Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, "Bir rejim kimyasal silah kullanarak kendi halkını katlediyor. Çocukları katlediyor. Bunun karşısında durması gereken öncelikli organ olan BM Güvenlik Konseyi ise kınamanın ötesine geçen bir tutum alamıyor. Bu aslında uluslarası toplumun hukuk açısından meşruiyet açısından uluslararası barışa katkı açısından tam anlamıyla bir krizidir" dedi.
Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen MKYK toplantısı öncesinde, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Suriye'de Esed güçlerince düzenlenen kimyasal silah saldırısına ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine Çelik, uluslararası organların Suriye ile ilgili açıkladıkları hava kuvvetleri ve kimsayal silahların kullanımıyla ilgili kırmızı çizgilerin aşıldığını söyledi.
Çelik, şöyle devam etti:
"Uzun zaman boyunca kimyasal sillahlarının kullanılıp kullanılmadığına dair birtakım belirtiler ortaya çıktı. Örneğin hangarlardan bu silahların çıkarıldığı, yerinin değiştirildiği ve kullanıma hazır hale getirildiği şeklinde uluslararası medyada pekçok yayın yapıldı. Fakat buna rağmen kimsenin kılı kıpırdamadı. Şimdi geldiğimiz noktada kimyasal silahların kullanıldığına, dair çok güçlü deliller ortaya çıktı. Bir rejim kimyasal silah kullanarak kendi halkını katlediyor. Çocukları katlediyor. Bunun karşısında durması gereken öncelikli organ olan BM Güvenlik Konseyi ise kınamanın ötesine geçen bir tutum alamıyor. Bu aslında uluslararası toplumun hukuk açısından meşruiyet açısından uluslararsı barışa katkı açısından tam anlamıyla bir krizidir. Şimdiye kadar uluslararası toplum tarafından konulmuş, takip edilmesi gereken, BM Güvenlik Konseyinin takip etmesi gereken hava kuvvetlerinin kullanılması kırmızı çizgisi aşıldı, şu anda kimyasal silah kullanılmasıyla ilgili kırmızı çizgi aşıldı. Şimdi bundan sonrası, Esed rejemi zaten gayrimerşu rejimdir, artık bundan sonrası BM Güvenlik konseyinin uluslararası organlarının meşruiyetinden götürmeye başlar."
-"İnsanlığını önünde bir Bosna katliamı gerçekleşiyor"
"İnsanlığını önünde bir Bosna katliamı gerçekleşiyor, bir Halepçe katliamı gerçekleşiyor" diyen Çelik, "İnsanlığın son 20 yılda, 50 yılda yaşadığı katliamlarının toplamı sadece Suriye'de gerçekleşiyor ve maalesef hiçbir ses çıkmıyor. Yegane güçlü ses Türkiye'den çıkmaya devam ediyor. Uluslararası organların Türkiye'nin gösterdiği tavır doğrultsunda bir tavır almasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
-"ABD'nin cevap vermesi yadırganmalıdır"
Çelik, "Başbakan Recep Tayyip Eroğan'ın, Mısır'daki darbenin arkasında İsrail var, sözlerine, ABD, Mısır ve İsrail'den tepkiler geldi, bu konudaki değerlendirmenizi alabilirmiyiz, sorusu üzerine "Mısır'daki darbenin arkasında Mısırlılar ne kadar büyük bir koalisyon olduğunu, şu andaki Mısır'daki darbe yönetimi biliyor ve zaten bu açıkça ilan ediliyor. Karşılıklı teşekkürler yapılıyor. Sina'daki hareketlilik, Sina Yarımadası'nda Mısır'ın İsrail izniyle daha çok kuvvet bulundurmasına dönük yaklaşımlar ortaya bir tablo çıkarıyor" dedi.
ABD'nin, içinde ismi geçmeyen devlet olarak yönetim olarak ismi geçmeyen bir tutum karşısında cevap vermesinin yadırganması gerektiğine dikkati çeken Çelik, "Eğer ABD ile ilgili bir iddia ortaya konulmuş olsaydı buna cevap vermesi anlaşılabilirdi fakat isminin geçmediği, yönetiminden bahsedilmediği bir açıklamadan sonra başka bir devlet ile ilgili açıklamadan sonra ABD'nin cevap vermesi yadırganmalıdır. Bu tabii ki yadırganmalıdır. Mısır ile ilgili İsrail ile ilgili onların yaptıkları açıklamalara zaten cevap vermeye devam ediyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
-MİT Müsteşarı Fidan ile Mursi'nin görüşmesi
Çelik, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun açıkladığı, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ile görüşmesiyle ilgili soruya da şu yanıtı verdi:
"Yani bu darbe bir günde gelmedi. Göstere göstere geldi. Mısır'daki sıkışıklık devam ediyordu. Türkiye bu konudaki demokrasi adına, komşuluk ilşikileri adına gördüğü tehditlerle, tehlikelerle ilgili çeşitli ülkelerle normal istişareleri çerçevesinde Mısır ile ilgili görüşmesini paylaşmıştır. Bu görüşmeyi bu bağlamda değerlendirmek gerekir."
Mısır'ın devrik lideri Hüsnü Mübarek hakkında verilen tahliye kararını da değerlendiren Çelik, "Bu tam bir trajedi. Seçilmiş cumhurbaşkanı içeride, Mursi içeride, ama eli kanlı diktatör serbest bırakılıyor. Şimdi bunun karşısında uluslarası organlarının hiçbir sesi çıkmıyor. Şimdi bundan sonra demokrasi adına, insan hakları adına, hukuk devleti adına uluslarası toplumun meşruiyetini oluşturan temel değerler adına bundan sonra kim ne söyleyecek merak ediyorum doğrusu" ifadelerini kullandı. - Ankara
Son Dakika › Politika › Şam'daki Kimyasal Silah Saldırısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?