HABER - YORUM: Sedat BALCI
sedatb@sporx.com
Bir Beşiktaş - Porto maçı sonrası, İnönü'deki onbinlerin kalbini fetheden Ricardo Quaresma, Beşiktaş taraftarının, o dönem pek de hazzetmediği Yıldırım Demirören yönetiminden istediği yegane transferdi. 2010 yılı Haziran ayında, yeniden başkan seçilen Demirören de, 3 yıllık sözleşme karşılığında, 7.3 milyon euro bonservis bedeli ile bunu başardı.
Hatta bu şekilde Demirören, "Yıldırım Demirören yeter!" tezahüratlarını uzunca bir süre kestirip yerine "Büyük başkan bize Messi'yi getir" dedirterek, Beşiktaş taraftarının "Dün dündür, bugün bugündür" felsefesini ne denli benimsediğini de cümle aleme göstermişti.
Inter'de fazla şans bulamasa da, yeteneği Avrupa'da bilinen bir oyuncuydu Q7 ve bu yönüyle sadece Beşiktaş değil, Türkiye'deki her futbolseveri heyecanlandırıyordu. O eşsiz trivela vuruşu ve adeta yürüyerek adam geçebilmesi en büyük artılarıydı ancak bir de madalyonun diğer yüzü vardı. Zaman zaman çileden çıkartacak seviyeye ulaşan topla oynama aşkı, bencilliği, zamansız agresiflikleri ve disiplinsizliği, aslında Inter, Chelsea ve Barcelona gibi devlerde tutunamamasının ana nedenleriydi.
SİYAH İLE BEYAZ GİBİ
Portekizli yıldızın Beşiktaş günleri de aslında kariyerinin bir yansıması gibi. Bol iniş çıkışlarla dolu 1.5 sezon geçirdi Q7. Zaman zaman öyle maçlar çıkardı ki, kendisine kapanan Portekiz Milli Takımı kapıları yeniden açıldı ancak, son Mersin İdman Yurdu mücadelesindeki gibi öyle zamanlarda da öyle işler yaptı ki, kendisine adeta tapan Beşiktaş taraftarına, ona Beşiktaş kaptanlığını layık gören yönetim ve teknik kadroya "Ben bu sorumlulukların adamı değilim" mesajını gönderdi.
Attığı çalımlar ve attığı goller, zoru başarmak gibi görülebilir ancak onun yeteneğindeki biri için bunlar o kadar da zor değil. Zoru başarma anlamında gerçekleştirdiği asıl olaylar, maalesef gördüğü anlamsız kartlar...
Sakatlık sürecini Portekiz'de geçiren ve siyah-beyazlı taraftarların "Nerdesin olm sen" pankartı açtıkları Quaresma için Mersin İdman Yurdu maçından sonra sosyal medyada şu sözler yankılandı; "Naptın olm sen"....
İşte yetenekli ancak bir o kadar sorunlarla dolu olan yıldızın 2011-2012 sezonunda akılda kalan olayları...
Ligin ilk yarısında, Bursaspor maçında, sarı kartı olduğu halde, taç çizgisi civarında, kendisinden topu alan rakibine gösterdiği gereksiz sertlikle oyundan ihraç edilerek takımını eksik bıraktı.
Geçirdiği ağır sakatlık sonrası ülkesine gidip, ligin ilk yarısı ve devre arası döneminin tamamını ülkesinde geçirdi. Bu süre zarfında kendisiyle ilgili olarak, saç ektirme, silahlı soyguna maruz kalma gibi haberler çıktı ve nihayetinde Türkiye'ye kilo almış bir vaziyette döndü. Bu da, görev aldığı Kayserispor ve Mersin İdman Yurdu maçlarında performansını olumsuz etkiledi.
Son olarak, İnönü'deki Mersin İdman Yurdu mücadelesinde, takımı beraberlik golü ararken, yine kaptırdığı bir top sonrası, rakip yarı alanında, ceza yayının gerisinde, rakip oyuncuya yaptığı sert faulle kırmızı kart görerek Fenerbahçe derbisinde takımını yalnız bıraktı. Bir nevi, ligin ilk yarısında Bursaspor maçındaki sorumsuzluğun bir tekrarını gerçekleştirdi.
Hep kötü olaylarından bahsedecek değiliz. Ne de olsa amacımız Quaresma'yı yermek değil sadece göze batan olaylarını hatırlatmak... Bu yüzden de, bu sezon Maccabi deplasmanındaki muhteşem futbolu ve golleri ile ligde Trabzonspor deplasmanındaki galibiyet getiren futbolu ve golünü de es geçmemek lazım. Ancak bunlar zaten, böyle bir yetenek için başarması çok da güç olmayan şeyler.
MAÇ TİPİ OYNADIĞI MAÇ GOL ASİST İLK 11 İSABETLİ ŞUT İSABETLİ PAS SARI KART KIRMIZI KART SÜPERLİG 13 2 3 13 13 209 6 2 UEFA 5 2 3 5 6 110 2 0
Son Dakika › Spor › 'Naptın Olm'! Deli Ediyor Deli... - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?