Milli Savunma Bakanı Işık Açıklaması

Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, "Biz çocuklarımızın çok daha güçlü bir Türkiye'de yaşamasını istiyor muyuz, istiyoruz. Türkiye'nin artık namerde muhtaç olmak yerine bütün mazlumlara yardım elini uzatan güçlü bir ülke olarak yoluna devam etmesini istiyor muyuz, istiyoruz. Türkiye'nin 21. yüzyıla damgasını vurmasını istiyor muyuz, istiyoruz. O zaman bu anayasa değişikliğine 'evet' demek bütün bunları sağlayacak." dedi.

Bakan Işık, Gümüşhane Kürtünlüler Derneği ziyaretinde yaptığı konuşmada, Dilovası'ndaki yatırımları katılımcılara anlattı.

Vatandaşların 16 Nisan'da önemli bir tercih yapacağını ifade eden Işık, bu tercihin Türkiye'nin geleceğini şekillendireceğini kaydetti.

Işık, Türkiye'de istikrarın kalıcı olarak sandıkta sağlanmasını temin edecek bir düzenlemeyi vatandaşların onayına sunduklarını dile getirerek, "Bir gövdede iki baş olur mu? Şu anda fiilen Türkiye çift başlılığa geçti. Siz 1 Kasım'da sandıkta bu tehlikeyi gördüğünüz için AK Parti'ye güçlü bir destek verdiniz de şu anda çift başlılık en azından cumhurbaşkanı ve başbakan arasındaki uyumdan dolayı ülkeye engel değil. Ama yarın bunun ortaya çıkmamasının bir garantisi var mı? Yarın cumhurbaşkanı ile başbakan anlaşmazlarsa bunun bedelini kim ödeyecek?" diye konuştu.

"CHP'de de değişimi başlatacak bir halk oylamasına gidiyoruz"

Yapılan bu değişikliğin zaruri olduğunu anlatan Işık, "Türkiye'de şu anda çift başlı bir yönetim vardır. Şu anda fiilen ve hukuken çift başlı bir yönetim var. Elbette bu yönetimin olumsuz sonuçlarını Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımızın dirayeti engelliyor ama yarın bunun garantisi yok. Şu anda bizim hükümet sistemimizde arabanın hem sağında hem de solunda iki tane direksiyon var, başında da iki tane şoför var. Bu araba nereye gider?" ifadesini kullandı.

Işık, sandıktan 'evet' çıkarsa ülkedeki çift başlılığın ortadan kalkacağını aktararak, cumhurbaşkanlığı makamıyla başbakanlık makamının birleşeceğini bildirdi.

Hükümetin sandıkta belli olacağını belirten Işık, şöyle konuştu:

"Yüzde 50 oy almayan bir partinin iktidar olamayacağı bir sistem. Sayın Kılıçdaroğlu neden bu kadar feveran ediyor? Adam 7 seçimde yüzde 25'i bulamadı ki yüzde 50'yi nasıl bulsun? Dilovası'ndan oy alamayan CHP'nin Türkiye'de iktidar olma şansı var mı? Anayasa değişikliği kabul edilirse inanın CHP'ye de büyük bir iyilik yapmış olacaksınız. Niye? Eğer bu değişiklik kabul edilirse CHP, Sayın Kılıçdaroğlu'na diyecek ki, 'Bu iş senle olmuyor arkadaş, 8 defa seçime girdin, 8'inde de kaybettin. Bir 8 daha kaybetmeyelim. Sana güle güle.' Yerine kim gelsin? Yerine halkın içinden çıkmış, Dilovası'na geldiği zaman insanların güvendiği, milletin değerlerine sahip birinin gelmesi lazım ki yüzde 50'ye yaklaşsın. CHP'de de değişimi başlatacak bir halk oylamasına gidiyoruz. Bu sandıkta hükümetin belirlenmiş olması Türkiye'de istikrar sorununu kalıcı olarak çözecek. Bir daha hükümet güven oyu almadı düştü, gen soru verdiler hükümet düştü. Bütçesi Meclis'ten geçmedi düştü. Bunların tamamı ortadan kalkıyor. Güven oyunu veriyorsunuz 5 yıl hükümet icraat yapıyor."

"Sistemin özünde milli iradenin tam anlamıyla hakimiyeti var"

Milletin terazisinin şaşmadığını ifade eden Işık, şunları kaydetti:

"'Yok tek adam olacakmış, yok diktatörlük gelecekmiş, yok Meclis'i feshedecekmiş.' Bunların tamamı yanlış. Bu sistemin özünde milli iradenin tam anlamıyla hakimiyeti var. 'Evet'i kabul edersek ne olur? Bakın Avrupa'da pek çok siyasetçi Türkiye karşıtı açıklamalar yapıyor. Niye? Bu körü körüne bir düşmanlık mı? Hayır çok bilinçli bir siyaset. Birkaç sene içinde Türkiye Avrupa'nın en büyük ülkesi olacak. Nüfusu Türkiye'nin şu anda 80 milyon, Almanya'nın 82 milyon. Birkaç sene sonra Türkiye'nin nüfusu 82 milyonu geçecek. Almanya'nın nüfusu da 80 milyonun altına düşecek. Çünkü Almanya'da nüfus azalıyor, Türkiye'de artıyor. O Türkiye'ye karşı tavır sergileyenler diyorlar ki, Türkiye'nin bir projeksiyonunu okudum. '2050 yılında Türkiye'nin nüfusu 97-98 milyona çıkıyor. Yani 100 milyona geliyor. Buna mukabil Almanya'nın nüfusu da 70 milyona düşüyor.' Türkiye son 14 yılda yakaladığı istikrarı 2050'ye kadar bozmadan sürdürürse yine bir anayasa kitapçığı fırlatma şeyi olmazsa yine bir cumhurbaşkanı ile başbakan arasında kavga yaşanmadan bu istikrar sürerse ve Türkiye her sene yüzde 5'in üzerinde büyürse 2050 yılında Avrupa'nın en güçlü ülkesi Türkiye oluyor. Bazıları bunu görmüyor mu?

Onun için Sayın Cumhurbaşkanımıza Avrupa'da yapılan bir toplantıya telekonferansla katmamak için alelacele mahkeme kararı alıyorlar. Buna mukabil Kandil'de kendi inindeki bir terörist başını canlı yayınla Almanya'ya bağlamaya izin veriyorlar. Bu aslında bizim bu halk oylamasında neden 'evet' vermemiz gerektiğinin en önemli göstergesi. Biz çocuklarımızın çok daha güçlü bir Türkiye'de yaşamasını istiyor muyuz, istiyoruz. Türkiye'nin artık namerde muhtaç olmak yerine bütün mazlumlara yardım elini uzatan güçlü bir ülke olarak yoluna devam etmesini istiyor muyuz, istiyoruz. Türkiye'nin 21. yüzyıla damgasını vurmasını istiyor muyuz, istiyoruz. O zaman bu anayasa değişikliğine 'evet' demek bütün bunları sağlayacak."

"Bütün derdimiz, gayemiz, çocuklarımıza çok daha güçlü bir Türkiye bırakmak." diyen Bakan Işık, "Sorunlarını çözmüş, dünya liginde Süper Lig'de oynayan bir Türkiye bırakabilmek. Bunun için de önemli bir fırsat 16 Nisan. Sizler bu fırsatı en güzel şekilde değerlendireceksiniz." ifadesini kullandı.

Konuşmanın ardından Dilovası Kültür Merkezi'ne geçen Işık, burada sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya gelerek referandumda neden 'evet' oyu kullanılması gerektiğini katılımcılara anlattı.