Davutoğlu: "Risk Aldık, Statükoyu Değiştirdik, Tabuları Yıktık" - Son Dakika
Güncel

Davutoğlu: "Risk Aldık, Statükoyu Değiştirdik, Tabuları Yıktık"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kürsüdeki konuşması, Başbakan Davutoğlu Van'da- Davutoğlu, sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi- AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu: (2)- "Hiçbir zaman rahatı seçmeyeceğiz, hiçbir zaman kolayı seçmeyeceğiz, zor neredeyse onun üzerine gideceğiz, zoru da yeneceğiz ama yeni bir Türkiye, özgür, mutlu, adil bir Türkiye'nin kilometre taşlarını döşemeye devam edeceğiz"- "Biz de şimdi bazılarının yaptığı hala yapmakta olduğu gibi kavmiyetçi sloganlarla yola çıkabilir, devleti eskisi gibi muhafaza edebilirdik ama bunu yapmadık.

20.10.2015 21:27

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kürsüdeki konuşması, Başbakan Davutoğlu Van'da- Davutoğlu, sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi- AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu: (2)- "Hiçbir zaman rahatı seçmeyeceğiz, hiçbir zaman kolayı seçmeyeceğiz, zor neredeyse onun üzerine gideceğiz, zoru da yeneceğiz ama yeni bir Türkiye, özgür, mutlu, adil bir Türkiye'nin kilometre taşlarını döşemeye devam edeceğiz"- "Biz de şimdi bazılarının yaptığı hala yapmakta olduğu gibi kavmiyetçi sloganlarla yola çıkabilir, devleti eskisi gibi muhafaza edebilirdik ama bunu yapmadık. Çünkü biz Veda Hutbesi nesliyiz, 'Kavmiyetçiliğin her türü ayaklarımın altındadır' diyen bir Peygamber'in yolunda yürüyoruz" AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Hiçbir zaman rahatı seçmeyeceğiz, hiçbir zaman kolayı seçmeyeceğiz, zor neredeyse onun üzerine gideceğiz, zoru da yeneceğiz ama yeni bir Türkiye, özgür, mutlu, adil bir Türkiye'nin kilometre taşlarını döşemeye devam edeceğiz" dedi.Davutoğlu, AK Parti Van İl Başkanlığınca düzenlenen "Sivil Toplum Kuruluşları ile Buluşma" toplantısında yaptığı konuşmada, omuzlarının üzerinde bir emanet taşıdıklarını belirterek, "Bu emaneti taşırken eğer bir gün, değil bir gün, bir saat, değil bir saat,bir dakika ya da bir saniye Türkiye'nin doğusuyla batısı, Kuzeyi ile güneyi, Kürt'üyle Türk'ü, Sünni'siyle Alevi'si arasında bir fark gözetirsek, bu ülkenin başbakanı olarak, bu ülkenin devlet adamlarından biri olarak değil bu makamlar, bu tendeki bu can bile bize haram olsun" ifadesini kullandı.Türkiye'nin batısında, doğusunda, güneydoğusunda konuşamayanların bu derdi anlayamayacaklarını, bu aşkı bilemeyeceklerini dile getiren Davutoğlu, şöyle devam etti: "Bir parti liderine bakıyorsunuz tek bir kesime hitap ediyor, bir başkasına bakıyorsunuz tek bir kesime hitap ediyor. Üçüncüsüne bakıyorsunuz hem o kesimlere, bir de dağa hitap eder. Biz ise bütün bu ülkenin bütün dağlarının barış dağları, bütün ovalarının bereketli ovalar, bütün ırmaklarının çığıl çığıl akan bereketli sular olması için gecemizi gündüzümüze katıyoruz. Nasıl Ağrı'yla Uludağ arasında fark gözetmezsek, Ağrı'nın eteklerinde yaşayanlarla Uludağ'ın eteklerinde yaşayanlar arasında fark gözetmeyiz. "Kurban Bayramı namazını Diyarbakır Ulu Cami'de kıldığını anımsatan Davutoğlu, "Emin olun Mekke Kabe-i Muazzama, Medine Mescid-i Nebevi'den ve Mescid-i Aksa'dan sonra beni etkileyen iki büyük mekan vardır ki biri Diyarbakır Ulu Cami, biri Bursa Ulu Cami. Allah aşkına hakkıyla o camiye sinmiş imanı, ruhu anlayan birisi Diyarbakır Ulu Cami'yi Bursa Ulu Cami'den ayırabilir mi, buna gücü yeter mi? Sizler ve bizler o mekanlara girdiğimizde sadece sağımızdaki ve solumuzdaki saf tutanların güzel ter kokusunu içimize çekeriz" dedi. - "Senin terin benim terime karışsaydı ne güzel olurdu"Davutoğlu, eski Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'la 2010 referandumu için Diyarbakır'a geldiklerini hatırlatarak, şunları söyledi: "Hazreti Süleyman Cami'nde cuma namazı kılarken terlemiştik, çok sıcaktı. Hiç unutmadığım ve doğunun bu güzel irfandan beslenen alicenaplığı, misafirperverliğini yansıtan bir şeydir, şöyle bir arandım, mendil için, cebimde mendil vardı. Arkadan bir mendil uzandı şöyle göz mesafesinde. Arka saftaki bir Diyarbakırlı kardeşim benim arandığımı görünce mendil uzatmıştı, cebimde mendil vardı ama aldım mendili, sildim. 'Sayın Bakanım' dedi, o zaman bakandım, 'Emin olun daha hiç kullanmadım'. Dönüp, 'Eğer kullanmış olsaydın, hele hele biraz önce kullanmış olsaydın da senin terin benim terime karışsaydı ne güzel olurdu' dedim."Mendili uzatan kişinin kim olduğunu hatırlamadığını cami çıkışında aradığını ancak göremediğini belirten Davutoğlu, "Düşünün hissettiği anda bir mendil uzatıyor. Ben ona, 'Bende de var sağol' demedim. Gerçekten samimiyetle bugün de söylüyorum, bir başka kardeşinin terini kendi teriyle buluşturmayanlar, bir başka kardeşinin emeğini kendi emeğiyle buluşturmayanlar bu memleketin derdine deva olamazlar" dedi. - "Veda Hutbesi nesliyiz""Biz doğusuyla, batısıyla her köşesiyle teri terle, emeği emekle, irfanı irfanla, yüreği yürekle buluşturmaya geldik ve bunu buluşturacağız. Bütün baskılara, bütün teröre, bütün kumpaslara rağmen bunu buluşturacağız. Onun için 2002'den beri çaba sarf ediyoruz" ifadesini kullanan Davutoğlu, şöyle devam etti: "Biz de rahatı seçebilirdik, rahat koltuklarımızda oturup eski düzeni sürdürebilirdik, biz de 'Kurulu düzeni devam ettirelim, günümüze gün katalım' diyebilirdik, biz de doğu-batı ayrımına gözlerimizi yumabilirdik, biz de şimdi bazılarının yaptığı, hala yapmakta olduğu gibi kavmiyetçi sloganlarla yola çıkabilir, devleti eskisi gibi muhafaza edebilirdik ama bunu yapmadık. Çünkü biz Veda Hutbesi nesliyiz, 'kavmiyetçiliğin her türü ayaklarımın altındadır' diyen bir Peygamberin yolunda yürüyoruz. Ama birileri 'şu kavmiyetçilik kötü ama benim kavmiyetçiliğim iyi' derse, birileri Türk'ü Kürt'ten, eti tırnaktan ayırmak isterse işte o zaman aynı seste onlara karşı durmamız lazım. İster bunu Türkler adına yapsın, ister Kürtler adına yapsın kim kavmiyetçilik yaparsa cahiliye üzerinedir. Bizim ise yolumuz adalet yolu, yolumuz irfan yolu."- "Risk aldık, statükoyu değiştirdik, tabuları yıktık"Davutoğlu, "Biz de devleti millet adına bu ülkenin bütün vatandaşları adına dönüştürmeye çalışırdık, 'biz devletiz siz bize itaat edeceksiniz' derdik. Demedik, risk aldık, statükoyu değiştirdik, tabuları yıktık. 1943'te Van'ın Özalp ilçesinde 32 insanımızı öldürten General Muğlalı'nın adını 68 sene sonra kazımayabilirdik ama kazıdık. Çünkü o 1943 yılında nasıl Van'da Özalp'ta bu zulüm olmuşsa Konya'da, başka yerlerde de oldu. 'Tek parti zulmü başkalarına yapıldığında iyidir' diye düşünmedik ve hepsine bir şekilde, bütün o geçmişe gerektiğinde tavır almayı gördük, göze aldık" diye konuştu.Kendilerinin de daha önceki hükümetlerde olduğu gibi şehit cenazelerine, faili meçhullere, OHAL düzenine, yol kesmelere, şiddete göz yumabileceklerini anlatan Davutoğlu, "Biz de eski hükümetler gibi örgüt içi infazsız yargıları, insanları şehirden dağa kaldıran ölüme yollayan terörü, Cumartesi Annelerini kanıksayıp iktidarımızı sürdürebilirdik ama bunları yapmadık ve Allah şahit olsun siz de şahit olun, hiçbir zaman rahatı seçmeyeceğiz, hiçbir zaman kolayı seçmeyeceğiz, zor neredeyse onun üzerine gideceği, zoru da yeneceğiz ama yeni bir Türkiye özgür, mutlu, adil bir Türkiye'nin kilometre taşlarını döşemeye devam edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

Davutoğlu: "Risk Aldık, Statükoyu Değiştirdik, Tabuları Yıktık"
Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Davutoğlu: 'Risk Aldık, Statükoyu Değiştirdik, Tabuları Yıktık' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement