Eski İçişleri Bakanı Ala Açıklaması

Eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, yurtdışında ulusal ve uluslararası ittifaklar, koalisyonlar kurulduğunu belirterek, "İçeride de bu siyasi istikrarı berhava etmek için ellerinden geleni yapıyorlar ama Allah'ın izniyle milletimiz, bizler buna fırsat vermeyeceğiz" dedi.

Ala, Aziziye ilçesi Ilıca semtinde köy ve mahalle muhtarlarıyla düzenlenen toplantıdaki konuşmasında, genel seçimler sonrası önlerinde seçimsiz dört yıl olduğunu, bu süre içinde tamamen hizmete odaklanıp, bunu yapacaklarını söyledi.

Büyük hedefler koyduklarını ve onun için köylere yapılacak çalışmaları sürekli söyleyemediklerini anlatan Ala, "O kadar çok şeyimiz var ki söyleyecek. Biz hep vatan, millet sevgisiyle büyüdük. Ne dedik; bizim çok önemli değerlerimiz var. Dinimizin diyanetimizin önüne engel çıkarılırsa, bizim dünyaya geliş nedenimiz Allah'a ibadettir. Kim ne için gelmiş olursa olsun. Yıkar geçeriz kardeşim. Bunun önüne bir engel koyarsa yıkar geçeriz, bunu tanımayız. Nitekim Allah izin verdikçe bunu başarıyoruz" diye konuştu.

"Ortadoğu ülkeleri sipariş veriyor"

Bir ülkenin savunmasından daha önemli hiçbir şey olmadığını vurgulayan Ala, şöyle devam etti:

"Bir Kırıkkale tabancadan başka bir şey yapamıyorsun. Şimdi Allah'a şükür, 2002'den bu yana o kadar saldırıya rağmen geldiğimiz nokta şu, kendi helikopterimizi yapıyoruz. Kendi tankımızı yaptık ve ben de gittim izledim. 'Kendi uçağımızı yapın' diye talimat verildi. Kendi gemimizin, fırkateynimizin denize indirilişi törenine katıldım, gururlandım. Yanı başımızda Ortadoğu'dan ülkeler 'Bize de yapın' diye sipariş vermeye başladılar. Bunları ne ile yapıyoruz? Siyasi istikrarla yapıyoruz. Yerin altından, bir yerden petrol çıkmadı. Siyasi istikrar yoksa petrol de işe yaramıyor."

"Destek verin, siyasi otobanlar yapalım"

Ala, 2002'den önce Türkiye'nin çok kötü durumda olduğunu ancak AK Parti'nin iktidara gelmesi, siyasi istikrar ve seçmenin sandığın arkasında dimdik duruşuyla IMF'ye olan o 25 milyar dolar borcun ödendiğini söyledi.

Sayısız engellerle karşılaştıklarını dile getiren Ala, şöyle konuştu:

"Biz hedefi koymuşuz. Şu ana kadar böyle geldik ama diyoruz ki patika yollardan geldik. Önümüze paralel, dikey bir sürü engel çıkarıldı. Biz nelerle uğraştık. Diyoruz ki bu sefer öyle bir sandık sonucu alalım ki Türkiye olarak. Çünkü Türkiye'ye kastediyorlar. Türkiye güçlenirse bu bölgede istedikleri gibi at oynatamıyorlar. Şu anayasayı da değiştirelim, bu sefer siyasi otobanlar yapalım. Siyasi otobanları yapalım ve bu kalkınmanın, bu gelişmenin önüne kimse engel çıkaramasın. Son hızla devam edelim. Kişi başına 25 bin dolar hedefine ulaşalım ve gelir dağılımını da ona göre düzeltelim. Hizmeti daha çok verelim. Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi'ni de en gelişmiş bölgeler arasına alalım ve yolumuza öyle devam edelim. Hedefimiz, gayemiz bu."

Yurt dışında ulusal ve uluslararası ittifaklar ve koalisyonlar kurulduğunu anlatan Ala, "İçeride de bu siyasi istikrarı berhava etmek için ellerinden geleni yapıyorlar ama Allah'ın izniyle milletimiz, bizler buna fırsat vermeyeceğiz. O koalisyon olarak aldıkları Ermeni soykırımı safsatası ve iftirasını da zaten iade ettik. Bir kere de Erzurum'dan muhtarlarımızla beraber iadeli taahhütlü olarak iade ediyoruz onlara, geri gönderiyoruz. Bizim bu yalanlara ayıracak ve uğraşacak vaktimiz yok" ifadelerini kullandı.

Ülke olarak 2023 ve 2071 hedefi koyduklarını ve bunları sağlayacaklarına inandığını vurgulayan Ala, şunları kaydetti:

"Bunları sağladığımız zaman biliyorlar ki istedikleri şeyleri gerçekleştiremeyecekler. O zaman işsizine iş bulmuş, çalışanına daha fazla gelir sağlayan, emeklisine daha fazla gelir veren, gençliğini çatışmalarda değil zihinsel faaliyetle üretimle ekonomiye katan bir Türkiye dünyada söz sahibi oldu mu sadece bizim değil, bütün İslam dünyasının meselelerini gündeme getiriyor. Getiriyor, onu görüyorlar. Daha 11 bin dolar, bu kadar bir başarıda bizim sesimizi kısamıyorlar. Ne Birleşmiş Milletler'de, ne en gelişmiş 20 ülke arasında kısabildiler, ne Davos'ta kısabildiler. Diyorlar ki şimdi bunlar daha da gelişirse biz bunları zor tutarız. Nereden biliyorlar? Osmanlı'dan biliyorlar. Onlar bizi bizden daha iyi takip ediyor. Bize sürekli okullarımızda bile kötüledikleri Osmanlı'nın ne büyük devlet olduğunu onlar biliyor. Şimdi biz de çocuklarımıza, bizim tarihimizin kötülenmesini yasakladık. Bizim tarihimiz şanlı bir tarihtir, biz de onun çocukları olarak gurur duyuyoruz."