33. Ulusal Hematoloji Kongresi - Son Dakika
Güncel

33. Ulusal Hematoloji Kongresi

33. Ulusal Hematoloji Kongresi

Türkiye Hematoloji Derneği Başkanı Muhit Özcan, Türkiye'de Hematoloji Uzmanı Sayısının Yetersiz Olduğunu Belirterek, "Türkiye'de Son 2 Yılda Hiçbir Hematoloji Uzman Adayı Eğitime Başlayamadı. Bu Hafta Eğitime Başlayacak Olanlar İse 3 Yıl Sonra Mezun Olacaklar" Dedi.

16.10.2007 15:32

Türkiye Hematoloji Derneği Başkanı Muhit Özcan, Türkiye'de hematoloji uzmanı sayısının yetersiz olduğunu belirterek, "Türkiye'de son 2 yılda hiçbir hematoloji uzman adayı eğitime başlayamadı. Bu hafta eğitime başlayacak olanlar ise 3 yıl sonra mezun olacaklar" dedi.

'33. Ulusal Hematoloji Kongresi' Sheraton Oteli'nde başladı. Türkiye Hematoloji Derneği Başkanı Muhit Özcan burada yaptığı konuşmada, hematoloji derneğinin çalışmaları ve hematoloji alanında yaşanılan sorunlar hakkında bilgi verdi. Türkiye'de hematoloji uzmanı sayısının yetersiz olduğunu belirten Özcan, ABD'de 6 bin 600, İngiltere ve Almanya'da ise bin civarında hematoloji uzmanı olduğunu kaydetti. İtalya'da her yıl 55-60 iç hastalıkları uzmanının hematoloji eğitimine başladığını ifade eden Özcan,

"Türkiye'de son 2 yılda hiçbir hematoloji uzman adayı eğitime başlayamadı. Bu hafta eğitime başlayacak olanlar ise 3 yıl sonra mezun olacaklar. 75 milyonluk bir ülke 5 yıllık bir dönemde hiçbir hematoloji uzmanı yetiştirememiş olacak" dedi.

Hematoloji uzmanının yetersiz olduğunu vurgulayan Özcan, kemik iliği transpanlitansyonu alanında deneyim kazanılamadığı için uzman sayısında da sıkıntılar yaşadıklarını söyledi. Kemik iliği hastalarında kullanılacak ilaçların da çok pahalı olduğunu belirten Özcan, yüz günlük bir tedavide 4 gününü oluşturan bir ilacın maliyetinin 33 bin YTL olduğunu dile getirdi. Özcan, hastaların enfeksiyonla karşılaştıkları durumlarda yapılacak tedavinin maliyetinin 500 ile 5 bin YTL arasında değiştiğini kaydetti.

Türkiye'de 25 yıldır kemik iliği nakillerinin gönüllülük esasına dayalı olarak yapıldığının altını çizen Özcan, sağlık camiasının buradan önemli kazanımlar elde etmesinin mümkün olmadığını belirtti. "Türkiye'de kemik iliği nakli olmayı bekleyen bine yakın hasta var" diyen Özcan, bunların vericilerinin ve kök hücrelerinin hazır olduğunu ancak yer beklediklerini vurguladı. Hastaların çoğunun beklemekten dolayı tedavi olma şanslarını yitirdiklerini ve hayatını kaybettiğini söyleyen Özcan, kendilerini çok

tedirgin eden bir düzenlenmenin de nakillerdeki bütün ilaç ve malzemelerin hastaneler tarafından temin edilmesi olduğunu kaydetti.

"Üniversite hastanelerinin kemik iliği nakillerinde ilaç fiyatlarını karşılamak için bütçeleri yetersiz" diyen Türkiye Hematoloji Derneği Başkanı Muhit Özcan, ilaç ve malzeme maliyetinin yıllık 200-300 trilyonu bulduğunu söyledi. Acil ilaçların hemen tedarik edilemediği durumlarda tedavinin aksayacağını ve hatta hastanın ölümüne bile sebep olabileceğini dile getiren Özcan, "Tüm ilaç ve malzemelerin hastaneler tarafından bulundurulması uygar bir yaklaşımdır, ancak altyapısı ve koşulları yapılmadan bu

mümkün değildir" diye konuştu. Hematoloji uzman sayısının yetersiz olduğunu sürekli vurguladıklarını aktaran Özcan, bu konuda Sağlık Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurumu'na da başvuruda bulunduklarını söyledi.

Hematolojinin diğer ülkelerde çok önemli olduğunun altını çizen Özcan, Avrupa ülkelerinde hematolojiye yeterli maddi desteğin ve uzman sayısının yapıldığını ifade etti. Özcan, nükleer bir faciada kazaya veya saldırı durumunda Türkiye'deki hematoloji alt yapısının yetersiz olduğunu söyledi. Kaza veya saldırıdan sonra ölümlerin kemik iliği yetersizliğiyle olduğunu kaydeden Özcan, nükleer faciadan sonraki en önemli tedavilerden birisinin de kemik iliği nakilleri olduğunu söyledi. Özcan, Çernobil'de yaşanan

faciadan sonra ABD'de hekimlerin kemik iliği sonucunda hastaları kurtardıklarını ifade etti. Nükleer bilimcilerle de ortak paneller düzenlediklerini belirten Özcan, "Genç hematologları buna uygun olarak yetiştireceğiz. Hematoloji uzmanının yetersizliği basit bir sorun olarak algılanamaz. Hematoloji uzmanını yetersizliği önemli ulusal bir sorundur. Bu konu acilen çözülmelidir" şeklinde konuştu.

Gazetelerde 'Uygun ilik bulunamadı' şeklinde haberler çıktığını anımsatan Özcan, yaklaşık 11 milyon kişinin kayıtlı olduğu uluslararası doku bilgi bankası bulunduğunu ve Türkiye'de de bir hasta olduğu zaman uygun ilik bulunamadığı durumunda o bankaya bilgisayardan müracaat ettiklerini söyledi. Her ülkenin hücrelerinin özelliklerinin farklılıklar gösterdiğini ifade eden Özcan, ulusal doku bilgi bankasının da acil olarak yaşama geçirilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'de sadece iki merkezin Ankara Tıp

Fakültesi ve İstanbul Tıp Fakültesi'nin kendi olanaklarıyla nakil yaptığını belirten Özcan, "Türkiye'de de ulusal bir doku bankası kurulması durumunda ihtiyaç halinde kemik iliği bulunabilir. Bu konudaki raporu Sağlık Bakanlığı yetkililerine sunduk. Kan kanseri gibi ölümcül hastalıklarda şifa olacağını bildiğimiz bir yöntem basit bir girişimli ulusal doku bankasının kurulması sağlanarak pek çok insanın hayata veda etmesini önlemiş olabiliriz. Bunu çok önemsiyoruz. Ulusal doku bilgi bankası kurulmalıdır.

Aksi halde gazeteden 'Uygun ilik bulunamadı öldü' gibi kötü haberleri okumaya devam edeceğiz" diye konuştu.

(DUY-NÇ-Y)

Kaynak: İHA

Son Dakika Güncel 33. Ulusal Hematoloji Kongresi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement