Batı Basınından Erdoğan'ın Köln Ziyareti Yorumları

Soma faciasından sonra Almanya'da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 24 Mayıs'ta Köln'e yapacağı ziyarete ilişkin yaşanan fırtına, önde gelen Batılı gazetelerde de artan biçimde yansıyor.

-WSJ: "ALMAN HÜKÜMETİNİN UYARISI İLİŞKİLERDEKİ BOZULMAYA VURGU YAPIYOR"-

ABD'nin çok satan gazetesi Wall Street Journal "Alman hükümeti, Türk Başbakanı'ndan Köln'de yapılacak mitingde büyük bir hassasiyetin hakim olmasını isteyerek Türkiye ile Avrupa komşularıyla bozulmakta olan ilişkilere vurgu yapıyor" sözlerini kullanıyor.

Maden faciasına protestoların "sert biçimde bastırılmasının Türkiye'de hızlanan bir otorite kaymasının olduğu yönünde yurt içinde ve Batı'da dile getirilen iddialara katkıda bulunduğunu" yazan gazete, " Berlin'in uyarısı, Türkiye'deki giderek hırçınlaşan siyasetin Almanya'daki Türk diasporasına yayılmasından kaygı duyduğunu gösteriyor" yorumunu da yapıyor.

WSJ, Erdoğan'ın ziyaretinin "Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerde gergin bir araya rastlandığını" da düşünüyor ve Alman milletvekillerinin özellikle Erdoğan'ın "yolsuzluk skandalı"nın ardından eylemlerini eleştirdiklerini kaydediyor.

Alman Başbakanlığının Erdoğan'ın ziyareti sırasında Başbakan Angela Merkel ile bir görüşmenin planlanmadığını bildirdiğine dikkat çekilen haberde Merkel ve diğer Alman muhafazakar politikacılarının Türkiye'nin AB üyeliğine karşı olduklarına dikkat çekiliyor.

-FT: "ERDOĞAN'IN MİTİNG PLANINA ELEŞTİRİ FIRTINASI"-

İngiliz Financial Times gazetesi ise, "Alman politikacılar, Erdoğan'ın Köln'de seçim öncesi miting planına saldırıyorlar" ifadelerini çıkardığı haberinde Erdoğan'ın planının "Soma faciasını ele alma tarzına kızan Alman politikacılardan bir eleştiri fırtınasıyla karşılaştığını" yazıyor.

İktidar koalisyonunu oluşturan üç partiden üst düzey politikacılarının planlanan ziyarete "saldırdıklarını" kaydeden FT, " Hükümet, artan koroya katılmayı reddetse de Erdoğan'ın, Almanya'daki yüz yüze geleceği siyasi husumet boyutu konusunda pek bir kuşkusu olmayacak" yorumunu yapıyor. Gazete şu görüşü de dile getiriyor:

"Almanya'daki eleştiri, aynı zamanda Türk Başbakanının ülkenin ilk doğrudan cumhurbaşkanlığı seçimine hazırlanırken yaygın biçimde artan otoriter tarzı olarak görülen tarzına büyüyen uluslararası rahatsızlığı da yansıtıyor."