CHP'nin Denizli Mitingi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde çiftçiye mazotu 1,5 liradan verecekleri vaatlerine yöneltilen eleştirilere ilişkin, "Çiftçi kardeşime söylüyorum, sana gelince mazota '1,5 lira olmaz' diyorlar, 'yok' diyorlar. Senden sadece bir şey istiyorum, mademki sıra sana gelince 'yok' diyorlar sende deki kardeşim, 'benden de sana 7 Haziran'da oy yok" dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin Özay Gönlüm Meydanı'nda düzenlenen mitinginde yaptığı konuşmada, Türkiye'deki çiftçilerin dünyanın en pahalı mazotunu kullandığını savundu.

Türkiye'de uygulanan mazot satış fiyatının dünyanın hiçbir ülkesinde uygulanmadığını, isteyen herkesin bunu 2015 Dünya Enerji Kurumu raporundan kontrol edebileceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, üretim maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle Türkiye'de Trakya'nın iki katı büyüklüğündeki tarım alanının ekilmediğini söyledi.

İktidara geldiklerinde çiftçiye mazotu 1,5 liradan verecekleri sözünü yineleyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"(Çiftçiye mazotu 1,5 liraya vereceğim) dedim, koro halinde itiraz ediyorlar; 'Efendim nasıl olur da 1,5 liraya verirsin, kaynağı nereden bulacaksın? Petrol yurt dışından geliyor, dolar ödüyoruz'. Ben de biliyorum petrol yurt dışından geliyor ve dolar ödüyoruz. Mazotun kar dahil, vergisiz fiyatı 1 lira 21 kuruş. Çiftçiye kaçtan veriyoruz, 1 lira 50 kuruş. Kimse zarar etmiyor. Şimdi ben bütün çiftçi kardeşlerime sesleniyorum, onların vicdanlarına sesleniyorum. Sana gelince diyorlar ki 'mazotu 1,5 liradan veremezsin'. Onlara şu soruyu sor, 'peki kardeşim bana 1,5 liradan veremiyorsun da kendi çocuğunun gemilerine 1 lira 21 kuruşa nasıl veriyorsun, yatlara nasıl veriyorsun?'

-"Bizimle onlar arasında Ağrı Dağı kadar fark var"

Kılıçdaroğlu, "Ankara'daki beylerle kendileri arasında Ağrı Dağı kadar fark olduğunu" dile getirerek, şöyle devam etti:

"Onlar pırlantada, yakutta, incide, mücevheratta vergiyi sıfırladılar. Ben hiç ses çıkarmadım. Onların dünya görüşü o. Onlar onu savunuyorlar. Ben de diyorum, sen incide pırlantada sıfırladın, kusura bakma kardeşim ben de mazotta sıfırlıyorum. Çünkü çiftçi traktörüne binip tarlaya gidecek. Onlara göre, sanıyorlar ki çiftçi traktörüne binecek, depoyu fulleyecek, doğru Kanarya Adaları'na tatil yapmaya gidecek. Yok öyle bir şey, çiftçi zaten zor geçiniyor. Ona sadece bir parça kolaylık sağlıyoruz. Sen zaten gübreyi de mazotu da ilacı da elektriği de pahalı veriyorsun. Hepsini biliyorum ama ilk adım mazotu 1,5 liradan vereceğim, söz. Sözüm söz. Söz, Kılıçdaroğlu sözü."

-Mitinge ezan arası

Konuşmasına okunan akşam ezanı nedeniyle bir süre ara veren Kılıçdaroğlu, "Çiftçi kardeşime söylüyorum, sana gelince mazota '1,5 lira olmaz' diyorlar, 'yok' diyorlar. Senden sadece bir şey istiyorum, mademki sıra sana gelince 'yok' diyorlar sende deki kardeşim, 'benden de sana 7 Haziran'da oy yok" dedi.

Kılıçdaroğlu, Denizli'nin yaşadığı don faciasından da haberdar olduğunu belirterek, "Hiç kimsenin endişesi olmasın, başbakan olduğumun ertesi günü bu zarar ziyanın tamamını karşılayacağım. Çünkü ben emekten, alın terinden, emek harcayıp kazanandan yanayım. Ben hortumcudan, malı götürenden yana değilim" ifadelerini kullandı.

- "Milletvekili emeklisi hariç"

Türkiye'nin vefa borcu olduğu emeklilerinin, torunundan kaçar hale geldiğini ileri süren Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde emeklilere Ramazan ve Kurban bayramlarında olmak üzere birer maaş ikramiye sözü verdiklerin hatırlattı.

Kılıçdaroğlu, bu vaatlerine iktidarın hem karşı çıktığını hem de bu konuda asılsız propaganda yaparak, halkı yanıltmaya çalıştığını ileri sürerek, şunları söyledi:

"Bir propaganda, 'efendim Kıllıçdaroğlu ikramiye verecek ama sadece 2 bayram için. Bu yıl 2 bayramda verecek ondan sonra vermeyecek'. Buna sakın inanmayın. Böyle bir şey yok. Emekliye 2 ikramiye, her bayramda her yıl verilecek, kimsenin endişesi olmasın. Yine bir propaganda yapıyorlar, 'efendim 2 ikramiye verilecek ama Bağ-Kur'lular bunun dışında'. Ya niye dışında olsun, en düşük emekli aylığını Bağ-Kur'lu alıyor zaten. Ona vermeyeceksin de kime vereceksin? Türkiye duysun, milletvekili emeklileri hariç, bütün emekliler, dul ve yetimler, 65 yaş aylığı alanlar ve gaziler, 2 maaş ikramiye alacak, Ramazan ve Kurban bayramında herkes böyle bilsin."

CHP iktidarında kamuda taşeron işçiliğine de son verecekleri ve bunu yaparken hiçbir ayrım yapmayacaklarının sözünü veren Kılıçdaroğlu, "800 bin taşeron işçisine söz. Hiçbir ayrım yapmayacağım. 'Efendim bu bizim partiden veya başka partiden. Bizim partiden olanı alalım diğerini almayalım'. Böyle bir şey kimse düşünmeyecek çünkü ben kimsenin ekmeğiyle oynamam, sözüm sözdür" diye konuştu.

-"Gönül rahatlığıyla oyunu CHP'ye ver"

Kılıçdaroğlu, asgari ücreti bin 500 lirayı yapacaklarını söylediklerini hatırlatarak, iktidarın bu konuda da "kıyameti kopardığını" söyledi.

"Ankara'daki beylerin, insanı, yoksulu, emekçiyi, çalışanı unutmuş halde olduğunu, o nedenle artık klozetlerini bile altın kaplama yaptırdıklarını" savunan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Üç milyarlık otomobillere, Mercedes'lere artık 'çerez parası' diyorlar. Emekli kardeşim, işçi kardeşim, işsiz kardeşim, yoksul kardeşim. 3 milyonluk arabalara, 'çerez parası' diyorlar. Artık uyan kardeşim, artık uyan. Neler yapıyorlar, neleri götürüyorlar. Şimdi itiraf dönemi başladı. 'Asgari ücreti bin 500 lira yapacağız' dedim ya, bunlardan birileri, Ankara'da bey. Diyor ki, 'işçiye asgari bin 500 lira yapmak, işçi için zulümdür'. Şimdi ben 77 milyon yurttaşıma, bütün asgari ücretli kardeşlerime sesleniyorum. Sana gelince bin 500 lira zulüm diyorlar, peki bu Ankara'daki beyler ayda kaç lira alıyor biliyor musunuz, ayda 14 bin lira. Şu soruyu kendilerine, vicdanına sor; 'Ayda 14 bin lira alırken vicdanları sızlamıyor da ayda bin 500 lira alana zulüm diyorsun. ya böyle bir adalet, böyle bir düzen, böyle bir inanç olabilir mi? Ne demektir, bin 500 lira zulüm' diyorsun. Asgari ücretli kardeşime söylüyorum, sana vereceğim bin 500 liraya bile senin için 'zulümdür' diyor. Sen şimdi 7 Haziran'da sandığa giderken zulüm neymiş onlar bir görsün. Oyunu gel senin hakkını savunan, senin için mücadele eden, senin ailenin hakkını koruyan, senin çocuklarını, hakkını gözeten CHP'ye, artık gönül rahatlığıyla altı okun altına 'evet' mührünü bas kardeşim. Ben senden bunu bekliyorum."

(Sürecek)