28 Şubat Davası - Son Dakika
Güncel

28 Şubat Davası

28 Şubat Davası

Tutuklu sanık Kemal Gürüz, 1995'te YÖK'te görev aldığını, icra etmekle suçlandığı Yavuz Psikolojik Harekat Planı'nın ise 1992'de Tansu Çiller tarafından onaylandığını öne sürdü

05.09.2013 17:43
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

28 Şubat Davası'nın tek sivil sanığı eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, 1995'te YÖK'te görev aldığını, icra etmekle suçlandığı "Yavuz Psikolojik Harekat Planı"nın ise 1992'de Tansu Çiller tarafından onaylandığını öne sürdü.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın tutuklu sanığı Gürüz, yargılandığı Ergenekon Davası sürecinde 16 defa yurt dışına çıktığını anlatarak, kaçma şüphesinin söz konusu olmadığını söyledi.

YÖK Başkanlığından 10 yıl önce ayrıldığını işaret eden Gürüz, delil de karartamayacağını söyledi.

Batı Çalışma Grubunun (BÇG) hiçbir belgesinde "Kemal Gürüz" veya "YÖK Başkanı" adlarının geçmediğini ifade eden Gürüz, belgelerde tüzel kişilik olarak "YÖK Başkanlığı"nın isminin geçtiğini dile getirdi.

YÖK'ün BÇG ile hiçbir ilgisi bulunmadığını ve resmi kanallar dışında YÖK'e belge gelmediğini öne süren Gürüz, sanıklardan Erdoğan Öznal'ın hazırladığı 10 Ekim 1997 tarihli bir belge bulunduğunu, o tarihte Refah-Yol'un iktidarda bulunmadığını, ayrıca başkalarının hazırladığı belgelerden sorumlu tutulamayacağını anlattı.

"Yavuz Psikolojik Harekat Planı"nı icra etmekle suçlandığını bildiren Gürüz, 1995-2003 arasında YÖK'te görev yaptığına işaret etti. Planın 1992'de Tansu Çiller tarafından onaylandığını ileri süren Gürüz, o dönemde YÖK Başkanlığı görevini, halen AK Parti Milletvekili olan Mehmet Sağlam'ın yürüttüğünü kaydetti.

YÖK'te bulunan mavi ve yeşil rehberleri, arşiv memurlarının kendilerine göre hazırladığını iddia eden Gürüz, bunların fişlemeyle ilgisi olmadığını savundu.

Gürüz, üniversiteye giriş değişikliği çalışmalarının 1996'da başladığını, 1998'de tamamlandığını, Genelkurmay Başkanlığının bu değişiklikten 1998'de haberdar olduğunu ifade etti.

O dönemde Çevik Bir ile randevu alarak görüştüğünü, Bir'i ilk kez o zaman gördüğünü anlatan Gürüz, "değişikliğin Genelkurmay'ın isteği doğrultusunda değil tam tersine Genelkurmay'a rağmen yapıldığını" iddia etti.

El Ezher'in denkliğinin 12 Temmuz 1994'te Mehmet Sağlam tarafından kaldırıldığını ifade eden Gürüz, "Bugün AKP milletvekilidir. Sağlam, fevkalade ithamlar içeren bir yazıyla bunu Başbakanlığa bildirmiştir" dedi.

Göreve başlamasının ardından ilahiyat fakültesi öğretim üyelerinden bir kurul oluşturduğunu, bu kurulda Mustafa Sait Yazıcıoğlu ve Mehmet Aydın gibi AK Parti'de siyaset yapan kişilerin de bulunduğunu anlatan Gürüz, 1996 tarihli raporda bu üniversitelerin diplomalarının Türk üniversitelerininkine denk olmadığının bildirildiğini kaydetti.

Üniversite rektörlerinin görevden alınmasının, YÖK Genel Kurulunun kararıyla olduğunu belirten Gürüz, "438 gündür buradayım. Suçumu bilmiyorum. Daha önce BÇG'yi sadece gazete haberlerinden biliyordum. Buradakilerin bir tanesi çıkıp 'Biz bu adamla bir şey yaptık' diyebilir mi? Tahliye edildiğim takdirde bütün davalara katılacağımı samimiyetle arz ediyorum. Bunu kaldırmam artık çok zordur" dedi.

-"Diyanet'teki görevim BÇG ile ilgi değil"

Sanık Oğuz Kalelioğlu da mahkeme huzurunda bulunmaktan üzüntü duyduğunu bildirerek, "Keşke şehit olsaydım da bugünleri görmeseydim" dedi.

Tutuklanmasından itibaren suçunun ne olduğunu düşündüğünü ifade eden Kalelioğlu, Genelkurmay Psikojik Harp Dairesinin ismini görenlerin, kendilerini peşinen suçladığını öne sürdü.

Kalelioğlu, Diyanet İşleri Başkanlığındaki görevinin BÇG ile ilgili olmadığını savundu.

Sanık Ayhan Cansevgisi de tutuksuz yargılanmayı hak ettiğini düşündüğünü söyleyerek, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini devirmeye teşebbüs suçunu işlemediğini, tutukluluğuna gerekçe gösterilen olgulardan hiçbiriyle ilgisi bulunmadığını ifade etti.

Cansevgisi'nin avukatı Mehmet Avni Kirişçioğlu ise müvekkilinin 7 Nisan 1997 tarihli toplantıya katılmamasına karşın katıldığının ileri sürüldüğünü söyledi.

Sanıklardan Orhan Yöney, Köksal Karabay ve Altaç Atılan'ın avukatı Çağrı Ayhan Şenel ve sanık Hüsnü Dağ'ın avukatı Metin Yıldızhan da müvekkillerinin tahliyelerini talep ettiler.

Duruşmada halen tutuklu sanıklar ve avukatlarının tahliye taleplerine ilişkin beyanları alınıyor. - Ankara

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel 28 Şubat Davası - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement