Sağlık-Sen 2015 Büyük Türkiye Buluşması"

Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, "Gezi olayları ile ülkeyi karıştırmak istediler, yetmedi 17-25 Aralık darbe girişimleriyle  ülkemizi siyasal istikrarsızlığa sürüklemek istediler. Ancak Allah'a hamd olsun ki, birbirini takip eden ihanet senaryolarına rağmen, milletin sinesinde zerre miktar tahribat yapamadılar" dedi.

Memiş, Belek turizm merkezindeki bir otelde Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun da katılımıyla düzenlenen "Sağlık-Sen 2015 Büyük Türkiye Buluşması" etkinliğinde yaptığı konuşmada, 28 Şubat'ın umuda, medeniyet ideallerine yapılmış en büyük saldırı olduğunu söyledi.

İnançlarından ve değerlerinden dolayı horlandıklarını ve millet olarak karanlığın en kesif anlarını yaşadıklarını ifade eden Memiş "Ancak biliyoruz ki, her gecenin sabahı, her kışın bir baharı vardı" diye konuştu.

Memiş, Türkiye'nin İslam coğrafyasının kalbi olduğunu ifade ederek, kalp çalışmazsa bütün organların öleceğini, bu yüzden Cumhuriyet tarihi boyunca milletin sinesinde yeşeren her umudun, kirli oyun ve operasyonlara maruz kaldığını aktardı.

Ülkenin, içten ve dıştan kirli operasyonlara muhatap olduğunu savunan Memiş, şöyle konuştu:

"Dünya mazlumlarının sesi olduğu için Türkiye'ye bedel ödetmeye kalktılar. Çanakkale ruhunu 2023 hedefleriyle, 2071 hedefleriyle geleceğe taşıyacak milli iradeye kumpas üstüne kumpas kurdular. Gezi olayları ile ülkeyi karıştırmak istediler, yetmedi 17-25 Aralık darbe girişimleriyle ülkemizi siyasal istikrarsızlığa sürüklemek istediler. Ancak Allah'a hamd olsun ki, birbirini takip eden ihanet senaryolarına rağmen, milletin sinesinde zerre miktar tahribat yapamadılar."

"Çözüm sürecine destek olduk"

Çözüm sürecini çıkarları için tehdit görenlere karşın, kendilerinin milletin birliği, dirliği ve kardeşliğinin bekçileri olduğunu vurgulayan Memiş, "Bundan sonra da millete bedel ödettirmeye kalkanlar bilsinler ki, Türkiye'nin askeri vesayetin, yargı vesayetinin, paralel vesayetin, küresel vesayetin rota çizdiği eski Türkiye olmasına müsaade etmeyeceğiz" diye konuştu.

12 bin atama ile sorun çözülmez

Taşeronlaşmaya karşı çıkarken, yıpranma payının en kısa sürede hayata geçirilmesi gerektiğini ifade eden Memiş, Türkiye'nin yeni dönemine farkını, en fazla emek politikalarında hissetmesi gerektiğini söyledi.

Memiş, farklı hak ve istihdam modelleriyle emeği değersizleştirilmesine karşı çıktıklarını dile getirerek, bu çalışmaları sonrası sözleşmelilerin kadroya geçmesini sağladıklarını kaydetti.

Sağlık Bakanlığı'nda acil tıp teknisyenliği hizmetlerinin hizmet alımı yoluyla alınacağına yönelik sözler duyduklarını aktaran Memiş, şöyle devam etti:

"Emeği ucuzlatmak, hizmetin niteliğini ucuzlatmak demektir. Sağlıkta böyle bir tasarrufta bulunmaya kimsenin hakkı yoktur. Sağlık-Sen olarak, taşeronlaşma uygulamalarının Türkiye'de büyük bir insan hakkı ihlali olduğunu açık yüreklilikle seslendiren bir sendikayız. Sayın bakanım, 75 bin Acil Tıp Teknisyeni (ATT) atama beklerken, 35 bin tıbbi sekreter devletten görev beklerken, taşeron firmadan şoför alınmasının, tıbbi sekreterler dururken, dışarıdan veri hazırlama elemanı alınmasını doğru bulmuyoruz. Bu konuda bakanlığımızın sağduyulu davranacağına inanıyoruz. Yılda 12 bin atama ile istihdam sorunun çözülemeyeceğini hükümete anlatınız."

Kreş hakkı verildi

Memiş, sağlık çalışanlarına yıpranma payı, lisans tamamlama hakkı, kreş hakkı gibi bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verilen sözlerin, Sağlık-Sen"in samimi gayret ve çalışmasının en kıymetli kazanımları olduğunu belirterek, bu buluşmanın üzerinden 6 ay geçmeden Sağlık Bakanlığı'nın kreş hakkı ile ilgili genelgeyi yayınladığını ifade etti.

Sağlık-Sen'in çalışması sonrası, sadece sağlık çalışanlarına has yasal düzenleme yapılmasının sağlandığını aktaran Memiş, lisans tamamlamada yol haritasını belirlemek üzere, 16 Mart'ta YÖK ile toplantı yapılacağını, 100 binin üzerindeki sağlık çalışanını ilgilendiren bu kazanımın hayırlı olmasını diledi.

Memiş, yıpranma payını da gündeme getiren sendika olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan sözünü aldıkları bu konuda da takiplerinin sürdüğü vurgulayarak, bugüne kadar elde ettikleri kazanımlara yıpranma payı hakkını da dahil etmenin arifesinde olduklarını dile getirdi.

Görevde yükselme

Verdikleri sözlerden birinin de görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavı olduğunu söyleyen Memiş, "Bu sınav için 3 bin 430, kadro unvan değişikliği için ise 2 bin 721 kadro tahsis edildi. İnşallah 27 Haziran 2015'de görevde yükselme, 28 Haziran 2015'te unvan değişikliği sınavları yapılacak. Bu da teşkilatımıza hayırlı olsun" dedi.

Sağlıkta şiddet uygulayanların en ağır şekilde cezalandırılmasını istediklerini belirten Memiş, yaptıkları girişimler neticesinde bir ilkin gerçekleştiğini ve kamu çalışanları arasında sadece sağlık çalışanları için yasal düzenleme çıktığını hatırlattı.

Memiş, sağlık çalışanlarının, polislerle eş değerde tükenmişlik yaşadığını ifade ederek, sağlık çalışanlarının sağlığını ve mesleki motivasyonunu kaybedip, tükenip yıpranması halinde, modern hastaneler ve en yüksek teknolojiyle sağlık sisteminin çökmesinin önlenemeyeceği uyarısında bulundu.