Türkiye'nin İlaç Sektöründe Bölgenin Örnek Ülkesi Olmasını İstiyoruz

Yüzden fazla ülkede hastaların karşılanmamış beklentilerine çözüm sunan ve 16 ülkede üretim yapan AstraZeneca, yeni ilaçları keşfetmek için yaptığı Ar-Ge çalışmaları ve yenilikçi yaklaşımla öne çıkıyor.

Dünyada yüz milyonlarca kişiyi tehdit altına alan kanser, kalp hastalıkları, diyabet, astım ve enfeksiyon alanlarına odaklanan AstraZeneca, her yıl gerçekleştirdiği 4 milyar dolarlık Ar-Ge yatırımıyla sektördeki öncü rolünü sürdürüyor.

TÜRKİYE 10 YILDA 30 MİLYON DOLAR AR-GE ÇALIŞMASI

AstraZeneca'nın dünyadaki çalışmaları ve Türkiye'de yaptığı çalışmalar konusunda bilgi veren Türkiye Genel Müdürü Stefan Woxström, "Ar-Ge konusunda Türkiye'de son 10 yılda 30 milyon doların üzerinde Ar-Ge yatırımı gerçekleştirdik. Yaptığımız tüm Ar-Ge çalışmalarında, Türkiye'de ve dünyada hastaların hayatına anlamlı etki eden ilaçlar geliştiriyoruz" dedi.

Her yıl 7 milyon kişinin kanser, 17 milyon kişinin kalp hastalıklarından hayatını kaybettiğini anlatan Stefan Woxström, şöyle konuştu: "370 milyon kişi diyabetten ve 235 milyon kişi astımdan etkileniyor. Tüberküloz her gün 5 bin kişinin hayatını tehdit ediyor. Biz, hastaların hayatına anlamlı bir değer katmak için faaliyette bulunduğumuz tüm tedavi alanlarında yenilikçi çözüm sunmayı hedefliyoruz."

TÜRKİYE, İLAÇ SEKTÖRÜNDE BÖLGE LİDERİ OLABİLİR

Türkiye'deki sağlık uygulamaları konusunda sorulara yanıt veren Stefan Woxström; şöyle konuştu: " Sağlık Bakanlığı'nın yenilikçi yaklaşımı ile bir uluslararası ilaç şirketi için birlikte uyumlu çalışmaya ve yeni projeler geliştirmeye çok uygun bir pazar. Bugün ürünlerimiz müracaatını AB ile eş zamanlı sunma şansına sahibiz. Bugün, AstraZeneca Türkiye'de sunduğu ilaçların yüzde 57'si Türkiye'de üretiyor. İlaç sektöründe yenilikçi ürünlerin sağlığa erişimini çok önemsiyoruz. Bu nedenle yeni nesil ilaçları sunmayı ve biyoilaç çalışmalarında yenilikçi teknoloji transferini Türkiye'ye getirmeyi çok isteriz."

KAMU SAĞLIĞI İÇİN HASTALARI BİLGİLENDİRMEK ÖNEMLİ HEDEF

AstraZeneca, Türkiye'de hastaların bilgilendirilmesi konusunda kamu kuruluşları ve ilgili sivil toplum örgütleri ve akademisyenlerle iş birliği yaparak bilgilendirmeyi önemli bir hedef olarak belirliyor. Bu nedenle, hasta ilişkileri konusunda yeni bir departman kuran AstraZeneca, bu konudaki çalışmaları daha önce yürüttükleri projelerin bir devamı olarak değerlendiriyor. Hasta ilişkileri alanında önceliklendirilecek konular, dünyada olduğu gibi ülkemizde de gittikçe sayısı artarak insan sağlığını tehdit eden hastalıklar olarak belirlendi. Bu çerçevede, 2035 yılında 592 milyon hastayı etkileyeceği tahmin edilen diyabet hastalığının önemli bir tehdit olduğunu vurgulayan AstraZeneca, hastaların artan karşılanmamış ihtiyaçları konusunda ilaç geliştirme çalışmaları yürütecek.

ASTRAZENECA TÜRKİYE'DE DİYABETİN 1998 YILINA GÖRE BEŞ YAŞ DAHA ERKEN BAŞLADIĞINA DİKKAT ÇEKİYOR

Dünyada 370 milyon, Türkiye'de 6,5 milyon diyabet hastası bulunuyor. AstraZeneca İş Birimi ve Pazar Erişimi Direktörü Dr. Pelin Eriştiren İncesu yaptığı açıklamada, geçen on yıl içinde diyabetli hasta sayısının iki katına çıktığına dikkat çekti. Dikkat çeken bir diğer konu ise Türkiye'deki diyabet hastalarının sadece 3.5 milyonunun (yüzde 54) bilinen diyabetli olması. Ayrıca, bir diğer konu Türkiye'de diyabetin 1998 yılına göre yaklaşık 5 yaş daha erken başladığı.

Dr. Pelin Eriştiren İncesu, Diyabetin Sağlık Ekonomisine Etkileri araştırması ile bilgi verirken, Türk erişkin toplumunda diyabet sıklığının yüzde 13.7'ye ulaştığını vurguladı. Diyabet hastalığının bir diğer diyabet hastalığından kaynaklanan hastalıkların maliyetinin diyabet hastalığının tedavi maliyetinden beş kat fazla olması da dikkat çeken bir veri. - ANKARA