Fatih Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mümtazer Türköne, "Yaklaşık 30 yıl sonra İsrail'in nüfusunun yarıdan fazlasının Müslümanlardan meydana geleceği tahmin ediliyor" dedi.
Türköne, Bülent Ecevit Üniversitesince (BEÜ) Prof. Dr. Arif Amirov Konferans Salonu'nda düzenlenen "Gelecek için bir demokrasi vizyonu" konulu söyleşide yaptığı konuşmada, güzel bir işi yapmanın çok zor olduğunu ancak yıkmanın kolay olduğunu söyledi.
Demokrasi vizyonunun tarihte yapılanlara dayanması gerektiğini vurgulayan Türköne, şöyle konuştu:
"Devam eden ve kalıcı olan şeyler her zaman doğru olanlardır. Çünkü, işe yaradığı tecrübe edilerek anlaşılmıştır. Dünyanın nereye gittiğini parametrelerle takip ediyoruz. Bunun içerisinde kesin ve net olarak bildiklerimiz var. Mesela dünyanın nüfusu 50 yıl sonra ne olacak sorusunun cevabını çok kesin olarak biliyoruz. Coğrafyamız merkezi bir coğrafyadır. Orta Doğu coğrafyası dünyanın kalbidir. Dünya dengelerinde değişiklik olacaksa bunun kaynağı mutlaka Orta Doğu olacak diye bakılıyor. Bu coğrafyanın belirlediği, belirleyeceği ve etkileyeceği bir gelecek görünüyor. Nüfus parametresi de bu geleceğin nasıl olacağını gösteriyor. Bugün Avrupa nüfusunun yaklaşık yüzde 4-6'sı Müslümanlardan meydana geliyor. 22. asır başladığında yani 2100 yılı geldiği zaman Avrupa nüfusunun yarısı Müslümanlardan oluşacak. Bu çok kesin olarak tahmin edilen bir gelişmedir."
-"İsrail'in nüfusunun yarısı Müslümanlardan oluşacak"-
Orta Doğu'da en çok tartışılan konunun İsrail olduğunu ifade eden Prof. Dr. Türköne, "Bugün İsrail nüfusunun yüzde 16'sını Müslümanlar meydana getiriyor. Yaklaşık 30 yıl sonra İsrail'in nüfusunun yarıdan fazlasının Müslümanlardan meydana geleceği tahmin ediliyor. Yani 20-30 yıl sonra Müslümanlar bir siyasi parti kurup seçime girdiklerinde tek başına iktidara geliyorlar. Bu bizi nasıl bir gelecek bekliyor diye sorduğumuzda net cevabını verebileceğimiz sorulardan biridir" diye konuştu.
Bugünün Avrupa politikasının ve siyasi partilerin kendi aralarındaki rekabetin neslin sona ermesi endişesi olduğuna dikkati çeken Türköne, "Nesil tükenecek. Almanya, Fransa, İngiltere, Rusya ve Bulgaristan'ın nüfusları azalıyor. Buda endişe ve korkuya neden oluyor. Bu korkuda yabancı düşmanlığı şeklinde ortaya çıkıyor. Geleceği büyük bir eser şeklinde inşa etmek istiyorsak bunu bir medeniyet vizyonuna oturtmamız lazım" dedi.
Gazeteci-yazar Ahmhet Turan Alkan da gelecek için bir demokrasi vizyon denildiğinde değişen ve değişmeyen şeylerin üzerinde bir fikir netliğine kavuşulması gerektiğini belirtti.
Değişim ideolojisinin gençlerin hoşuna gittiğine dikkati çeken Alkan, şunları kaydetti:
"İnsanların devletten ve birbirlerinden bekledikleri şeyler tarihi boyutu içerisinde değişmez. İnsanlar her zaman devletin inanç hürriyetini temin etmesi ve adil olmasını bekler. Ben değişime çok fazla inanan biri değilim. Gelecek için nasıl bir demokrasi istiyoruz derken, ben demokrasinin kollarına ve sırtına motor takıp uçmasını beklemem. Benim demokrasiye öyle mecburiyetim ve hayranlığım da yok. Demokrasi bizim beklentilerimize şimdiye kadar ki uygulamalar itibariyle en iyi cevap veren kamu yönetimi biçimi olduğu için kendisinden bahsetmemize yol açıyor. Aslında herkesin aklından geçen demokrasinin adil olmasıdır." - ZONGULDAK
Son Dakika › Yerel › 'Gelecek İçin Bir Demokrasi Vizyonu' Söyleşisi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?