı bulurlardı. Bir çok karar alınırken, terörle mücadele dahil birçok konular dahi hepsiyle ilgili birlikte, hükümetin işleyişiyle ilgili birlikteliği denemiş olurlardı. Ondan dahi kaçındılar. O yüzden sandık demokrasilerle gerçekten çok büyük bir nimettir." - AMASYA
Son Dakika › Politika › Haluk İpek Toplantı Düzenledi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?