Batı ve Orta Afrika'daki Ebola Salgını

Türkiye'deki 46 havaalanında ambulans ve sağlık hizmeti veren Tez Medikal'in Genel Koordinatörü Dr. İbrahim Kurt, Ebola virüsüne ilişkin, Türkiye'de toplum sağlığını ilgilendiren bir risk olmadığını belirterek, "Özellikle Atatürk Havalimanı'nın 'hab' özelliği kazanmasından ötürü buradaki önlemlerin yüksek olması lazım" dedi.

Kurt, Atatürk Havalimanı'ndaki basın toplantısında, İstanbul'a yapılan üçüncü havalimanıyla da yakından ilgilendiklerini ifade etti. Üçüncü havalimanında dünyanın en büyük yolcu trafiği olan 150 milyon yolcunun hedeflendiğini belirten Kurt, burada hem terminal hem de yolcu sayısındaki büyüklük dikkate alınarak, sunulacak sağlık hizmetinin daha kapsamlı olması gerektiğini söyledi.

İbrahim Kurt,  havalimanındaki sağlık hizmetlerinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, "Yeni havalimanında, havacılığa uzmanlaşmış bir hastane olmalı. Merkez sağlık ünitesi olan bir hastanenin yanı sıra diğer terminallerde de daha küçük çaplı sağlık merkezleri olabilir. Benim görüşüme göre, en az 3 yoğun bakım donanımlı ambulansın 24 saat faaliyette olması lazım" diye konuştu.

Bir gazetecinin "Atatürk Havalimanı'nda Ebola virüsü şüphesi taşıyan yolculara müdahaleler nasıl gerçekleştiriliyor?" sorusunu Kurt, şöyle yanıtladı:

"Bu tür vakalarda Sağlık Bakanlığı yetkili. Türkiye'deki bütün hudut kapılarında, Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü'ne bağlı birimler faaliyet gösteriyor. Bu tür vakalarda birinci düzeyde yetkili organlar bunlar. Biz bu organları destekleyici faaliyet gösteriyoruz. Bu tür vakalar, Türkiye'de ilk defa tartışılmaya başlandığı için önlemler de bu çerçevede yürüyor. Sağlık Bakanlığı'nın aldığı birtakım önlemler var. Şimdi bu önlemlerin yaygınlaştırılması lazım. Üniteler arasındaki koordinasyonun biraz daha güçlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim."

"Bu tür vakalar ancak havayoluyla taşınabilir"

İbrahim Kurt, bu tür vakalarda risk altındaki grupların başında uçaktaki kabin memurları ve havalimanındaki sağlık personelinin geldiğini söyledi.

Ebola virüsünün yol açtığı hastalığın tedavisinin mümkün olmadığını hatırlatan Kurt, şu bilgileri verdi:

"Şu anda Türkiye için toplum sağlığını genel olarak ilgilendiren bir risk yok. Şu an tespit edilmiş bir vaka yok. Özellikle Atatürk Havalimanı'nın 'hab' özelliği kazanmasından ötürü buradaki önlemlerin yüksek olması lazım. Bu tür vakalar ancak havayoluyla taşınabilir. Çünkü uzak mesafelere ulaşım ancak havayoluyla olabiliyor.

Türk Hava Yolları'nın (THY) hastalığın görüldüğü ülkelere direkt uçuşu yok. Ancak son zamanlarda THY'nin aktarmalı uçuşları çok arttığı için uçaklarda böyle bir risk oluşabilir. THY'nin de kendi içinde aldığı birtakım önlemler var. Burada sağlanması gereken şey, üniteler arasındaki koordinasyondur." - İstanbul