Yıkıma Direnenlere Kimyasal Su Mu Kullanıldı?

Her seçim döneminde olduğu gibi gecekondulaşmalarına müsaade edilenlerin seçimden hemen sonra evlerinin yıkılmaya çalışılması geçtiğimiz hafta Şanlıurfa'nın en çok ses getiren olaylarındandı. Eyyübiye'nin Osmanlı Mahallesindeki yıkımda karşılaşılan direniş karşısında polisin güç kullanmasına rağmen belediye ekipleri geri adım atmak zorunda kalırken, müdahale amaçlı kullanılan tazyikli suyun mahalle sakinlerine zarar verdiği ortaya çıktı. Gecekondu evlerinden birisine sahip olan Emine Göktaş, Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci'yi sorumlu tutarak "Kapımıza kepçeyi, polisi gönderdi. Biber gazıyla hem biz, hem de çocuklarımız perişan olduk. Sıktıkları tazyikli suyla, 10 metre yerde sürüklendim. Tüm vücudum tazyikli suyla yandı" dedi.

20 GECEKONDU YIKILMAK İSTENMİŞTİ

Seçim öncesi kaçak yapılaşmalara göz yumulan Eyyübiye'nin Osmanlı Mahallesinde, inşaatların daha fazla ilerlememesi için geçen hafta Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ekipleri harekete geçti. Hazine arazisi üzerinde yapıldığı gerekçesiyle 20 kaçak yapı hakkındaki yıkım işlemleri yerine getirilmek istendi. Yıkım başladığı esnada toplanan ve aralarında kadınların da bulunduğu yaklaşık 300 kişilik grup, çalışmayı durdurmak için ekiplere direndi. Gruptakilerden bazıları daha sonra mahallede ateş yakıp polis ve zabıtaya taş atmaya başladı. Polis ekiplerinin, dağılmaları yönündeki uyarılarına "evlerini terk etmeyecekleri" karşılığının gelmesi üzerine TOMA ve zırhlı araçların da yardımıyla tazyikli su ve biber gazıyla müdahale geldi. Polis ve zabıta ekiplerinden hafif yaralananların olduğu arbede de polisin müdahalesi sonucu yaralanan bir kadın 112 Acil Servis ekiplerince hastaneye kaldırıldı. Olayda belediye ekiplerinden üç, göstericilerden de üçü kadın olmak üzere altı kişi yaralandı. Belediye ekipleri gerginlik nedeniyle yıkıma ara verirken, polis ve belediye ekiplerine direnenler de dağıldı.

'HAMİLE GELİNİMİZ BEBEĞİNİ KAYBETTİ'

Osmanlı Mahallesi sakinlerinden gecekondu bir evin sahibi olan Emine Göktaş, "Hani hizmetleri nerede? 40 senedir bu evde yaşıyoruz. Ayda bir gelip saatlerimizi değiştiriyorlar. Yolumuzu yapmıyorlar sokaklarımız çamur içerisinde. 'Hizmetkârınız geliyor' dediler ama dün canımızı yaktılar. Gelinimiz düşük yaptı. Eşim burada bayıldı. Bir saat burada ambulans bekledik. Ambulans da gelmedi." diye konuştu.

'EVİMİZİ YIKTIRMAYIZ'

Kendilerinin iki göz odada yaşadıklarını, AK Parti'lilerin ise lüks dairelerde yaşadıklarını sözlerine ekleyen Göktaş, "Biz Arap'ız diye ölelim mi? İnsan değil miyiz biz? Canımızı veririz evimiz için evimizi yıktırmayız. Eğer tekrar yıkmaya gelirlerse kendimi bu evden aşağıya atarım. Ayrıca akrabamızın 15 senedir çocuğu olmuyor onun ağladığını gören Mehmet Ekinci herkesin içerisinde akrabamıza 'oyunuzu bana verin söz ben kazanırsam sizin tüp bebek tedavinizi yaptıracağım' dedi. Bize birçok söz verdi hiçbirini yerine getirmeden evlerimiz yıkmaya çalıştı. Esed Suriyelileri vurunca Erdoğan Suriyelilere sahip çıktı. Sonra kendi vatandaşına eziyet etti. Erdoğan, Celalettin Güvenç, Mehmet Ekinci hepsi aynı. Esed onların yaptığını yapmadı. Beni tazyikli suyla üç defa yerde sürüklediler. Vücudum yara bere içerisinde şimdi, namaz bile kılamıyorum. Bu mu hizmet bu mu Müslümanlık? Allah'tan korksunlar." dedi.

'HİZMETKÂRIZ DİYENLER, EVİMİZİ BAŞIMIZA YIKIYOR'

Yıllardır oturdukları evin bahçesinde beş yılda bir oda yaptıklarını, ancak üzerini örtmeye izin vermediklerini söyleyen evin 60 yaşındaki annesi Gül Göktaş, "Gelinlerimle, oğullarımla bu iki göz odada yaşıyoruz. 5 TL için her gün gelip elektriğin saatini değiştiriyorlar. Ama evimizi yapmamıza izin vermiyorlar. Her yıl mevsimlik tarım işçisi olarak çalışmaya gidiyoruz ki evimizi tamamlayalım. Dediler 'Sizin hizmetkârınızız, size tapularınızı vereceğiz', ancak evimizi başımıza yıkarak hizmetkâr olmaya çalışıyorlar" diyerek tepki gösterdi.

CİLDİ YAKAN TOMA'NIN SUYUNDA NE VAR?

Biber gazıyla hem kendilerinin hem de çocuklarının perişan olduğunu söyleyen Göktaş, "Sıktıkları tazyikli suyla 10 metre yerde sürüklendim. Tüm vücudum tazyikli suyla yandı" diyerek, Gezi Parkı direnişi esnasında gündeme gelen TOMA'dan sıkılan suya Jenix marka kimyasalın katıldığı gerçeğini akıllara getirdi.

TOMA'NIN ZEHİRLİ SUYU NEDİR?

Gezi Parkı olaylarında TOMA'lardan sıkılan su, kahverengiye çalan rengi ve göstericilerin cildine temas ettiği yerlerde ciddi sağlık sorunları doğurması nedeniyle dikkat çekmişti. Gönüllü doktorların, bu suya maruz kalan göstericilerin derilerinde 2'nci derece yanık olduğunu açıklaması, tartışmayı büyütmüştü. TOMA sularına kimyasal karıştırıldığı iddiası İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'ya sorulmuş, Vali, "kimyasal kesinlikle yok, bazıları ilaçlı su" demiş fakat ilacın ne olduğunu ve neden suya ilaç karıştırıldığını açıklamamıştı. Fakat Vali Mutlu, bu açıklamayı yapmadan önce, Taksim Meydanı'nda polisin TOMA'ya Jenix marka sıvı biber gazı içeren mavi bidonlardan doldururken fotoğrafları ortaya çıkmıştı.
(Kaynak: Gazeteipekyol)