Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkan Yardımcısı Nazım Özdemir, "Eğer bir ülkede bilgi teknolojilerine yönelik ciddi anlamda motivasyon yoksa ülkeyi kalkındırabilmeniz maalesef mümkün değil" dedi.
Özdemir, MÜSİAD Bilgi Teknolojileri Sektör Kurulu tarafından Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Büyümenin Sistematiği: Bilgi Teknolojilerinin Rolü 'Anadolu'da Bilişim' Paneli"nde, Ortadoğu Teknik Üniversitesi fizik bölümü mezunu olmasına rağmen bilgisayarcılık yaptığını belirtti.
MÜSİAD'ın 1990 yılında 12 kişi tarafından kurulduğunu hatırlatan Özdemir, "MÜSİAD'ın kurulduğu dönemde TÜSİAD dışında özellikle iş dünyası anlamında sivil toplum kuruluşu yoktu. Özellikle Anadolu'daki iş adamlarını temsil eden, Anadolu'yu dış dünyaya açabilecek bir iş adamları topluluğu yoktu. TÜSİAD, daha çok İstanbul sermayesinin büyük sermayedarların kurduğu bir iş derneğidir. Mutlaka ülkemize büyük katkıları olmuştur ama Anadolulu iş adamlarının dünyayla tanışması MÜSİAD ile olmuştur" diye konuştu.
Özdemir, MÜSİAD'ın 11 bin üyeyle dünyada 72 ülkede, 170 noktada temsil edildiğini belirterek, Türkiye'de 85 yerde ofisinin olduğunu söyledi.
MÜSİAD'ın Türkiye ekonomisinin yüzde 20'sini sağlayan, istihdamda 1,5 milyon insana iş sağlayan bir sivil toplum kuruluşu haline geldiğini ifade eden Özdemir, şunları kaydetti:
"Şimdilerde çok konuşulan 'orta gelir tuzağı' kavramını 2011 yılında Türkiye'nin gündemine sokan MÜSİAD'dır. 2002 yılında Türkiye ekonomisi 250 milyar dolar ekonomik büyüklüğe sahipken 2008-2010 yıllarında bu 3 katına kadar çıktı. Uygulanan mali disiplin sayesinde böyle bir noktaya geldi. Ülkenin gelişmesini ve büyümesini sağlayacak olan ürün gelişmesi konusunda, yüksek teknolojili ürün noktasında ciddi bir gelişme olmadı. 1980'lere kadar Güney Kore gelişmişlik ve kişi başı milli gelir olarak bizden daha büyük bir ülkeydi ama bugün bizim neredeyse 2,5-3 katımız kadar kişi başı milli geliri olan bir ülke konumuna geldi. Çünkü Türkiye sürekli darbelerle iç çekişmelerle zaman kaybederken, onlar dünyayla yarışabilecek ürünler geliştirdiler."
Özdemir, Türkiye'nin istikrarı 2002'de yakalayarak milli gelirini 3 katına çıkardığını ifade ederek, Türkiye'nin bundan sonra 'orta gelir tuzağına' yakalanmadan büyüyebilmesi için yüksek nitelikli ürün geliştirmesi gerektiğini vurguladı.
Yüksek nitelikli ürün geliştirmenin temel taşının da bilgi teknolojileri olduğunu anımsatan Özdemir, "Amerika'yı silikon vadisi olmadan düşünemezsiniz. Dünyada en önemli şirketlere baktığınızda ilk 10 tanesi neredeyse bilgi teknolojileridir. Apple'ın değeri neredeyse Generalmotors'dan, Epson'dan çok daha fazla. Cirosu çok daha düşük olmasına rağmen dünyadaki değeri çok büyük. Eğer bir ülkede bilgi teknolojilerine yönelik ciddi anlamda motivasyon yoksa ülkeyi kalkındırabilmeniz maalesef mümkün değil" şeklinde konuştu.
MÜSİAD Erzurum Şube Başkanı Taner Bayır da bilişimin bilgi ve teknolojinin birlikte kullanımı olarak tanımlandığını belirterek, "Bilişimin birkaç yönü vardır. Bunları, bilgisayar yazılımı, bilgisayar donanımı, bilgisayar kullanıcısı ve bilgi toplumu olarak sınıflayabiliriz. Bilişim dünyası temelde bilgisayar yazılımlarının insanların ihtiyaçlarına göre düzenlendiği dünyadır. Bu dünyada varlığımızı sürdürebilmek için bilgi ve teknolojiyi kullanmaya ihtiyacımız vardır" ifadelerini kullandı.
Bilgi Teknolojileri Sektör Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Kamil Sağıroğlu'nun "Bilgi Teknolojileri" sunumunun ardından panel oturumu gerçekleştirildi.
Son Dakika › Yerel › Bilişim Teknolojileri, Ülkeleri Kalkındırır' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?