Amasya İl Sağlık Müdürlüğü Diyetisyeni Işık."Günümüzde Artık Hastalık Olarak Kabul Edilen Obezite,...

Amasya İl Sağlık Müdürlüğü Diyetisyeni Saliha Işık, "Günümüzde artık hastalık olarak kabul edilen Obezite, bir çok hastalığın oluşmasına zemin hazırlamaktadır" dedi.

Işık, AA muhabirine yaptığı açıklamada bir çok hastalığın sebebinin Obezite olduğunu ve bu durumdan kurtulmanın yolunun öğün atlamadan sık sık ve azar azar beslenmeden geçtiğini söyledi.

Şişmanlık hastalığı olarak bilinen obezitenin dünyada olduğu gibi Türkiye'de de önemli bir sorun haline geldiğini ifade eden Işık, şunları kaydetti:

"Obezite günümüzde artık hastalık olarak gündeme gelmektedir. Obezite vücudun yağ kütlesinin yağsız kütleye göre oranının aşırı artması durumudur. Şişmanlık birçok hastalığın ortaya çıkmasına zemin hazırlayacağı gibi sosyal hayatta çeşitli olumsuzluklara neden olmaktadır. Obezlik dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli bir sorun haline gelmiştir. Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre dünyada 400 milyon obez birey bulunmakta ve bu sayı hızla artmaktadır. Ülkemizde ise erkeklerin yüzde 21.2'sinde kadınların 41.5'inde obezite hastalığı görülmektedir. Bu oranlar giderek artmaktadır."

Bir ailede anne ve babanın obez olması halinde çocukta da obezite hastalığının görülme riskinin fazla olduğunu aktaran Işık, "Çocuklukta alınan kiloların ilerleyen yaşlarda çok daha zor verildiği bilimsel olarak tespit edilmiştir. Obeziteyi tespit etmek için kullanılan çeşitli yöntemler vardır. Bunlardan en yaygın olanı beden kitle endeksi dediğimiz formülle bulunan yöntemdir. Kilonun ve boyun metre kare cinsinden bölünmesi yoluyla bulunan yöntemdir. Bu testin sonuçlarında kilonun boya oranı en az 18.1 en fazla ise 24.9 olmalıdır. Sayıların fazlalaşması ve özellikle 40'ın üzerine çıkması morbit obez dediğimiz ölümcül obezite hastalığını ortaya çıkartmaktadır" dedi.

-"Obezite bir çok hastalığın oluşmasına zemin hazırlıyor"

Obezite'nin bir çok hastalığın oluşmasına zemin hazırladığını belirten Işık

"Günümüzde artık hastalık olarak kabul edilen Obezite, bir çok hastalığın oluşmasına zemin hazırlamaktadır. Özellikle şişman bireylerdeki ölüm vakalarında kalp hastalığı ilk sırayı almaktadır. 25 yaş sonrası alınan kilolar kalp rahatsızlığını tetikleyen kilolardır. Obezite hastası bireylerde, şişmanlık hormonlara baskı yaptığından dolayı birçok kanser türüne yakalanma riski de artmaktadır. Yine yaşamlarında hareket zorluğu, çeşitli kazalar, psikolojik bunalımlar hastalıklar da Obezite sorunu yaşayan insanlarda görülmektedir" diye konuştu.

-Obezite'den kurtulmak mümkün-

Obezite hastalığından kurtulmanın mümkün olduğunu anlatan Işık, konuşmasına şöyle devam etti:

"Obezite'nin tedavi yöntemleri vardır. Bunlardan birincisi diyet tedavisi, ikincisi davranış değişikliği tedavisi, üçüncüsü fiziksel aktivitenin arttırılması ve dördüncü olarak da ilaç tedavisi ve cerrahi girişimler uygulanmaktadır. İlaç tedavisi ve cerrahi girişimler en son uygulanan yöntemlerdir. Mutlaka doktor eşliğinde olmalıdır. En temel tedavi doktor, diyetisyen, fizyoterapist ve psikolog eşliğinde diyet tedavisi uygulamasıdır. Obez bir bireyin daha sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi için yeterli ve dengeli beslenmeyi, hareketli yaşamı bir tarz haline getirmesi gerekmektedir. İdeal kilo verme diyetisyen gözetiminde haftada yarım ya da bir kilo olmalıdır. Düşük enerjili diyetleri önermiyoruz. Bu diyetlerde çok hızlı kilo verilebiliyor ama hızlı verilen kilolar yine hızlı bir şekilde geri alınıyor. Bunun yanında hızlı verilen kilolarda vücuttan yağ dokusu yerine kas kütlesi kaybetmek gibi olumsuz sonuçlar doğabiliyor. Düşük kalorili diyetler baş ağrısı, bulantı, psikolojik bunalım, agresiflik gibi çeşitli sorunlara da neden olmaktadır."

Uzman olmayan kişiler tarafından verilen diyet programlarına itibar edilmemesi gerektiğini de vurgulayan Işık, "Her insanın kendine ait özel bir diyet programının olacağı unutulmamalıdır. Uzun süreli kalınan açlıklar zayıflatmıyor, vücudumuzda yağ kütleleri depolanmaya devam ediyor. Uzun süre aç kalındığı zaman yağ kaybı değil kas kaybına uğramaktayız. Günlük su tüketimimizi arttırmalı günde 8-10 bardak su tüketmeliyiz. Yine şekerden uzak durmalı, doymuş yağlardan kaçınmalıyız. Şişmanlığı önlemek için yemek tabağımızı küçük salata tabağımızı büyük tutmakta yarar var" diye konuştu.

- AMASYA