Tarihi Diziler Karamürsel Sepeti'ne "Can" Verdi

Şahin Oktay - Osmanlı padişahlarından Sultan Abdülaziz'e içinde hediye götürülmesiyle üne kavuşan Karamürsel Sepeti, son zamanlarda revaçta olan tarihi diziler sayesinde tekrar ilgi görmeye başladı.

Karamürsel Sepeti imal eden Mehmet Ali Koygun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karamürsel Sepeti'nin hikayesinin, ününün ülke sınırlarını aşmış durumda olduğunu belirterek, sepetin ilk olarak Osmanlı padişahlarından Abdülaziz'e bu sepetle hediye götürülmesiyle üne kavuştuğunu söyledi.

Sepeti "şah kestane çubuğu" dedikleri kestane ağacının genç dallarından yapıldığını dile getirerek, "Kestane ağacı çok dayanıklı ve sağlam bir ağaçtır. Karamürsel Sepeti bir çakı veya bıçakla yolunarak bu duruma gelir. Sepet hafif konik yapıdadır, çok güzel içinde görünmeyen ev kolonları gibi kolonları vardır, dayanıklığını ve sağlamlığını bundan alır. Çok sağlamdır, göbekli olduğu için çok fazla eşya alır, ününe de öyle kavuşmuştur. 'Ufacık tefecik gördün de Karamürsel Sepeti mi sandın' deyimi oradan gelir. Yani kendisi ufaktır, küçüktür ama içi çok meyve alır, eşya alır" dedi.

Koygun, 3 nesildir bu işi yaptıklarını ve babasının bu mesleği ustasından öğrendiğini kaydederek, o devirde plastik kaplar, torbalar, poşetler olmadığından dolayı meyvelerin sepete toplandığını ve gideceği yere sepetle nakledildiğini anlattı.

-"13 dizide sepetlerimiz kullanılıyor"

Babasının 50 yıl sepetçilik yaptığını öldükten sonra da kendisine miras kaldığını vurgulayan Koygun, "Karamürsel Sepeti'nin şu anda getirisi çok olsa çok yapan dükkan olur. Babamdan miras kaldığı için bu mesleği devam ettirmeye çalışıyorum. Ben farklı işlerle de yapıyorum her ay oradan bu işe usta çalıştırdığım için para aktarıyorum. Sadece bu miras devam etsin, Karamürsel sepeti unutulmasın diye bu mesleği devam ettiriyorum" diye konuştu.

Koygun, eskiden insanların pazara bile sepetle çıktığını hatırlatarak, şimdi sepetlerin yerine plastik torbalar geldiği için Karamürsel Sepeti'nin dekor, süs eşyası olarak kullanıldığını ifade etti.

Dizilerde Osmanlı dönemine dönüş olduğu için birçok diziye sepet verdiklerine dikkati çeken Koygun, şöyle konuştu:

"Şu ana kadar Muhteşem Yüzyıl, Ustura Kemal ve Seksenler olmak üzere 13 dizide sepetlerimiz kullanılıyor. Sepetlerin dizilerde kullanılmasından dolayı bize çok getirisi oluyor. Biz artık ürünlerimizi internetten satıyoruz çağa ayak uydurmaya çalışıyoruz. Bundan sonra sepete daha fazla yatırım yapacağız. Hatta bizden başka yapanlar olsun istiyoruz. Daha fazla yapan dükkanlar olsun, çeşit yelpazesi çoğalsın."

Koygun, bu diziler sayesinde bu işi yapanların çoğalacağını dile getirerek, ürünün çeşit yelpazesinin de çoğalacağını anlatarak, yani müşterilerin bu sayede değişik ürünlerle karşılaşacağını dile getirdi.

-"Yeni çırak yok, eski ustalarla devam ediliyor"-

Karamürsel'de NATO üssü bulunduğu zaman Karamürsel Sepeti'nin çeşit yelpazesinin çoğaldığına dikkati çeken Koygun, "Onların getirdiği dergilerdeki değişik tip sepetleri görüp istemeleriyle yelpaze çoğalmıştı. Şimdi dizilerde kullanılmasıyla Karamürsel Sepeti eski günlerine dönecek diye görüyoruz ve talepler başladı" dedi.

Koygun, şu anda sepet yapacak çırak yetişmediğini, eski ustalarla mesleği devam ettirdiklerini anlatarak, "Karamürsel çok güzel bir coğrafyada. Yakında çok güzel bir boğaz geçiş köprüsü yapılacak. Karamürsel'in adını Samanlı Dağları'ndan alan zeytini var, ıhlamuru var kestanesi var, meyveciliği var. Bunların hepsi sepetle birleştirilirse belki kültür turizmi açısından Karamürsel bu bölgenin gözdesi olma yolunda olur" şeklinde konuştu.

Bunun dışında ellerinden gelen her şeyi yapmaya hazır olduklarını ve biraz da destek istediklerini dile getiren Koygun, şu anda bir atılım aşamasında olduklarını, gerek internette, gerek atölyenin yenilenmesinde, gerekse çeşit yelpazesinde ilerleme kaydettiklerini söyledi.

Koygun, KOSGEB'den destek alıp atölyelerini genişletmeleri durumunda bu işi başka insanların da yapabilmelerine imkan tanınacağını belirterek, bu durumda yeni çırakların da yetişebileceğini ifade etti.

Karamürsel Sepeti'nin doğal olmasından dolayı kanserojen madde içermediğine dikkati çeken Koygun, insanların sağlık açısından da Karamürsel Sepeti'ne evlerinde yer vermesi gerektiğini vurguladı.

Yayıncı: Murat Paksoy - KOCAELİ