Zonguldak'ta Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğü maden ocağında dün metan gazı püskürmesi sonucu meydana gelen göçükte ölen 8 madenciden 5'inin cenazesi, hastane morgu önünde dualarla ailelerine teslim edildi. Madencilerin yakınları, cenazeleri alırken gözyaşlarına boğuldu. TTK Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Özçelik, ocaktaki gaz tahliye işleminin tamamlanmasının ardından göçük altındaki 3 madencinin cesedine ulaşmak için çalışmaların başlayacağını söyledi.
Dün öğle saatlerinde, taşeron firma Star İnşaat Ticaret A.Ş.'ye ait toplam 27 işçinin hazırlık çalışması yaptığı yerin 630 metre altındaki galeride, ani metan gazı püskürmesi sonucu göçük oluştu. Kazanın meydana geldiği noktada çalışan 9 madenciden 3'ü, yaklaşık 1500 ton kömür ve taş yığınından oluşan göçüğün altında kalarak can verdi. Diğer 6 madenciden 5'i ise açık alanda ortaya gazdan zehirlenerek yaşamlarını yitirirken, Hayrettin Dağkıran ağır yaralı olarak bulunup kurtarıldı.
5 MADENCİNİN CENAZESİ TESLİM EDİLDİ
Madenciler 32 yaşındaki Muharrem Yapıcı, 44 yaşındaki Hasan Bozacıoğlu, 48 yaşındaki Köksal Kadıoğlu, 36 yaşındaki Satılmış Arslan ve 33 yaşındaki Muhsin Akyüz'ün cenazeleri, bugün Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi morgu önünde ailelerine teslim edildi. Burada 5 işçi için önce dua okundu. Madencilerin tabutlarının başında okunan duada Vali Erol Ayyıldız, CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya da hazır bulundu.
'BENİ EVDEN GELİNLİKLE ÇIKARACAKTIN'
İçeride yapılan ve basın mensuplarının alınmadığı duanın ardından işçilerin Türk bayrağına sarılı tabutları tek tek çıkarılarak araçlara konuldu. Cenazelerin çıkarılması sırasında yakınları gözyaşlarına boğuldu. Madencilerden Muhsin Akyüz'ün gözyaşı dinmeyen nişanlısı 22 yaşındaki Funda Aykanat, "Beni evden gelinlikle çıkaracaktın. Muhsinim gidiyor, Muhsinim bırakma beni, beni de alın, Muhsin ile ben de gideceğim" diye ağıtlar yaktı.
Hasan Bozacıoğlu'nun eşi Gül Ayşe Bozacıoğlu ise "Kalbimi delip geçtin" diyerek ağladı. Muharrem Yapıcı'nın kayınpederi Mehmet Yanık da eşi Nazikar Yanık'a sarılarak, "Oğlum gitti. Kıymetli oğlum nereye gidiyorsun?" diyerek gözyaşı döktü.
Madencilerin cenazeleri daha sonra toprağa verilmek üzere götürüldü.
OCAKTA GAZ TAHLİYESİ SÜRÜYOR
1500 ton kömür ve taş yığınından oluşan göçüğün altındaki işçiler 42 yaşındaki Yüksel Koca, 31 yaşındaki Ahmet Şeker ve 56 yaşındaki Hüseyin Kürekçi'yi çıkarma çalışmaları ise daha başlatılamadı. TTK Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Özçelik, ocakta gaz tahliye işleminin sürdüğünü söyledi. Gece boyunca 2 vardiya halinde gazın tahliye edilmeye çalışıldığını belirten Özçelik, "Ocağa 2 elektrikli pervane ile temiz hava basılıyor. İçerideki gazın tahliye işlemi sürüyor. Gün boyunca bu çalışma sürecek. 16.00-24.00 vardiyası başında ocakta tekrar ölçüm yapılacak. Çalışma ortamı müsaitse göçük temizlenmeye başlanacak. 150 metrelik bir alanda 1500 tonluk göçükten söz ediyoruz. İşçilerin nerede olduğu belli değil. Göçüğün ön tarafındalarsa kolay. Ancak arkalarda ise ulaşmamız uzun sürebilir" diye konuştu.
BABASI DA AYNI OCAKTA ÖLDÜ
Göcük altındaki işçilerden evli ve 2 çocuk babası Yüksel Koca'nın babası Hasan Koca'nın da aynı maden ocağında 1982'de meydana gelen göçükte 33 yaşındayken yaşamını yitirdiği ortaya çıktı. Yüksel Koca'nın 2004'ten bu yana taşeron firmada işçi olarak çalıştığı belirtildi.
TAŞERON FİRMA 2004'TEN BU YANA ÇALIŞIYOR
Taşeron firma Star İnşaat Ticaret A.Ş.'nin, 2004'ün Ağustos ayından itibaren Kozlu Maden Ocağı ile yine TTK Üzülmez Müessese Müdürlüğü'ne ait maden ocağında kömür üretimi öncesi yapılan hazırlık çalışmalarını yürüttüğü belirtildi. Şirketin her iki ocaktaki çalışmaları toplam 300 işçi ile sürdürdüğü belirtildi.
GAZDAN ETKİLENEN İŞÇİLER, O ANLARI ANLATTI
Kazada metan gazından etkilenen 7 işçi ise Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Uygulama ve Araştırma Hastanesi ile Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi'ndeki tedavilerinin ardından taburcu edildi.
Hastanede o anları anlatan işçiler, ani metan gazı püskürmesi sonucu oluşan göçükte 8 arkadaşlarının yaşamını yitirdiği bölgeye 500- 600 metre uzaklıkta galeri açma çalışması yaptıklarını ve patlama sesinden sonra galerinin gazla dolmaya başladığını söyledi. İşçiler, yanlarında gaz maskesi bulunmasına rağmen, uzun süre ocakta kalma ihtimalini düşünüp maskeleri kullanmadıklarını, başlarını havalandırma borusuna soktuklarını ve bu şekilde nefes almaya çalıştıklarını belirtti.
İşçilerden Hasan Baş, "Biz galeri açmak için delik deliyorduk. Patlama oldu ve gaz basmaya başladı. Neyin ne olduğunu anlayamadık. 7 arkadaş vantüp dediğimiz havalandırma borusuna başımızı soktuk. Temiz havayı öyle sağladık" dedi.
'ÖLDÜĞÜNÜ SÖYLEYEMEDİM'
Hüseyin Akyaz ise patlama sesinden sonra ocağın gazla dolduğunu söyledi. Akyaz, "Çok yoğun bir gaz vardı. Bizim kurtulmamız bir mucizeydi. Biz orada kurtarılmayı beklerken bulunduğumuz yerdeki telefon çaldı. Ocaktaki telefonlar, dışarıdan aranabiliyor. Ölen arkadaşlarımızın bulunduğu yerdeki telefon ile bizim yanımızdaki telefon paralel. O tarafta telefonu açan olmayınca ben açtım. Arayan, ölen arkadaşlarımızdan Muharrem Yapıcı'nın eşiydi. Eşini sordu. Ancak ben öldüğünü söyleyemedim. 'Merak edilecek bir şey yok' diyerek teselli etmeye çalıştım. Ama durumu kötüydü. O sırada kendi hayatımız da film şeridi gibi gözümüzün önünden geçti" diye konuştu.
BAKAN ÇELİK: 5 EKSİKLİK TESPİT EDİLMİŞ
Dün akşam kazanın meydana geldiği Kozlu Maden Ocağı'nda incelemelerde bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, TTK Genel Müdürü Burhan İnan'dan aldığı bilgilerden sonra açıklama yaptı. Bakan Çelik, olayla ilgili soruşturmanın başlatıldığını, bu konuda idari, teknik ve hukuki çalışmaların sürdüğünü kaydederken, taşeron firma ilgili müessesede 16 Kasım 2012'de bakanlık müfettişlerince yapılan denetimde 5 eksik husus belirlendiğini söyledi. Bakan Çelik, şunları söyledi:
"Bu eksikliklerin giderilmesiyle ilgili gerekli uyarılar yapılmış. Özellike bu 5 maddeden 2'ncisi önemli. Hazırlık çalışmaları dahil tüm çalışmaları kapsayan müstakil bir sağlık güvenlik dökümanı oluşturmaları ve risk değerlendirmesi yapılması istenmiş. Ayrıca idari para cezaları da ilgili şirkete müeseseye kesilmiş."
'MASKELERİ YANINDAYDI'
Kazanın meydana geldiği galeride 27 işçinin çalıştığını, bunlardan 9'unun etkilendiğini vurgulayan Bakan Çelik, işçilerin maske ve kişisel koruyucu donanımlarıyla ilgili bir sorunlarının bulunmadığını kaydetti. Bakan Çelik, işçilerin maskelerini kullanıp kullanmadıkları yönündeki soruya, "Maskeli oldukları ifade ediliyor, maskeler yanında. Ama bu ani degajın oluşturduğu atmosferi de şu anda tahmin edemiyoruz. O ani olay ile maskenin kullanımının gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda teknik heyet bilgiyi sunacak" dedi.
TAŞERON SORUNU
Bakan Çelik, 17 Mayıs 2010'da TTK Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağındaki grizu faciasında da taşeron firmada çalışan 30 işçinin öldüğünün hatırlatılması üzerine şöyle dedi:
"Asıl işveren, alt işveren netice itibariyle hepsi işveren. Asıl olan kurallara uygun üretimin, kurallara uygun çalışma ortamının olup olmadığı. İş sağlığı ve güvenliği kurallarına uyulup uyulmadığıdır. Bu kazalara böyle bakmak gerek. Sistem boyutu ayrı bir şey. Alt işveren nerede nasıl olmalı, bu bizim mutfakta çalıştığımız zor bir konu. Siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, sendikalar ve işverenlerle birlikte yürüttüğümüz bir çalışma. O işin bugünkü boyutu değil. O çalışmamızı sürdürüyoruz. Ama alt işveren de asıl işveren de olsa kurallara uyulup uyulmadığı önemlidir. İnceleme de bu yönde."
EE,DS,GG,AA(EE/SS) - Zonguldak
Son Dakika › Güncel › 5 Madencinin Cenazesi Ailelere Teslim Edildi, Gözyaşları Sel Oldu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?