TOBB Türkiye Ekonomi Şurası - Son Dakika
Politika

TOBB Türkiye Ekonomi Şurası

TOBB Türkiye Ekonomi Şurası

Başbakan Binali Yıldırım, "Cumhuriyetin kuruluşundan beri Türk siyasi hayatında var olan Atatürk'ün partisinin, bugün bölücü marjinal örgütlerin ağına düşmesi bu ülkeye yakışmıyor.

07.02.2017 15:40

Başbakan Binali Yıldırım, "Cumhuriyetin kuruluşundan beri Türk siyasi hayatında var olan Atatürk'ün partisinin, bugün bölücü marjinal örgütlerin ağına düşmesi bu ülkeye yakışmıyor. Sırtını dağa yaslamış, bölücü terör örgütlerine yaslamış, ülkenin demokrasisini yok etmeye çalışan FETÖ ile Türkiye'nin ana muhalefet partisinin aynı safta yer almasını ben milletin takdirine sunuyorum." dedi.

Yıldırım, TOBB Türkiye Ekonomi Şurası'nda yaptığı konuşmada, ihracata önemli teşvikler verdiklerini belirterek, ihracattaki son 4-5 yılın rekor artışıyla bu verilen teşviklerin ne kadar yerinde olduğunun bir kez daha görüldüğünü söyledi.

Dış ticareti canlandırmak için özellikle beyaz eşyada ve konutta KDV'nin indirilmesi gibi teşvik edici tedbirlerin sonuç verdiğini ifade eden Yıldırım, otomotivde yeni bazı vergilerin düşürülmesiyle rekor düzeyde otomobil ve motorlu araç satışı olduğunu dile getirdi.

Başbakan Yıldırım, sicil affı getirmek suretiyle firmaların önündeki kaynağa erişim engelini de kaldırdıklarına işaret ederek, "İşsizlik Fonu'nuna benzer bir fonu da 'Ahilik ve Esnaf Fonu' olarak bu günlerde Meclis Genel Kuruluna getirmek suretiyle çıkaracağız. Böylece küçük ölçekli esnaflarımız, işlerini kaybettikleri zaman belirli bir süre bu fondan, Ahilik Fonu'ndan yararlanmak suretiyle sıkıntılarını gidermiş olacak." diye konuştu.

Küçük ölçekli işletmelere 50 bin liraya kadar bir yıl ödemesiz, 2 yıl geri ödemeli faizsiz destek verdiklerini hatırlatan Yıldırım, geçen yıl 15 bin KOBİ'ye bu desteği verdiklerini ancak bu yıl 250 binin üzerinde müracaat olduğunu dile getirdi.

Yıldırım, şartlarını sağlayan herkesi bu imkandan yararlandıracaklarının altını çizerek, şöyle konuştu:

"Şirket kuruluşlarında devrim denecek kolaylıklar getirdik. Şirket tasfiyelerinde de yine kolaylıklar getirdik. Ayrıca terörden uzun yıllardan beri etkilenen Doğu ve Güneydoğu'daki 23 ilimize cazibe merkezleri oluşturulması için burada yatırım yapacak iş adamlarımıza, sanayicilerimize fevkalade önemli avantajlar sağlıyoruz, destekler sağlıyoruz. Ben bu heyetten işlerinizin bir kısmını, en azından Doğu ve Güneydoğu'ya kaydırmanızı talep ediyorum ve istiyorum, bütün şartlar müsait. Terörün etkilerini ortadan kaldırmak ve oralarda tekrar vatandaşlarımızın yerlerine yurtlarına dönmelerini sağlamak için böyle bir sosyal sorumluluğa ihtiyaç olduğunu düşünüyorum."

"Burada yapılan devlet-millet işbirliğinin en güzel örneğidir"

Bu konuyla ilgili detayların Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan tarafından çeşitli toplantılarla il il gezilerek anlatıldığını ifade eden Yıldırım, bu toplantının devamında da yatırım yapılacak bölgelerle ilgili çalışmaların olacağını söyledi.

Binali Yıldırım, bölücü terör örgütüyle mücadele verirken iş alemini ihmal etmediklerine işaret ederek, "Bugün burada yapılan devlet-millet işbirliğinin en güzel örneğidir. Ekonomiyi tekrar şaha kaldırmak, istihdama alan açmak için Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği mensubu bütün oda ve borsa başkanları, bünyelerinde çalıştırdıkları şirketlere en az bir kişi almak suretiyle bu konuda başlattığımız ekonomideki seferberliğe ben de varım diye katkı sağlıyor." ifadesini kullandı.

Nisan ayında gerçekleşecek halk oylamasının bir seçim olmadığına işaret eden Yıldırım, bu oylamanın 18 defa değiştirilen ama bir türlü milletin ihtiyacını karşılayamayan, "yamalı bohça"ya dönmüş anayasanın 19'uncu değişikliği olduğunu anlattı.

Yıldırım, bu değişikliğin diğerlerinden önemli bir farkı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"2007'de Cumhurbaşkanı'nı 363 milletvekili olan AK Parti, Meclis'te seçemedi. Niye seçemedi? Ana muhalefet partisi CHP, o gün bir hukuk icadı ortaya koydu, 367 diye bir icat. Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan beri hiçbir şekilde uygulanmamış, hiç kimsenin aklına gelmemiş böyle bir garabet uygulamayı Meclis'e dayatmaya kalktı. O gün, AK Parti başından beri 'Sorunların gerçek çözümünün kaynağı milletir.' dedi ve 21 Ekim 2007'de 'Cumhurbaşkanını madem siz seçtirmiyorsunuz Meclis'te, bizde millete gideriz, millet seçer.' dedik. O referandumda millet yüzde 70'e yakın oyla, 'Evet sizi engellediler, cumhurbaşkanını artık vekillere seçtirmiyorum, ben seçecem.' dedi.

Başbakan Yıldırım, bunun ilk 10 Ağustos 2014'te uygulandığını, partilerinin kurucusu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçilmesiyle Türkiye'de yeni bir dönem başladığını söyledi.

Bu dönemin geniş yetkileri olan ancak sorumluluğu olmayan bir cumhurbaşkanlığı dönemi olduğunu ifade eden Yıldırım, bu mevcut durumun, iki başlılığın anayasayla düzeltilmesinden başka çare bulunmadığını vurguladı.

Bu değişikliği bütün partilerle beraber yapmak istediklerini, bunun için ana muhalefet partisine, MHP'ye gittiklerini hatırlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dedik ki, 'Gelin beraber yapalım, biz zaten anayasa yapmıyoruz, biz sadece değişikliği halkın onayına sunacağız. Onay makamı biz değiliz, millet olacak. Onun için gelin burada uzlaşalım, bu işi halledelim'. Maalesef bu mümkün olmadı. Bunun üzerine anamuhalefet partisi CHP Genel Başkanına başka bir teklif götürdüm. Dedim ki 'Peki siz farklı düşünüyorsunuz, eyvallah... O zaman siz de teklifinizi getirin, biz de teklifimizi getirelim, ikisini birden oylayalım. Millete ikisini de götürelim.' Fakat ses yok. Ona da gelmediler. Dolayısıyla MHP ile beraber ülkenin bu önemli sorununu çözmek ve 2007'de başlanan, yarım kalmış işin devamı olan değişiklik önerisini Meclis Genel Kuruluna getirdik. Meclis'te komisyon, Genel Kurul çalışmalarıyla 339 milletvekilinin 'evet' kabul oyuyla teklif kabul edildi ve şimdi halk oylaması süreci devam ediyor. İşin özeti, hikayesi budur. Dolayısıyla bundan sonra söz sizin, karar da sizin."

Yıldırım, iş dünyası temsilcilerine, Türkiye'nin muasır medeniyetler seviyesine ulaşmasının yolunu hızlandıracak, demokrasisini, istikrarını daha da güçlendirecek bu değişime hazır olup olmadıklarını sordu.

"Çok manidar ve düşündürücü"

Halk oylamasında milletin her şeyi enine boyuna değerlendirip kararını ona göre vereceğini dile getiren Yıldırım, "Ben şöyle bir şey söyledim. Dedim ki, ' PKK, FETÖ, HDP, hayır diyorsa biz, tabii ki evet diyeceğiz.' Fakat onlardan ses çıkmadı, ses CHP'den geldi. CHP başladı, 'Bu ne biçim konuşuyor Başbakan böyle şey olur mu'. Bu çok manidar ve düşündürücü. CHP'nin Türkiye'nin, Cumhuriyet'in kuruluşundan beri Türk siyasi hayatında var olan Atatürk'ün partisinin, bugün bölücü marjinal örgütlerin ağına düşmesi bu ülkeye yakışmıyor. Sırtını dağa yaslamış, bölücü terör örgütlerine yaslamış, ülkenin demokrasisini yok etmeye çalışan FETÖ ile Türkiye'nin ana muhalefet partisinin aynı safta yer almasını ben milletin takdirine sunuyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Binali Yıldırım, halk oylamasında milletin her şeyi değerlendireceğini ve ülkenin aydınlık yarınları için en isabetli kararı vereceğine inandığını dile getirerek, TOBB camiasına ekonominin, iş aleminin geleceği için ortaya koydukları dayanışmadan dolayı teşekkür etti.

(Bitti)

Kaynak: AA

Son Dakika Politika TOBB Türkiye Ekonomi Şurası - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement