Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Demokratik darbe olmaz. Yaşam ile ölüm ne kadar birbirinin zıttıysa yaşayan ölü kavramı ne kadar anlamsız ve saçmaysa 'demokratik darbe', 'iyi darbe', 'olumlu darbe' kavramı da o kadar anlamsız, o kadar saçmadır" dedi.
Erdoğan, Yurt Dışındaki Türk Bilim İnsanları Kurultayı'nın kapanışında yaptığı konuşmada, Mısır'da yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Hani batı demokrasiden yanaydı? Hani batı demokrayi ülkerde uygulayabilir hale getirmenin mücadelesini veriyordu? İşte bu bir samimiyet testidir ve batı bu samimiyet testinde de yine tekrar sınıfta kalmıştır. Demokratik darbe olmaz. Yaşam ile ölüm ne kadar birbirinin zıttıysa 'yaşayan ölü' kavramı ne kadar anlamsız ve saçmaysa 'demokratik darbe', 'iyi darbe', 'olumlu darbe' kavramı da o kadar anlamsız, o kadar saçmadır. Bazıları çıkıyor, 'Darbeler kötüdür ama' diye başlayan cümleler kuruyor. Aması, ancağı, lakini yok. Darbeler kötüdür.
Efendim, 'İşte Mursi'nin hataları var.' Kardeşim hataları olabilir, hatasız insan var mı dünyada? Bu hatanın bedelini ödettirecek olan Mısır halkıdır, sandıktır. Sandık gelir, hataları varsa hata yapanları halk en iyi şekilde kantarda ölçer, biçer geri gönderir. Memnunsa devam eder. Ancak kalkıp da siz 30 yıl, 40 yıl tek partili bir dönem yaşayacaksınız, ilk defa çok partili bir dönemle bir siyasetçi seçilecek, ona 1 yıl dahi tahammül edemeyeceksiniz. Böyle bir şey olabilir mi? Bu bir defa demokrasiyle iç içe zıt, demokrasiyle ters olan bir yaklaşımdır."
"Sessiz kalanlar da en az darbeciler kadar sorumludur"
Başbakan Erdoğan, ordunun yaklaşımının asla demokrasiyle sivil bir yönetim anlayışıyla tanımlanamayacağını belirterek, şöyle devam etti.
"Darbelere kılıf üretmek için, darbeleri mazur, meşru göstermek için çabalayanlar da hatta sessiz kalanlar da en az darbeciler kadar sorumludur, kötüdür. Darbe Mısır'da değil de bir başka ülkede olsa, biz yine aynı şekilde kötü görürüz. Darbe Cumhurbaşkanı Mursi'ye değil de muhalefettekilere karşı yapılmış olsa, biz bunu yine de kötü görürüz. Bizim Türkiye olarak yaşadığımız tecrübeleri, başka ülkelerin tecrübeleri, böyle ilkeli, böyle samimi bir duruş gerektirir. Özellikle batılı ülkelere sesleniyorum, Mısır'da olup bitenler karşısında amalı, ancaklı cümleler kuranlar, darbeye meşruiyet kılıfı geçirmek isteyenler, bunlarla birlikte susanlar vicdanlarına da halklarına da tarihe de hesap veremezler. Bugün Mısır'da yapılan yanlışa sessiz kalanlar, yarın bir başka yerde yapılanı eleştirme hakkına hiç bir zaman sahip olamayacaklardır. Özellikle Avrupa Birliği Mısır'daki darbeye gereken tepkiyi göstermeyerek, Mısır'daki darbeye darbe bile diyemeyerek, kendi ilkelerini bir kez daha ayaklar altına almıştır. Avrupa Birliği Müktesebatı'nı tekrar açıp okumalarını kendilerinden istiyorum. Demokrasi, kusura bakmasınlar çifte standartı kabul etmez."
"Sandık demokrasinin namusudur"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sandık konusuna da değinmek istediğini belirterek, sandığın, demokrasinin namusu olduğunu vurguladı.
Sandığa saygısı olmayanın, kendisine, halkına ve tarihine de saygısı olamayacağına dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
"Demokrasilerde yönetmenin, hükümet etmenin, sandık dışında sandığın çıkardığı çoğunluk dışında bir kuralı yoktur. Demokrasiyi yok etmek için sadece darbe yapmak gerekmez. Çoğunluğu aşağılamak, çoğunluğun tercihlerini aşağılamak, çoğunluğun seçimini de yok saymak da demokrasiyi yok etme girişimidir. Elbette sandık herşey değildir. Ancak 'sandık herşey değildir' sözünün arkasına sığınıp, hiç kimse demokrasi dışı yollara kapı aralamaya çalışamaz. Şu anda Mısır'da olan nedir? Çoğunluğun azınlığa olan tahakkümü değil, çoğunluğun azınlığa zulmü değil, tam aksine azınlığın çoğunluğa tahakkümüdür, azınlığın çoğunluğa zulmüdür. Bu dünyanın neresinde olabilir?"
- İstanbul
Son Dakika › Politika › Yurt Dışındaki Türk Bilim İnsanları Kurultayı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?