2013 Emtia Piyasasında Kayıplar Yılı Oldu - Son Dakika
Ekonomi

2013 Emtia Piyasasında Kayıplar Yılı Oldu

2013 Emtia Piyasasında Kayıplar Yılı Oldu

Pamuk, brent petrol ve paladyum dışındaki emtialar yatırımcısına kaybettirirken, 12 emtiadan 7'sinin fiyatı yüzde 10'un üzerinde geriledi Pamuk bu yıl yüzde 11,9, Brent petrol yüzde 1,1 ve paladyum yüzde 1 değerlenirken, mısır yüzde 38,9, gümüş yüzde 33,8 ve altın yüzde 27,6 kaybetti Saxo Bank Emtia Stratejisti Hansen: "Değerli metaller, altının 12 yıl sonra ilk kez yıllık bazda değer kaybetmesiyle korkunç bir yıl geçirdi.

28.12.2013 11:25

BELGİN YAKIŞAN - Pamuk, brent petrol ve paladyum dışındaki emtialar bu yıl yatırımcısına kaybettirirken, 12 emtiadan 7'sinin fiyatı yüzde 10'un üzerinde düştü.

AA muhabirinin 12 emtianın yıl başından bu yana fiyat değişimlerinden yaptığı araştırmaya göre, pamuk, brent petrol ve paladyum dışındaki emtialar yatırımcısına kaybettirdi. Pamuk bu yılın başından itibaren yüzde 11,9 oranında, Brent petrol yüzde 1,1 oranında ve paladyum ise yüzde 1 oranında değer kazandı.

Ekonomik aktörler tarafından küresel ekonomide belirsizliklerin arttığı ve aşağı yönlü beklentilerin yoğunlaştığı dönemlerde güvenli liman olarak görülen kıymetli metaller de bu yıl düşüş eğilimine giren emtialar arasında yer alıyor.

Yatırımcısına en çok değer kaybettiren emtialara bakıldığında, fiyatı yüzde 38,9 düşen mısır ilk sırada yer alırken, bunu altın ve gümüş gibi değerli metaller takip etti.

Altının onsu yıl başından bu yana yüzde 27,6 oranında, gümüşün onsu ise yüzde 33,8 oranında değer yitirdi

Analistler, 12 emtiadan 7'sinin yüzde 10'un üzerinde değer kaybettiği 2013 yılında, dünyanın önde gelen gelişmiş ekonomilerindeki yavaşlamanın emtia fiyatları trendini negatife çevirdiğini belirtiyor.

- "Emtia piyasası için 2013 bir başka kayba maruz kalınan yıl oldu"

AA muhabirine 2013 yılı emtia piyasasındaki gelişmeleri ve gelecek yıla dair beklentilerini paylaşan Saxo Bank Emtia Stratejisti Ole Hansen, emtia piyasası için 2013'ün bir başka kayba maruz kalınan yıl olduğunu söyledi.

Hansen, vadeli emtia sözleşmelerini içeren ve herhangi bir emtia sektöründeki yoğunlaşmayı minimuma indirmek için tasarlanan Dow Jones-UBS Commodity Index'in, bu yıl yaklaşık yüzde 8 oranında düştüğünü belirterek, böylece art arda üçüncü kez yıllık bazda kayıp yaşadığına dikkati çekti.

Buna nazaran borsada işlem gören emtiaların performanslarını ölçen S&P GSCI Index'in ise daha güçlü bir performans gösterdiğini aktaran Hansen, bu endeksin ise yıl başından bu yana yüzde 1,5 değer kaybettiğini ifade etti.

Hansen, enerji sektörünün ham petrolden doğal gaza farklı enerji ürünlerinde görülen küçük kazançlar ile nispeten istikrarlı olduğunu kaydederek, 2013 yılında istikrarlı ekonomik büyümenin, arzın talebi yakalamasına yardımcı olduğunu dile getirdi.

Ole Hansen, Libya ve jeo-politik gerginliklerin olduğu Suriye'deki arz kesintisine karşın, ABD'nin kaya gazı üretimi gibi geleneksel olmayan yöntemlerden kaynaklı arz artışının, istikrarlı fiyatların sağlanmasına yardımcı olduğuna dikkati çekti.

Endüstriyel metallerin azalan büyüme gibi kayıplara maruz kaldığını vurgulayan Hansen, "Arzdaki toparlanmanın yanında, özellikle Çin gibi bazı büyük tüketiciler, başta Nikel ve Alüminyum olmak üzere tüm önemli metallerin fiyatlarında belirleyici oldu. Değerli metaller, altının 12 yıl sonra ilk kez yıllık bazda değer kaybetmesiyle korkunç bir yıl geçirdi. Gümüş ise yaklaşık yüzde 35'lik kayıpla kötü performanslı emtialardan biri haline geldi" diye konuştu.

"Azalan finansal riskler, yatırımcıların güvenli liman ihtiyacını ortadan kaldırdı"

Değerli metallere gelen satışların arkasındaki nedenleri anlatan Hansen, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Azalan finansal riskler, yatırımcıların güvenli liman ihtiyacını ortadan kaldırdı. Küresel merkez bankalarının piyasalara sağladığı büyük miktarlı tahvil alımlarına rağmen, enflasyon için bir bastırılmış bir görünüm bulunması ile tahvillerin, altın gibi alternatif yatırımların çekiciliğini bir dereceye kadar ortadan kaldırması da bu nedenlerden biri.... Ayrıca ABD'de tahvil alımlarının azaltılmasına ilişkin spekülasyon ve hem bireyler hem de altın tarafından desteklenen borsa yatırım ürünlerinin elde tutulmasındaki keskin azalış da satışlarda etkili oldu. Daha da önemlisi kurumsal yatırımcıların daha iyi yatırım fırsatları araması, Hindistan ve merkez bankalarının taleplerindeki azalışlar da değerli metallere gelen satışların arkasındaki faktörlerdir."

"Enerjide ilk kez arz büyümesi talep büyümesini aşacak"

Ole Hansen, tarım sektöründe, özellikle tahıl ve yumuşak emtiaların ağır satışları deneyimlediğini aktararak, "Belli başlı tarım ürünlerinde fiyatların rekor seviyelerde seyretmesinın ardından geçen yaz çiftçiler yüksek miktarda buğday, soya ve mısır ektiler. Hava şartlarının da uygun gitmesiyle bu yıl rekor miktarlara ulaşılırken bir kaç kötü sezonun ardından küresel stoklar yeniden arttı" ifadelerini kullandı.

Emtia sektöründe gelecek yıla ilişkin beklentilerine yönelik, enerji sektöründe yıllardır ilk kez arz büyümesinin talep büyümesini aşacağına dikkati çeken Hansen, bu nedenle enerji fiyatlarının düşük seviyelerde kalmayı sürdüreceğini kaydetti.

Hansen, ana petrol tedarikçilerinin fiyatları üretimlerini kısma yoluyla savunacağı öngörüsünde bulunarak, şöyle devam etti:

"Ana petrol tedarikçilerinin petrolün varil fiyatını 100 dolar seviyesinin altına düşürmeleri ve bunun için yardım etmeleri gerekiyor. Jeopolitik risk ve arz kesintileri, fiyatlar üzerinde hala en büyük yukarı yönlü risk. Ancak fiyat hareketlerinin istikrarlı bir şekilde dengelenmesi için birkaç tepe ve dip noktalarını görmesi muhtemel. Varil başına ortalama fiyatın 104 doların altına inmesi ile Brent petrol fiyatları 90-120 dolar arasında sıkışacak."

- "Altın fiyatında uzun süreli değer kayıplarının yaşanacağına inanmıyorum"

Ole Hansen, altın fiyatında uzun süreli değer kayıplarının yaşanacağına inanmadığını dile getirerek, bu düşüncesinin gerekçelerini şöyle sıraladı:

"Kurumsal satış baskısı beklenmedik ekonomik yavaşlama, enflasyondaki yükseliş ya da büyük borsa düzeltmeleri gibi noktalarda herhangi bir duyarlılık değişikliğini hafifletti. Dolayısıyla bunlar altının desteklenmesini şiddetlendirebilir. Altın madenciliği şirketlerinin karlılıklarındaki keskin düşüşleri azaltmak için, 1.200 dolar civarında olan altının ons fiyatı çok uzak bir rakam değil. Fiyatların daha da düşmesi sonuçta üretimin kısılmasına neden olabilir ve  piyasa zemininin desteklenmesine katkıda bulunabilir. Yılın başında fiyatlardaki herhangi bir ek zayıflık, 1.088 dolar/ons olan kritik destek yönünde daha fazla zayıflıkla sonuçlanabilir."

Risklerin yukarı yönlü dağılmasıyla altının ons fiyatının ortalama 1.200 dolar seviyesinden yılı kapatacağı tahmininde bulunan Hansen, özellikle gelişmiş ekonomilerde endüstriyel metallerin yükselen büyümeden destek bulacağını ifade etti.

Hansen, ancak geçen yıl boyunca yükselen üretimin, dünyanın en büyük tüketicisi konumundaki Çin'in beklenen yavaşlamasının daha büyük bir potansiyel yaratması riskiyle, fiyatları istikrarlı tutması beklendiğini sözlerine ekledi.

27 Aralık Cuma piyasa kapanışı itibariyle 12 emtianın fiyat değişimleri şöyle;

2012-2013 Yüzde Fark Son Değer Pamuk +11,87 84,06 Brent +1,05 112,42 Paladyum +0,99 712,00 Kurşun -2,78 1,02 Bakır -6,50 3,35 Platin -10,65 1.377,35 Alüminyum -13,02 0,7974 Kahve -16,90 119,50 Buğday -22,33 604,25 Altın -27,56 1.213,52 Gümüş -33,81 20.075,00 Mısır -38,88 426,75 - İstanbul

Kaynak: AA

Son Dakika Ekonomi 2013 Emtia Piyasasında Kayıplar Yılı Oldu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement