Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Nisan ayı ihracat rakamlarını Bilecik'te açıkladı. Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası'nda düzenlenen toplantıda konuşan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ihracat rakamları hakkında bilgi verdi.
Vali Halil İbrahim Akpınar, Belediye Başkanı Selim Yağcı'nın da katıldığı toplantıda Nisan ayı ihracat artışının yüzde 4.9 olduğunu belirten Büyükekşi şöyle konuştu:
"Nisan ayında ihracatımız, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4.9 artışla 11 milyar 870 milyon dolar oldu. İlk 4 ayda ihracatımız yüzde 5 artarak 48 milyar 943 milyon dolara yükseldi. Son 12 aylık ihracatımız ise, yüzde 11 artışla 153 milyar 485 milyon dolar oldu.
Nisan ayında en fazla ihracatı, 1 milyar 769 milyon dolar ile otomotiv sektörümüz yaparken, 1 milyar 432 milyon dolar ile kimya sektörümüz ikinci, 1 milyar 327 milyon dolar ile hazır giyim ve konfeksiyon sektörümüz üçüncü sırada yer aldı. İhracatı en fazla artıran il Gaziantep oldu. İller bazında baktığımızda, en fazla ihracat yapan ilk 10 ilimiz arasında ihracatını en fazla artıran il yüzde 19 ile Gaziantep oldu.
Gaziantep'i yüzde 15 artışla Denizli ve yüzde 14 artışla Bursa takip etti. Nisan ayında Adana'nın ihracatı yüzde 5, İstanbul ihracatı yüzde 4, İzmir'in ihracatı yüzde 3 artış kaydetti. Ankara'nın ihracatı yüzde 2, Kocaeli'nin ihracatı yüzde 4, Hatay'ın ihracatı yüzde 5, Manisa'nın ihracatı yüzde 20 düşüş kaydetti. AB pazarına ihracat atışı sürüyor. Nisan ayında AB pazarındaki ihracat artışımız sürdü. AB'ye ihracatımız Nisan ayında yüzde 3 yükseldi.
Nisan ayında BDT ülkelerine ve Afrika ülkelerine ihracatımız yüzde 14 artarken, Kuzey Amerika'ya yüzde 12 ihracat artışı yakaladık. Ülke bazında Libya'ya ihracat yüzde 49, Türkmenistan'a 47, Cezayir'e yüzde 33, Hollanda'ya yüzde 30 oranında artış gösterdi.
Ayrıca Fas'a yüzde 28, Ukrayna' yüzde 25, Çin'e yüzde 21, Irak'a yüzde 15, İtalya'ya yüzde 13 ve Rusya'ya yüzde 8 artış kaydedildi. Suriye'ye ihracatımız ise Nisan ayında yüzde 56, ilk 4 ayda ise yüzde 15 artış yükseldi."
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi küreselleşmenin giderek yoğunlaşması, dünya genelinde ekonomik entegrasyonu da beraberinde getirdiğini söyledi. Büyükekşi, "Kelebek etkisi misali, bizden binlerce kilometre uzaktaki bir ülkede yaşanan olumlu ya da olumsuz bir gelişme, anında bize de yansıyor" dedi.
GELİŞMELER EKONOMİK İKLİMİ BELİRLİYOR
Mehmet Büyükekşi, ülkeler büyümeye yönelik olarak piyasalarını canlandırmaya çalıştığını, bu istikrar arayışının büyüme ve istihdam rakamlarına henüz yansımadığını ifade etti. Büyükekşi, şöyle konuştu:
"Küresel ekonomi yavaşlıyor Dünya ekonomisi genelinde 2013 büyüme beklentisi yüzde 2,8'den yüzde 2,6'ya çekilmiş durumda. Son açıklanan veriler ile küresel ekonomik yavaşlama yönünde endişenin devam ettiği gözleniyor. Euro bölgesindeki resesyon ise devam ediyor.
Dünya Ticaret Örgütü 2013 yılında dünya ticaret hacmine dair büyüme öngörüsünü miktar bazında yüzde 4,5'dan 3,3'e indirdi. Değer olarak büyüme öngörüsü yüzde 5'den yüzde 3'e çekildi. Dünya ekonomilerindeki yavaşlama ve bazı gelişmiş ülkelerde resesyon endişesi ile emtia fiyatları geriliyor. Emtia fiyatları önemli ölçüde geriledi. Emtia fiyatları geriliyor.
Örneğin petrol fiyatları son 4 yıl içerisindeki zirve seviyesinden yüzde 14, altın fiyatları yüzde 17, pamuk fiyatları yüzde 45 gerilemiş durumda. Brent petrol fiyatı 100 doların altına indi. Altın fiyatlarında önemli bir gerileme yaşandı. Avrupa Birliği'nde işsizlik yüzde 12 ile rekor seviyede. AB hala büyüyememe sorunu ile boğuşuyor. Resesyon beklentisi, politika değişikliklerini de beraberinde getirdi.
G-20 ülkeleri nihayet sıkı para politikalarından vazgeçerek genişlemeye yönelik önlem almaya başladılar. Çin haricinde 69 büyük ekonominin genel toplamına bakıldığında, ilk 2 aydaki ihracat büyümesi yüzde sıfır mertebesinde. Brezilya, Meksika, Kanada, Japonya ve Rusya'da ihracat düşüşü var. Avrupa'nın toparlanması uzun sürecek Küresel talebin zayıf olması, dünya ticaretindeki durağanlığın en önemli sebebi.
AB için toparlanma beklenenden uzun süreceğe benziyor. Biz ihracatçılar ana pazarımız olan AB'deki bu düşüşe adapte olduk. Ancak toparlanmanın uzun sürmesi ihracatımızın büyümesini de olumsuz etkiliyor. Dünyadaki bu olumsuz gelişmelere rağmen, Türkiye ihracat artışında ön sıralardaki yerini koruyor."
KRİZİ LEHE ÇEVİRME
Dünya ticaretindeki durağanlığın Türkiye için 'krizi lehe çevirme' konusunda önemli bir fırsaz olarak nitelendirebilecetklerini ifade eden TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi şöyle konuştu:
"2020'de gelişmekte olan ülkelerin Dünya ticaretinde yüzde 40 pay alacağı öngörülüyor. Bugünkü ekonomik ortamda, Türkiye'nin atılım yaparak payını arttırmasının tam zamanıdır, diye düşünüyoruz. Türkiye olarak küresel ekonomiye entegre olma, rekabet etmekten korkmuyoruz.
Rekabete, ticarete inanıyoruz. Avrupa Birliği ile Gümrük Birliğimiz var. AB'nin serbest ticaret antlaşması yaptığı tüm ülkeler ile STA yapmak istiyoruz. Rekabet gücümüze inanıyoruz. Bakın AB ve ABD bir STA yapmak için müzakerelere başlıyor. Batı dünyası, kendi içinde büyük bir ekonomik Pazar oluşturmak istiyor.
Sadece mal ticaretini değil, aynı zamanda hizmetleri ve kamu alımlarını da içeren yeni nesil bir STA yapıyorlar. Biz Türkiye'nin bu gelişmenin dışında kalmasını ve zarara uğramasını istemiyoruz. Aynı paralelde Türkiye - ABD arasında bir STA yapılmasını da istiyoruz. Talebimizi belirtirken, dersimize de çalışıyoruz. AB ile ABD'nin gerçekleştireceği anlaşmanın Türkiye'ye olası etkilerini araştırmak için, bir etki analizi çalışması başlatacağız. Birçok senaryo geliştirerek, bu anlaşmanın ülkemize ve ihracatçımıza etkilerini ortaya koyacağız.
2013 yılı programında Türkiye'nin yüzde 4 büyümesi öngörülüyor. Büyümenin kaynakları iç tüketim ve yatırım artışı olarak görülüyor. Biz ihracatın büyümeye net katkısının devam etmesini istiyoruz. İstiyoruz ki büyümenin en az 2 puanı ihracattan gelsin. İç tüketim ve yatırımla beraber büyüme yüzde 5'lere ulaşsın. 2013 yılı çift kanatlı büyüme yılı olsun istiyoruz. İhracatın büyümeye katkısının sürdürmesi için uygun iklime ihtiyaç var.
İhracatçımız, enflasyona göre dengelenmeyen bir kur ile rekabet edemiyor. TL bazda tüm girdiler enflasyon oranında artarken, kurlar hareket etmiyor. Döviz kuru sepetinin kademeli olarak 2.10 TL ve sonrasında da 2.20 TL seviyesinde olması gerektiğini düşünüyoruz."
Büyükekşi, 'Çözüm sürecinin' Türkiye'nin sosyo-ekonomik geleceği için hayırlı olacağına inandıklarını ekledi.
Son Dakika › Ekonomi › İhracat Nisan Ayında Yüzde 4,9 Arttı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?