Eski Başbakan Yardımcısı Babacan Açıklaması

Eski Başbakan Yardımcısı ve AK Parti Ankara milletvekili adayı Ali Babacan, 7 Haziran seçimlerine kıyasla daha sakin bir dönemi yaşandığını belirterek, "Adeta '1 Kasım gelsin, oyumuzu kullanalım, işimize bakalım' havası hakim. Dolayısıyla bunu da artık çok zorlamamak lazım. Nasıl bir Meclis tablosu ortaya çıkacaksa onun içinden güçlü bir hükümet çıkarmamız lazım" dedi.

Kral FM'in yayınına konuk olan Babacan, vatandaşların 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı kutlayarak, Türkiye açısından hak ve özgürlüklere katkıda bulunacak bir bayram olması dileğinde bulundu.

Babacan, 7 Haziran'daki seçimlerin ardından sandıktan tek parti iktidarının çıkmadığının hatırlatılması üzerine, söz konusu seçimin demokrasi açısından önemli bir sınav niteliğinde olduğunu söyledi. Seçimlerin ardından her partinin kendi mesajını aldığını dile getiren Babacan, "Kendi partimiz açısından daha önceki seçimlere göre biraz daha düşük oy aldığımız için bu seçimi futboldaki sarı kart gibi değerlendirdik" ifadesini kullandı.  7 Haziran seçimlerinden ders aldıklarını ifade eden Babacan, 1 Kasım seçimlerinin ardından sandıktan tek parti iktidarı çıksa bile kurulacak AK Parti hükümetinin çok daha kucaklayıcı olacağını kaydetti.

Vatandaşların 7 Haziran seçimlerinde kendilerine neden "sarı kart" gösterdiklerinin sorulması üzerine Babacan, "Altyapı hizmetleri konusunda çok büyük mesafe kaydettik. Köprüler, yollar yaptık ama bundan sonraki dönemde biraz da gönül köprüleri inşa etmeye özel bir özen göstermemiz gerekiyor" diye konuştu.

"Millet topyekun hataya düşmez"

Babacan, 7 Haziran seçimlerinde AK Parti'nin oyunun düşmesinde vatandaşın bir suçunun olmadığının altını çizerek, "Tek tek insanlar hata yapabilir ama bir millet topyekun hataya düşmez. Eğer AK Parti oy kaybına uğradıysa bunun sorumlusu AK Parti'nin kendisidir. Yanlışta ısrar edilirse sarı karttan sonra kırmızı kart gelir" değerlendirmesinde bulundu.

AK Partinin kuruluş ruhuna geri döneceklerini ifade eden Babacan, 2001 ruhunun yasaklara, yoksulluğa ve yolsuzluğa karşı bir ayağa kalkış olduğunu belirtti. 2001 ruhunun aynı zamanda kurulu düzene ve vesayete karşı bir isyan olduğunu vurgulayan Babacan, "13 yıl sonra AK Parti, kurulu düzenin kendisi haline gelip yasakları ya da diğer yanlışları uygulayan bir iktidar kesinlikle olmamalıdır" dedi. Babacan, bundan sonraki dönemde halkla AK Parti arasındaki güven ilişkisini tazelemenin en önemli amaçları arasında yer aldığını kaydetti.

"Türkiye'de ihtiyaç piramidinin en tepesinde hukuk var"

Bir başka soru üzerine Babacan, demokrasinin hukuk sistemi ile anlam kazandığını ve sürdürülebilir hale geldiğini ifade etti. Hukuk devleti olmadan ileri bir ekonomi de olunamayacağına dikkati çeken Babacan, Türkiye'yi kalkındıracak yatırımların ancak hukuk devletinde gerçekleşebileceğini söyledi.

Bunun için evrensel hukuk ilkelerini önlerine koymaları gerektiğini belirten Babacan, "Anayasamız ve yasalarımızı mutlaka gözden geçireceğiz. Yargı sisteminin baştan revize edilmesi gerekecek. Çünkü yargıya güven maalesef alt sıralara düşmüş durumda" dedi.

Yargının bağımsız ve tarafsız çalışmasının önemini vurgulayan Babacan, "Türkiye'de ihtiyaç piramidinin en tepesinde hukuk var" diye konuştu.

"Vatandaşlarımızın da sabrı zorlanmaya başladı"

Babacan, 1 Kasım seçimlerinin ardından yeni bir seçimin daha gündeme gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine, muhtemel bir tekrar seçimin hiç tercih edilmeyen bir senaryo olduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin iki yıl içinde 4 seçim yaşadığını anımsatan Babacan, "Vatandaşlarımızın da sabrı zorlanmaya başladı. 7 Haziran seçimlerine kıyasla bu seçim kampanyası daha sakin geçiyor. Adeta '1 Kasım gelsin, oyumuzu kullanalım, işimize bakalım' havası hakim. Dolayısıyla bunu da artık çok zorlamamak lazım. Nasıl bir Meclis tablosu ortaya çıkacaksa onun içinden güçlü bir hükümet çıkarmamız lazım" diye konuştu.

"Başkanlık sistemi 7 Haziran ile dondurucuya mı konuldu?" şeklindeki bir soru üzerine Babacan, başkanlık sistemine geçmek için Anayasa değişikliği gerektiğine  işaret etti.

AK Parti dışındaki siyasi partilerin başkanlık sistemine karşı olduklarını daha önce açıkladıklarını anımsatan Babacan, "AK Parti olarak Anayasa'yı tek başına değiştirecek çoğunluğumuz yok. Bu seçimlerin sonucunda da muhtemelen olmayacak. Dolayısıyla burada bir fiziki imkansızlık var" diye konuştu. Babacan, Türkiye adına temel bir sistem değişikliğinin siyasi partilerin mutabakatıyla yapılması gerektiğinin altını çizdi.