Genç Müsiad 11.genel Kurul Toplantısı

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Nail Olpak, "Ekonomik ya da siyasal güç doğudan batıya ya da kuzeyden güneye nereye kayarsa kaysın, Türkiye barışın, adaletin, hak ve özgürlükler terazisinin ortasındaki denge merkezi olmalıdır" dedi.

MÜSİAD Gençlik Kurulu'nun (Genç MÜSİAD) 11.Genel Kurul Toplantısı'nda konuşan Olpak, gençliği bir ülkenin istikbaline giden yoldaki en büyük itici güç olarak nitelendirerek, 14 yıl önce, başlattıkları gönüllü yürüyüş misyonlarını devredecekleri gençleri Genç MÜSİAD'da bir araya getirdiklerini anlattı.

Olpak, bugün yönetim kurulları ve profesyonel kadrolarında Genç MÜSİAD'tan yetişen kişilerin bulunduğunu aktararak, bunu yeterli görmediğini, gençlerin kendilerinden görevleri daha hızlı almaları gerektiğini kaydetti.

4 gün sonra Çanakkale Zaferi'nin 100. yılının kutlanacağını anımsatan Olpak, şunları kaydetti:

"Öyle bir zafer ki bir taraftan büyük kayıplar ve derin acıları hatırlatırken, diğer taraftan tam 1 asırdır bize ışık tutmakta ve motive etmekte. Yeni bir tarihin yazıldığı bu savaşta, Mehmet Akif'in 'Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela' dediği, bir çok milletten bir araya gelmiş bir ordu kesin bir bozguna uğratılmıştı. Çanakkale, küllerinden yeniden doğan bir milletin yazdığı destan olurken, orada manevi yardımları çekebilmek için çalışmalar yapmanın yanı sıra onun öncesinde maddi yapının da sağlam bir şekilde kurulduğu bir savaş görüyoruz."

Olpak, adil olmayan gelir dağılımını, günümüz dünyasının temel sorunları arasında göstererek, yapılan bir araştırma sonucunun, küresel servetin gittikçe daha küçük ve varlıklı elit bir grubun elinde toplandığını ortaya koyduğunu aktardı.

Bu bireylerin finans ve sağlık gibi sektörler dahil olmak üzere sadece kendi çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini, bunu yapan lobilere de her yıl milyonlarca dolar harcadığını vurgulayan Olpak, şunları söyledi:

"Raporlara göre dünya üzerindeki en zengin yüzde 1, küresel servetin yüzde 48'ini elinde tutarken, dünya üzerindeki en zengin yüzde 20, kalan yüzde 80'ine sadece yüzde 5,5'luk bir servet bırakmaktadır. Mevcut trendin devam etmesi durumunda, önümüzdeki yıl en zengin yüzde 1'in varlığının, küresel servetin yüzde 50'sini geçmesi beklenmektedir. Bundan 5 yıl önce en zengin 80 kişi 1,3 trilyon dolar varlığa sahipken, geçen yıl itibarıyla bu rakam 1,9 trilyon dolara ulaşmıştır. Dünyanın en zengin 80 kişinin serveti, en fakir yüzde 50'nin servetine, yani, 3,5 milyar insanın servetine eşdeğerdir.

Son 5 yılda, milyarderlerin sayısı azalmaktadır. 2010'da, en fakir yüzde 50'nin serveti, ilk 338 milyarderin servetine eşitken, bu sayı 2014'te yalnızca 80 milyarderin servetine eşit hale gelmiştir. Görüldüğü gibi tablo hiç iç acıcı değil."

Olpak, gelir dağılımını düzeltmenin birçok yolu bulunduğunu belirterek, bunlardan birinin de ekonomiyi canlandıracak finans sisteminin rehabilitesi olduğunu dile getirdi.

"Gerçek ekonominin değerleri Ar-Ge, yenilikçilik, yatırım, istihdam ve üretimdir"

Türkiye'nin ekonomik açıdan kabuk değiştirirken, dünyanın da global kriz sonrasında yeni bir arayışın ve değişimin eşiğinde olduğunu aktaran Olpak, şöyle devam etti:

"Bu arayış, merkezine neredeyse sadece faiz enstrümanını koyan ekonomik ve finansal sistemden, insan odaklı sisteme geçiş arayışı olmalıdır. Bugün, kaliteli ve doğru finansmana hızlı erişimin nasıl olması gerektiği değil de faizlerin kaç baz puan niçin artırılması ya da düşürülmesi gerektiği tartışılıyor. Tıpkı, insanların neden öldürüldüğünün değil, nasıl öldürülüşünün tartışıldığı, günümüzün medeniyet anlayışında olduğu gibi. Aslında, insanın ve toplumun daha müreffeh bir seviyeye ulaşması için bir araç olması gerekirken, insanları yöneterek, kendisini bir amaç haline getiren ve bunu acımasızca yapan günümüzün finansal sistemi yeniden kurgulanmalıdır. Burada MÜSİAD olarak ilkemiz, ticaretin helal ve faizin haram olduğudur. Gerçek ekonominin değerleri Ar-Ge, yenilikçilik, yatırım, istihdam ve üretimdir."

Olpak, geçmişte İpek Yolu ve Baharat Yolu üzerinden Çin ve Hindistan'a ulaşan tacirlerin, sanayi devrimiyle Avrupa ve Amerika'yı ticaretin merkezi haline getirdiğini kaydederek, şimdi ise ABD'de başlayan ve Avrupa'da devam eden krizin etkisiyle ticaretin merkezinin tekrar doğuya kaydığını söyledi.

Olpak, "Her ne kadar AB tarafının samimiyetine şüphelerimiz artsa bile, sonunda ortaklık olsa da olmasa da milletimizin mutluluğu için gerekli gördüğümüz ekonomik, hukuki ve demokratik standartları yakalamayı hedeflediğimiz bir dönemde, amacımız doğu-batı ayırımcılığı yapmak değil, ancak önümüze gelen fırsatları da en etkin bir şekilde değerlendirmek olmalı. Bu noktada ekonomik ya da siyasal güç, doğudan batıya ya da kuzeyden güneye nereye kayarsa kaysın, Türkiye barışın, adaletin, hak ve özgürlükler terazisinin ortasındaki, denge merkezi olmalıdır" şeklinde konuşmasını tamamladı.

Genç MÜSİAD'ın yeni başkanı Fettahoğlu

Genç MÜSİAD'ın 6. Dönem Başkanı Faruk Akbal, Genç MÜSİAD'ın yurtiçinde 38 ve yurtdışında 14 olmak üzere toplamda 52 şubesi bulunduğunu belirterek, toplamda 4 bini aşkın üyeleri olduğunu kaydetti.

Akbal, görevi devralırken "Genç MÜSİAD'ın emeklisi olmaz, MÜSİAD'lısı olur" dediğini hatırlatarak, "Dolayısıyla benimle Genç MÜSİAD'dan emekli olacak arkadaşların, MÜSİAD'a geçme vakti gelmiştir. Bayrağı devralacak Yavuz Fettahoğlu'na ve ekibine Allah'tan muvaffakıyet diliyorum. Şüphe yok ki bayrağı çok daha yukarıya çıkaracak" ifadelerini kullandı.

Genç MÜSİAD'ın yeni Başkanı Yavuz Fettahoğlu ise bu yıl çalışmalarını 3 ana başlık altında yoğunlaştırmak istediklerini aktararak, şunları ifade etti:

"Bu başlıkların ilki, artık girişimcilik kavramının içinde duyamadığımız, emek, tecrübe, usta-çırak ilişkisi gibi medeniyetimize ait çok önemli öğeler. Biz de bu yıl kaybettiğimiz bu değerli unsurları girişimcilik kavramına tekrar kazandırmak için çaba sarfedeceğiz. İkinci başlığımız ise bu çalışmamızı destekleyici bir proje olan 'sürekli staj' projesi adını verdiğimiz, üniversiteli yüksek öğrenim gören genç kardeşlerimizi tecrübe etmek ve uzmanlaşmak istedikleri alanlarla erken yaşlarda buluşturmak için pilot çalışmalarla yeni bir süreç başlatmak istiyoruz. Son başlığımız, genç kardeşlerimizi çok daha erken yaşlarında doğru ve ahlaklı girişimcilikle buluşturabilmek için lise ve ortaokullara giderek küçük kardeşlerimizle çalışmalar başlatmak."

Programa AK Parti İstanbul Milletvekili Bilal Macit ve MÜSİAD 3. Dönem Başkanı Ömer Bolat da iştirak etti. Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran'ın duasıyla sona erdi. Programın sonunda görev süresi dolan yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra sektör ve şube başkanlarına plaket takdim edildi.