Tim Başkanı: 2023 İhracat Hedefinde Bir Sapma Yok

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, 500 milyar dolarlık 2023 ihracat hedefinde bir sapma olmadığını belirterek, "Biz 2023 hedefimizi, tüm sektörlerin kendileri için belirledikleri hedeflerle oluşturduk, sektörlerimizin hedeflerinde bir sapma olmaması gerekiyor.Ancak buradan firmalara çağrıda bulunmak istiyorum. Firmalar kendilerini ihracata dayalı bir büyümeye göre revize etsinler. Zaman ihracat zamanı. Her firma mutlaka ihracat yapmayı gelecek hedefleri arasına koysun. Gayri safi yurtiçi hasıla içinde, ihracatın payını yüzde 19 seviyelerinden; yüzde 25 seviyelerine çıkartmalıyız" dedi.

-YENİ EKONOMİK BAKIŞ AÇISI-

İhracat sektörünün 2014'teki beklenti ve hedeflerini değerlendirmek üzere ekonomi basını temsilcileriyle bir araya gelen TİM Başkanı Büyükekşi, kapsamlı sunumun yanı sıra soruları da yanıtladı. Büyükekşi, yeni ekonomik bakışla ilgili olarak şu açıklamada bulundu:

"Bizim yeni ekonomik bakıştan anladığımız aslında yeniden 2003-2007 arasındaki döneme geri dönmek. Örneğin o dönemde, büyüme rakamlarını ele alalım, ortalama 7.2 büyüdük. Özellikle aşırı düşük giden kurlar nedeniyle sanayici para kazanamadı. Sonrasında sanayinin gitgide gayri safi yurtiçi hasıla içindeki payı gerilemeye başladı ve yatırımcılar sanayiden vazgeçerek hizmet sektörünü tercih etmeye başladı. Oysa, sürdürülebilir büyümeyi gerçekleştirebilmek için sadece iç piyasaya dayalı büyüme olmamalı. Çünkü bu ithalatı ön plana çıkartıyor ve ihracat büyümeye negatif katkı sağlıyor. Yeni ekonomik bakışta, ihracatın büyümeye pozitif katkı sağlayacağı sanayiyi ve üretimi destekler politikalar devreye girmeli. AB'de yaşanan krizden en çok etkilenen ülkeler; İspanya, Yunanistan, Portekiz gibi bu politikaları uygulayamayan ülkeler oldu. Oysa Almanya, üretime odaklı yapısıyla krizden en az etkilenen ülkeydi. TİM olarak öneri ve çalışmalarımızı öncesinde ekonomi kurmaylarıyla paylaşıp, birlikte değerlendirmelerimizi yapıp, ortaya somut sonuçlar çıkınca paylaşma yöntemini benimsiyoruz."

-GÜNEY KORE MODELİ-

Güney Kore modelini incelediklerini belirten Büyükekşi "Güney Kore'nin 70 yıllık serüvenini inceledik. Orada uygulanan yöntemlere benzer önerilerimiz var. Bu öneriler hem finansmanı, hem Ar-Ge'yi hem de tasarımı kapsıyor. Bu önerilerimizi de ekonomi kurmaylarına sunduk ve üzerinde beraber çalışıyoruz. Daha önce sunduğumuz önerilerin pek çoğu ilgiyle karşılandı ve hayata geçirildi, bu konuda da gelişmelerin olumlu olacağına inanıyoruz" dedi.

-"2023 İHRACAT HEDEFİNDE SAPMA YOK"-

Mehmet Büyükekşi, 2023 ihracat hedefi konusunda bir değişiklik olup olmayacağı konusundaki sorulara karşılık olarak şunları söyledi:

"Şu an itibariyle 2023 hedefinden bir sapma olmaz. Yeter ki yukarıda bahsedilen değişiklikleri gerçekleştirebilelim. Biz 2023 hedefimizi, tüm sektörlerin kendileri için belirledikleri hedeflerle oluşturduk, sektörlerimizin hedeflerinde bir sapma olmaması gerekiyor.Ancak buradan firmalara çağrıda bulunmak istiyorum. Firmalar kendilerini ihracata dayalı bir büyümeye göre revize etsinler. Zaman ihracat zamanı. Her firma mutlaka ihracat yapmayı gelecek hedefleri arasına koysun. Gayri safi yurtiçi hasıla içinde, ihracatın payını yüzde 19 seviyelerinden; yüzde 25 seviyelerine çıkartmalıyız. Bu Almanya'da yüzde 49, Güney Kore'de yüzde 47. Bu şekilde hedefe rahatlıkla ulaşabiliriz.Olmazsa olmaz nokta şu, herkes iyi hesap yapıyor, herkes nerede daha çok kazanacaksa orada yatırım yapıyor. İhracat yapan şirketleri daha karlı hale getirmek lazım Karlılık isteğimiz, para kazanma arzusundan ziyade, ihracat hedefimiz için önemli olan Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve marka çalışmaları için. Çünkü bu çalışmaları yapabilmek adına para kazanmanız ve kar etmeniz gerekiyor. Kur bir zaman sonra ithalatta frenlemeye neden olacak İhracat yapmayan firmalar, "nasıl ihracat yaparım" konusuna odaklanmalı. Bundan sonra ihracat daha önemli olacak."

-"MERKEZ BANKASI MÜDAHALELERİ DE ARTIK İŞE YARAMIYOR"-

TİM Başkanı Büyükekşi , Merkez Bankası ve döviz kurlarındaki gelişmelerle ilgili olarak ,"Biliyorsunuz, 2006 yılında da benzer gelişmeler oldu. O zaman MB faizleri 4 puan artırdı. 1.8 TL olan dolar, tekrar 1.2 oldu. Şu an dolar 2.30 civarında, biz ihracatçılar olarak doların bu seviyelerde kalacağını bilsek, ona göre planlamamızı yaparız ama bizim en büyük sıkıntımız önümüzü göremiyor olmak. Pek çok ihracatçı firmaya, müşterilerinden kur artışı nedeniyle fiyat indirimi talepleri geliyor. Her işte bir hayır vardır. Dövizdeki gelişmeler FED kararlarının da etkisiyle 3-4 yıla yayılabilicekken aniden oldu. Biz, öngörülebilir rekabetçi bir kur istiyoruz.Ancak Mart ayında yapılacak seçimden sonra doların tekrar 2 lira seviyelerine düşmeyeceğinin garantisini kim verebilir? 2.30'dan maliyet yapan, ürünü satan ihracatçı parayı aldığında kur düşük olduğunda ne yapacak? Biz istikrar istiyoruz. MB'nin faiz artırışı yapmamasını destekliyoruz. MB müdahaleleri de artık işe yaramıyor" diye konuştu.

-SİYASİ GELİŞMELERLE İLGİLİ DEĞERLENDİRME-

Yaşanan siyasi tartışmalar ve yabancıların bakışı açısı konusundaki soruları yanıtlayan TİM Başkanı şu görüşleri ifade etti:

"Aslına bakarsanız, ticaretin, siyasetten bağımsız kendine göre kuralları vardır. Bizlerden mal alacak ülkelerin, "içeride şu tartışma mı var, bu tartışma mı var" konusuna odaklanacaklarını düşünmüyorum. Fakat bu tartışmalar bizim ülke imajımız için oldukça önemli. Bu noktada yabancı yatırımcı anlamında konuya önem veriyoruz. Yabancı sermaye bundan önce hizmet, bankacılık, sigortacılık, gayrimenkul, sağlık, avm ve perakende gibi alanlarda geldi. Yatırıma ve üretime gelen yabancı sermayeyi önemsiyoruz. Siyasi tartışmalar tam da bu noktada yabancı yatırımcı için önemli, 10 yıllık kazanımlarımız var ve bunlardan geri gitmemek lazım. Cari açığımızın en büyük sebebi gümrük birliği ama biz AB ile serbest ticaret anlaşması yaparsak her şey lehimize olabilir. Bizimle serbest ticaret anlaşması olmayanlar bizden gümrük vergisi alıyor ama biz onlara bir şey yapamıyoruz.Her şeyi bir kenara bırakalım; 10 bin dolarlık ekonomi değil 25 bin dolarlık ekonomi olsak belki bunların hiçbirini konuşuyor olmazdık. Kısa vadeli gelişmelerle vakit kaybetmeyelim, uzun vadeli hedeflerimiz var, bunlara odaklanalım. Üretim ve ihracatı destekleyen politikalara yeniden ağırlık verelim. Demokrasi ile bunların üstesinden gelebilmek lazım. HSYK tartışması gibi durumların bir etkisi olacağını sanmıyorum ihracatımız anlamında ama biz bu tür çalışmaların bir Anayasa değişikliği ile yapılması gerektiğini düşünüyoruz."

-2014 YILININ İLK AYINDA İHRACAT-

Büyükekşi bu yılın ilk ayındaki ihracat performasına ilişkin olarak da "Bugün itibariyle yüzde 7 civarında bir artış olduğu görünüyor. Ancak sevindirici olan nokta, yeniden AB ülkelerindeki gözle görülen artış. Örneğin, Almanya'ya ihracatımız yüzde 15, İngiltere'ye yüzde 13, İtalya'ya yüzde 5 ve Fransa'ya yüzde 7 arttı. Hedefimiz yıl boyunca çift haneli ihracat artışı yakalayabilmek. 2014 yılı ihracatçı için daha güneşli günlere ev sahipliği yapacak"dedi.

NÇ/ÖZK)