Güreşin 'Ece'leri Altın Madalya İstiyor

Antalya'da, Korkuteli Cengiz Elbeye Güreş İhtisas Spor Kulübü sporcusu Münevver ve Mine Ece kardeşler, güreşin bir kadın sporu olmadığını düşünenlere inat bu sporda Türkiye dereceleri elde etti. Ece kardeşler, şimdi uluslararası şampiyonalarda altın madalya kazanmayı istiyor.

Antrenmanlarını birlikte yapan, çalışmalarına evde de devam eden kız kardeşler, gelecekte Avrupa, dünya ve olimpiyat derecesi elde edip, Türk milli marşını okutmayı hedefliyor.

GÜREŞÇİ HAMZA YERLİKAYA'NIN MAÇLARIYLA BÜYÜDÜLER

Antalya'da yaşayan Münevver Ece'nin çocukluk hayali, yaşıtlarından biraz farklıydı. Herkes, doktor, öğretmen olmak isterken o güreşçi olmayı, Türk bayrağını göndere çektirmeyi hayal ediyordu. Bu hayalinde en çok etkili olan isim, sonraki yıllarda Uluslararası Güreş Federasyonu tarafından "Asrın Güreşçisi" unvanı da verilen Türk grekoromen güreşçi Hamza Yerlikaya'ydı.

Çocukluk yıllarında televizyon ekranlarından Yerlikaya'nın olimpiyatlardaki maçlarını izleyen ve Türk milli marşı okunurken ünlü güreşçinin duyduğu gurura ortak olan Münevver Ece, bir gün aynı yerde olmak için kendisine söz verdi.

Başka ailelerin aksine, Münevver Ece'nin ailesi de başta babası olmak üzere kızlarının güreşçi olma hayalini destekledi. Münevver her ne kadar güreşçi olmak için mücadele etse de o yıllarda Antalya'da kızlar için bir güreş takımı yoktu. Münevver Ece, hayaline kavuştuğunda 20 yaşındaydı.

Bugün Korkuteli Cengiz Elbeye Güreş İhtisas Spor Kulübünün lisanslı güreşçisi olan 27 yaşındaki Münevver Ece, bu spor dalındaki yürüyüşünde yalnız değil. Kendisinden 3 yaş küçük kız kardeşi Mine de bu spor dalında onun yanında mücadele ediyor.

Antrenmanlarını birlikte yapan, hatta evde de çalışmalarına devam eden kız kardeşlerden Münevver Ece 51 kilogramda Türkiye Üniversiteler Güreş Birinciliği Yarışları'nda Türkiye ikinciliği ve üçüncülüğü, kız kardeşi Mine ise 48 kilogramda Genç Bayanlar Güreş Türkiye Şampiyonasında üçüncülük elde etti.

Güreş sporuna ilgisini teknik boyuta da taşıyan Münevver Ece, Antalya'nın ilk kadın güreş hakemi oldu. 8 ay önce başörtüsü takmaya başlayan Ece, ileriki günlerde çıkacağı maçlarla Türkiye'nin ilk başörtülü hakemi de olacak.

"GÜÇLÜ OLMAYI SEVİYORUM"

Güreş sporuna duydukları aşkı AA muhabiriyle paylaşan kız kardeşler, antrenmanlarını Antalya Büyükşehir Belediyespor Kulübü Güreş Salonu'nda yürütüyor. Haftanın 6 günü 4'er saat antrenman yapan kız kardeşler, birbirlerinden güç alıyor.

Güreşe gönül verdiklerini ve uluslararası müsabakalarda derece hedeflediklerini belirten Ece, Türkiye'de bu spora ilgi duyan, hatta fiziki olarak erkekler kadar kuvvetli kızlar olduğunu, onların desteklenmesi gerektiğini söyledi.

Güreşçi olduğunu duyanların ilk başta çok şaşırdıklarını anlatan Münevver Ece, şöyle konuştu:

"Bazıları güreşçi olduğumu duyunca bir adım geri çekiliyor. Fitness salonuna gidiyoruz. 'Hangi sporu yapıyorsunuz?' diye sorduklarında ya yadırgıyor, 'Kız da güreş mi yapar?' diyorlar. Dışarı çıkarken artık özgüvenimiz var. Eskiden vücut kuvvetimiz o kadar iyi değildi. Şimdi güçlüyüm, kendimi koruyabileceğimi biliyorum. Güçlü olmayı seviyorum."

Münevver Ece, güreşin sanıldığının aksine pahalı bir spor olduğunu, bu sporun daha çok desteklenmesi gerektiğini kaydetti.

"BABAM KAHVEHANEDE DERECELERİMİZLE GURURLANIYOR"

Mine Ece de kız kardeşine eşlik etmek için başladığı bu spor dalında büyük başarı elde etti. Güreşe ablası kadar ilgili olmasa da antrenörlerin kendisini beğendiğini ve güreşe başlaması için ısrar ettiğini anlatan Mine Ece, başarılı olunca kendisinin de spora devam etme kararı aldığını ifade etti.

Mine Ece, şampiyonada aldığı 10 bin lira ödülün ardından akrabalardan tepki gösterenlerin de kızlarını güreş antrenmanlarına göndermeye başladıklarını vurguladı. Ece, sporcuların başarılarının maddi olarak da desteklenmesinin aileleri, çocuklarını bu spora yöneltmelerinde etkili olacağının altını çizdi.