CHP'nin Konya Mitingi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, " Mevlana'nın huzurunda size söz veriyorum. Sizin için, çocuklarımız, torunlarımız, bayrağımız için, güzel ülkem için çalışacağım. Emek harcayacağım. Alın teri dökeceğim. 'Dökeceğim alın teri size helal olsun' diyeceğim" dedi.

Kılıçdaroğlu, Konya Kent Meydanı'ndaki mitingde yaptığı konuşmada, CHP iktidarında kul hakkı yememek neymiş tüm dünyaya öğreteceğini belirterek, dünyaya mazlumun, garip gurebanın, ezilenin, esnafın, çiftçinin, yoksulun hakkının nasıl korunduğunu göstereceğini anlattı.

Kemal Kılıçdaroğlu, "Ankara'daki beyler ne derlerse desinler, ne yaparlarsa yapsınlar, beni yolumdan alıkoyamayacaklar. Ben bu ülkede yurttaşlarımın bekçisi ve hizmetkarı olacağım. Size hizmet edip haklarınızı savunacağım" diye konuştu.

Milyarlık arabalara "çerez" parası dendiğini aktaran Kılıçdaroğlu, "Yuh" sesleri üzerine partililere "Yuh çekmeyin. Sandıkta tepkilerinizi gösterin. Siyasette kavga istemiyorum. Bu millet kavgadan bıktı. Milletimi, halkımı düşünüyorum" karşılığını verdi.

Anadolu'da herhangi bir aile yoksulluk çekiyorsa, rahat uyuyamayacağını, gencecik çocuklar askerliğini yapıp geldiğinde işsizse rahat edemeyeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 17 milyon yoksul olduğu için yoksulluğu bitirene kadar huzur içinde uyuyamayacağını kaydetti.

"Biz 'doğru' duracağız"

"Yıllar yılı bizi böldüler, inançlarımızı, kimliklerimizi, yaşam tarzlarımızı sömürdüler. Ne yaparlarsa yapsınlar artık şu gerçeği göreceğiz; bizim en kutsal değerlerimizi sömürdüler, kendileri köşeyi döndüler. Önce halk kazanacak. Halk zengin olacak. Yoksulu olmayan bir Türkiye olacak" sözleriyle Konyalılara seslenen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Ben onlar gibi 13 yıllık süre istemiyorum. Konya'dan, Konyalılardan dört yıllık süre istiyorum. Dört yıllık süre verin yoksulluğu tarihe gömeceğim. Sizden birisiyim. Anadolu'da siz nasıl yaşıyorsanız ben de sizin gibi yaşıyorum. Benim çocuklarımın gemileri, villaları, yatları yok. Rahmetli babamın bir öğüdü var. Asla unutmadım, unutmayacağım. 'Oğlum siz doğru durun eğri belasını bulur'. Doğru duracağız. Bu felsefe Mevlana'nın felsefesidir. Bu felsefeyi çok iyi biliyorum. O nedenle kul hakkı yemenin ne kadar büyük bir günah olduğunu çok ama çok iyi biliyorum. Konyalılardan yetki istiyorum. Dört yıllık yetki istiyorum. İşsizlikle, yoksullukla mücadele edeceğim. Çiftçinin, emeklinin, esnafın, ezilenlerin hakkını koruyacağım. Çünkü sizden biriyim. Yoksulluğu benim kadar iyi bilemezler Ankara'daki beyler. Saraylarında, köşklerinde sıcak koltuklarında oturuyorlar. Millete gelince bir sürü laf, kendilerine gelince doların yeşili. Yetki verin Türkiye'yi şaha kaldıracağım. 'CHP proje üretemez, halkın sorunlarını bilemez, sadece eleştirir, tenkit eder, bir şey yapamaz' diyorlar. Açık ve net söylüyorum, 77 milyon kardeşime, senin derdinin dermanı benim, derdinin dermanı CHP. Senin derdini ben çözeceğim"

Kılıçdaroğlu, amacının zenginleşme olmadığını, siyaseti köşeyi dönme aracı olarak düşünmediğini savunarak, torunundan kaçan emeklinin bayramlarda kurban kesememe, harçlık verememe, kahvede oturup çay ısmarlayamama endişesi taşıdığını anlattı.

Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"İlk bayramda emekliler ikramiyelerini alacak. Çatlasalar da, patlasalar da vallahi de billahide alacaklar. Milletvekili emeklileri dışında tüm emekliler, dullar, yetimler birer maaş ikramiye alacak. Siz 3 milyarlık araba saltanatına çerez parası diyorsunuz da emeklinin aylığına gelince niye para yok diyorsunuz. O çerez paralarını sileceğim. O kaçak saraya bağlanan hortumları keseceğim. İsrafı bitireceğim. Merak etmeyin. Kılıçdaroğlu, emeklinin, çiftçinin, memurun, garibin, gurebanın dostudur, hizmetkarıdır, buna inanacaksınız. Birisi diyor ki 'parayı doldurduk, istifledik, Kılıçdaroğlu gelip millete dağıtacak'. Öbürü de diyor ki, 'Yok ki Kılıçdaroğlu parayı nereden bulacak'. Hangisi doğruyu söylüyor. Türkiye zengin ülkedir. Kaynakları, parası, her şeyi var. Emekli kardeşim sana gelince diyorlar ki 'para yok'. Sen de 7 Haziran'da sandığa gidince şunu söyle, 'madem benim için kaynak yok, benden sana oy yok kardeşim'. Emekliyi, işçiyi, üreteni, çiftçiyi koruduğum için kendimle gurur duyuyorum. Halkla gurur duyuyorum. Emeği, alın terini koruyacağım."

"Ülkeyi bölgenin yıldızı yapacağım"

Taşeron sistemini kaldıracaklarının sözünü veren Kılıçdaroğlu, huzurlu, yaşanacak bir Türkiye istediğini, bütün arzusunun, hayalinin, çabasının, emeğinin bunları oluşturduğunu ifade etti.

Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'de dürüst, halkı düşünen bir siyaset eksikliğinin bulunduğunu iddia ederek, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

"Seçim bildirgemizi hazırladık. Emekliyi, çiftçiyi, işsizi, yoksulu, esnafı, kimin sorunu varsa hepsini düşündük. Allah izin verir de yetki verirseniz, bu ülkeyi gerçekten de bölgenin yıldızı yapacağım. Bu ülkede hiç kimse aç ve açıkta kalmayacak. Baktılar çare yok. Bir mağduriyet edebiyatına girdiler yine. 13 yıldır mağdursunuz. 13 yıldır hanınız, hamamınız, uçağınız, villalarınız, Mercedesleriniz, saraylarınız oldu. Hala mağduruz diyorsunuz. Mağduriyet böyleyse bırakın biraz da millet mağdur olsun. Biraz da millet görsün nasılmış bu mağduriyet. Mevlana'nın huzurunda size söz veriyorum. Sizin için, çocuklarımız, torunlarımız, bayrağımız için, güzel ülkem için çalışacağım. Emek harcayacağım. Alın teri dökeceğim. 'Dökeceğim alın teri size helal olsun' diyeceğim. Polisler halkın polisi olduğu sürece baş tacı yapacağım. Sorunları çözeceğim. Kimse meraklanmasın. Çünkü biz cebimizi değil vatandaşımızı düşünüyoruz. Ayrım yapmadan bütün vatandaşlarımızı kucaklayacağım."