Bakan Ergün, Sanayi Üretim Verilerini Değerlendirdi

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, eylül ayı sanayi üretim verilerine ilişkin, "Dünyadaki iyileşme işaretlerinin Türkiye'de yatırımcılar tarafından doğru okunduğunu ve yatırım mallarına doğru bir yönelişin var olduğunu bize gösteriyor. Bu ihracat demek, istihdam demek, üretim demek. 2014 yılı açısından böyle bir sürecin yaşanacağının işaretleridir" dedi.

Bloomberg HT canlı yayınına katılan Ergün, sanayi üretimi rakamlarının beklentilerin üzerinde geldiğini belirterek, bunun Türkiye ekonomisi ve sanayisindeki dinamizmin bir başka göstergesi olduğunu söyledi.

Türkiye'de olumlu yönde tahmin edilemeyen bazı iç dinamiklerin ekonomide var olduğunu belirten Ergün, bu nedenle zaman zaman Türkiye ekonomisi hakkında bunların ihmal edilerek konuşulduğunu ve bunun hiç ihmal edilmeyecek bir şey olduğunu dile getirdi.

Ergün, Türkiye ekonomisinde tahmin edilemeyen bazı dinamiklerin harekete geçtiğini ve zaman zaman beklentilerin üstünde müspet gelişmelere imkan verdiğini aktardı.

Gelecek dönemde yatırımların devam edeceğini, istihdamın ve üretimin artacağını, ihracat artışı beklentilerinin var olduğunu söyleyerek, "Bu seferki rakamlar bize Avrupa'daki pazar gelişmelerinin de işaretlerinin iyi alındığını göstermektedir. Dünyada birtakım iyileşmeler var. Dünyadaki iyileşme işaretlerinin Türkiye'de yatırımcılar tarafından doğru okunduğunu ve yatırım mallarına doğru bir yönelişin var olduğunu bize gösteriyor. Bu ihracat demek istihdam demek, üretim demek, 2014 yılı açısından böyle bir sürecin yaşanacağının işaretleridir. Önümüzdeki dönem için 2014 yılı açısından böyle bir sürecin yaşanacağı dönemin işaretlerini bugünkü açıklanan sanayi üretimi rakamlarını da rahatça görebiliyoruz" diye konuştu.

"Kaptanınız bu işte tecrübeliyse..."

2008 yılından bu yana dünyada çok büyük bir dalgalanma olduğunu, çalkantılı bir dönemden geçildiğini dile getiren Ergün, şöyle devam etti:

"Bu çalkantılı dönemin bizim ülkemize yansımaması, herkes çalkalansın ama bizim gemimiz hiç sarsılmasın, bu dalgalardan hiç etkilenmesin. Biz böyle dümdüz bir denizde gidiyormuş gibi gidelim. Böyle bir şey olmuyor. Önemli olan, tabii ki siz de bu okyanustaki çalkantıdan etkileniyorsunuz ama eğer yönünüzü doğru tuttuysanız ve geminizi doğru bir istikamete sevk ediyorsanız, kaptanınız bu işte tecrübeliyse, mahirse, insanlar da bir panik havası içerisine girmemişlerse, gemideki insanlar, yatırımcılar, üreticiler, tüketiciler, herkes yani, gemide bir sükunet ve istikrarlı gidiş söz konusuysa, o zaman siz az etkileniyorsunuz.

Bu görünen sizin söylediğiniz iniş-çıkışlı tablo o dalgalanmadan Türkiye ekonomisinin de, sanayisinin de etkilendiğini ama trendin toplamda yukarıya doğru olduğunu, yani gittiği istikametin doğru bir istikamet olduğunu gösteriyor. O açıdan 2008 yılından bu yana dünya ekonomisindeki dalgalanmanın Türkiye ekonomisi üzerinde de etkileri oldu."

Ergün, arzu ettikleri büyüme rakamlarını yakalayamadıklarına değinerek, 3,6'nın kendilerini tatmin eden bir rakam olmadığını, 2008 yılından sonraki ekonomik gelişmelerin ve siyasi etkileri gördüklerini söyledi.

Türkiye'nin bütçe açıklarında ve istihdamda hiçbir olumsuz istikamete gitmediğini vurgulayan Ergün,"Türkiye, istihdam meydana getiren bir büyüme trendi içerisinde yoluna devam etti. Türkiye'nin başarı hikayesinden bahsedilecekse, bütün dünyadaki, Avrupa'daki bu gelişmeleri dikkate alarak bahsedilmesi lazım. Yoksa yüzde 8'lik, 9'luk büyüme yaptığımız dönemler oldu. Bu dönemlerle bunu mukayese edersek çok yanlış bir mukayese yapmış oluruz. Yani, dünyadaki gelişmelerle Türkiye'nin gidişatını birlikte mukayese ettiğimiz zaman anlamlı bir değerlendirme oluyor" şeklinde konuştu.

Bakan Ergün, Türkiye'nin ihracat pazarlarını ve ürünlerini çeşitlendirmesi gerektiğini belirterek, Türkiye'nin tek bir pazara mahkum olmasının ya da sadece belirli ürün gamında ihracatını devam ettirmesinin de doğru bir şey olmadığını söyledi.

Almanya merkez olmak üzere Avrupa Birliği'nin toplamda Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı olduğunu aktaran Ergün, "İhracat pazarımızın çok daha fazlasını oluşturuyor, yüzde 60'lardaydı bu rakam, 50'lerin altına düştü, zaman zaman bu noktalarda olduğunu görüyoruz. Ama bu arada Afrika pazarlarına, Ortadoğu pazarlarına, uzak pazarlara yöneldiğimiz de bir gerçek, oralarda da payımız gittikçe büyüyor" dedi.

"Bu iyileşme bize önümüzdeki dönem için, 2014 yılı için umut veriyor"

Komşularıyla ticaret yapmayan bir ülkenin, komşularıyla ticareti geliştirmeyen bir ülkenin kalıcı olarak ekonomisinde iyileştirmeler meydana getiremeyeceğine dikkati çeken Ergün, Türkiye'nin geçmişte komşularıyla en az ticaret yapan ülkelerden bir tanesi olduğunu  şimdi Türkiye'nin komşularıyla en fazla ticaret yapan ülkeler kategorisine girdiğini söyledi.

Büyümede iç pazarın tüketimin etkisi daha fazla olduğunu hatırlatan Ergün,  "Şimdi yavaş yavaş Avrupa pazarlarındaki iyileşmeler de görülünce dış pazarların da etkisi büyüme üzerinde görülmeye başlandı. Bu 2014 yılında daha fazla görülecek. 2014 yılındaki büyümeye iç tüketimden daha fazla belki de ihracat destek verecek. 2013 yılı içerisinde ihracat Türkiye'deki büyümeye fazla destek veremedi. Neden? Çünkü pazarlarımızda bazı sorunlar vardı, müşterilerimiz sorun yaşıyordu. Müşterilerimizin sorun yaşadığı yerde destek beklemek son derece zor. Ama müşterilerimizin de durumu iyileşmeye başladı. Avrupa'daki pazarlar gelişiyor. Bu iyileşme bize önümüzdeki dönem için, 2014 yılı için umut veriyor" ifadelerini kullandı. - İstanbul