Başbakan Yardımcısı Atalay Açıklaması

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, "Ne oldu başörtülü kardeşlerimiz üniversitelere gidince. Olay mı oldu. Onlar gitmeden olay oluyordu. O başörtülülere terör uygulanıyordu. Kapıdan geri çevriliyordu. Bakın bugün hiç olay yok. Üniversitelerimizde huzur var. ve kardeş kardeş herkes istediği kıyafetle okuluna gidiyor" dedi.

Atalay, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nde partisinin il başkanlığı tarafından cumhurbaşkanlığı seçimi çalışmaları kapsamında kadınlara yönelik düzenlenen programda yaptığı konuşmada, "Allah Recep Tayyip Erdoğan'a daha nice hayırlı hizmetler yapmayı nasip etsin. Yolunu açık etsin. Rabbim ondan razı olsun" dileğinde bulundu.

Atalay, Van ve Mardin mitinglerinde güneydoğulu kadınların miting alanlarını doldurduğunu anlatarak, kadınların bereketini 12 yılda çok gördüklerini söyledi.

"Farklı bir heyecan vardı. ve biz kadınlardan daha fazla oy alan bir partiyiz" diyen Atalay, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye genelinde erkeklere göre yüzde 2 daha fazla oy alıyoruz. Bunun bir sebebi var. Orayı da irdelemek lazım. Bizim Türkiye'de kadınlarla ilgili özel bir politikamız var. Kadınları siyasetimizde öne aldık. Sadece mitinglerimizde ön sırada değil. Her konuda ve politikamızda kadınları daima daha fazla gözettik. Biz her yerde kadınların bulunmasını istiyoruz. Genel politikamız bu. Türkiye'de siyaset kurumunun içine kadın kardeşlerimizi en etkin şekilde davet eden, onları burada temsil ettiren bizim partimiz olmuştur. Ama özellikle başbakanımız olmuştur. Her yerde kadınların daha fazla rol almasını özellikle o istemiştir. Kadın haklarıyla ilgili Türkiye'de en ileri adımları biz atmışızdır."

"Kadınlara şiddet uygulayan insan değildir"

Bugün kadınlara yönelik şiddetle ilgili bir anlaşmanın kabulünün bulunduğunu ifade eden Atalay, "Yani kadınlar için özel bir gün bugün. Özellikle şiddet gören kadınların korunmasıyla ilgili bir anlaşmanın yürürlüğe girme tarihidir. 2011'de bunu imzalamıştık. Şiddet gören kadınların korunması, onlara sığınma hakkı verilmesi, vatandaşlık verilmesi gibi konuları düzenleyen çok önemli bir anlaşma. İstanbul Sözleşmesi diye biliniyor bu. 2011 yılında parlamentodan geçirmiştik. Bugün de yürürlüğe giriyor. Bu da kadınlar için hayırlı olsun. Ama hiçbir kadın şiddet görmesin. Kadınlara şiddet uygulayan insan değildir. Hiçbir gerekçesi olamaz. Onun için biz bu konuda hep en ileri adımları attık" dedi.

Atalay, Türkiye'de kadınların kamu kurumlarında çalışma oranının arttığını dile getirerek, şu anda Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ülkeleri arasında kadın yönetici sayısı oranında, seviyesinde ve sıralamasında Türkiye'nin 40 ülke içerisinde 8'inci sırada olduğunu bildirdi.

Bunun kendilerinin döneminde olduğunu kaydeden Atalay, şöyle dedi:

"Kıyafet en önemli engellemelerden birisiydi. Niçin? Bir defa inancı gereği başını örttüğü için okullara gidemiyordu. Ne liseye, ne üniversiteye. Hatırlarsanız, 10 binlerce kardeşimiz bu sebeple okullardan ayrıldılar. Mesleğini yarım bırakanlar oldu. Nice acılar yaşandı. Ama hamdolsun AK Parti'yle bunun hepsi bitti ardık. Bir daha geri gelmeyecek. Bizler bunlar için siyaset yapıyoruz. Sizler de öyle. Bizim bir davamız var. Bu kutsal bir harekettir. Bu kutlu misyonu yürütüyoruz biz. Ne oldu başörtülü kardeşlerimiz üniversitelere gidince. Olay mı oldu. Onlar gitmeden olay oluyordu. O başörtülülere terör uygulanıyordu. Kapıdan geri çevriliyordu. Bakın bugün hiç olay yok. Üniversitelerimizde huzur var. ve kardeş kardeş herkes istediği kıyafetle okuluna gidiyor. Normalleşti. Biz buna normalleşme diyoruz. Türkiye'yi hamdolsun, rabbimize şükürler olsun normalleştirdik. Kadın kardeşlerimiz için bu dönem altın çağdır hamdolsun."

2007 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değinen Atalay, o dönemde "başörtülü hanımı olan cumhurbaşkanı olamaz" diye birilerinin feryat ettiğini anlattı.

"Neler oldu o zaman biliyorsunuz değil mi?" diyen Atalay,  TBMM'de 367'nin çıkarıldığını, bazı partilerin kelli felli güya lideri olan partilerin TBMM'ye gelemediğini söyledi.

Atalay, askerlerin 27 Nisan'da bildiri yayınladıklarını hatırlatarak, "Ondan sonra ortalıkta kıyamet kopar. İlk defa hanımı başörtülü olan bir cumhurbaşkanı olursa diye. ve sonunda 2007 yılı 22 Temmuz'da seçim yaptık, milletimiz o kararı verdi ve Abdullah bey köşke gitti. 7 yıldır cumhurbaşkanı. Ne oldu kıyamet mi koptu. ve onlardan Allah razı olsun. Hem first lady cumhurbaşkanımızın eşi hem başbakanımızın eşi gururla ve şerefle o görevlerini yerine getirdiler. ve de çok iyi yerine getirdiler. Cumhurbaşkanımızın eşi neredeyse köşkü yeniledi. Dışarıdan gelenler hayret ediyor, Türkiye'nin temsiline" diye konuştu.

Çözüm Süreci

Güneydoğuda mitingleri kadınların doldurduğunu ifade eden Atalay, "Niye biliyor musunuz? Bütün bu saydıklarımızın yanında bir de çözüm süreci var" dedi.

Atalay, başbakan ve kendilerinin "Analar ağlamasın" dediklerini ve onun için o güneydoğudaki kadınların o miting alanlarını doldurduğunu savundu.

Onların çocuklarının dağlarda hayatını kaybettiğini anlatan Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugüne kadar 30 bin genç, çocuk orada hayatını kaybetmiş. Dağa çıkmış hayatını kaybetmiş. Tam 8 bin 500 askere giden gencin tabutu gelmiş evine. Sizler çocuklarınızı askere gönderdiğinizde hep böyle gece gündüz endişeyle haber beklerdiniz. Şimdi ne oldu. Hamdolsun 2 yıldır bu yok. ve bunu bitireceğiz inşallah. Analar bunun için AK Parti'ye oy veriyor. ve bunun da sahibi Recep Tayyip Erdoğan'dır işte. Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmasının gereğini hepimiz çok iyi anlatmamız ve iyi çalışmamız lazım. Diğer adamları görüyorsunuz evlere şenlik maşallah. Birisi cumhurbaşkanı oluyor ama İstiklal Marşı'nın en önemli dörtlüğünden birini bilmiyor. Hatta okuyor da hatırlamıyor bile. Böyle bir cumhurbaşkanı adayı. Bir çatı tutturmuşlar, çatının içerisindeki o partilerin hiçbirisinin özgür ağırlığı da yok, genel ağırlığı da yok. ve bu çatı aday çok zorluk çekiyor. Hiçbir partiye memnun edemiyor. Ne söylese birileri rahatsız oluyor. Bir şey söylese MHP, başka bir şey söylese CHP rahatsız oluyor. Dolayısıyla oda çareyi sadece AK Parti'yle, Erdoğan'la ve hükümetle ilgili eleştiri. Ancak ortak noktaları o, bu partilerin. Bunun dışında ülke meseleleriyle ilgili hiçbir ortak noktaları yok."

Atalay, MHP'nin telaşlanmaya başladığını savunarak, son günlerdeki çatı adayın kamuoyu yoklamalarındaki oy oranının düştüğünü öne sürdü.

Milletin çatı adayı tanıdıkça tercihini değiştirdiğini dile getiren Atalay, şunları söyledi:

"Önceleri bir hava ile çıkardılar ama bu tür pot kırdıkça millet gerçekten tanıyor ve 'ben ona oy vermem diyor.' Devlet Bahçeli büyük bir telaş ve korku içerisinde. Çünkü kendi tabanından halen yüzde 40'ı çatı adaya 'oy vermem' diyor. Bahçeli'nin şu andaki telaşı bu. 'İstiklal Marşı'nı bile bilmeyen adaya oy vermeyiz' diyorlar. Haklılarda tabi. Böyle aday olmaz. Bahçeli'nin telaşını biz anlıyoruz. Ama başbakanımıza, hükümetimize, bizle böyle ağzına geleni söyleyerek hakaret etmesini de kınıyorum. Aynen iade ediyorum kendisine. Şimdi Demirtaş'ı bir parlattılar, havalandırdılar ama şimdi gerisi gelmiyor tabi. Aldığı en fazla oy, şu andaki araştırmalarda falan yüzde 7,5. ve hamdolsun milletimiz biliyor. Ne yapacağını, kime o vereceğini biliyor."

Kendilerinin köşke herhangi birini göndermediklerini ifade eden Atalay, liderini köşke gönderdiklerini söyledi.

Atalay, partilerinin genel başkanını köşke gönderdiklerini ve herhangi birinin olmadığını kaydetti.

Oylarının çok yüksek olması gerektiğini anlatan Atalay, şöyle konuştu:

"Çok yüksek. Elimizden geleni yapmalıyız. Bizim adayımız diktir. Dik durur. Yiğittir. Omurgalıdır. Merttir. ve öyle eğip bükmez. Söyleyeceği sözü adam gibi açıkça söyler. Dürüsttür, mazlumdan yanadır. ve dertlidir, dertli. Milleti ve ülkesi için dertlidir. Adam gibi adamdır. Bizim adayımız herhangi bir aday değildir. ve o milletine aşıktır. Ben buna şahidim. Ben 13 yıldır onunla beraber çalışıyorum. En yakınındayım. O milletine ve ülkesine aşıktır, aşık. Onun için geceyi gündüze katacağız. ve devletin başına Tayyip beyi getireceğiz, Allah'ın izniyle. 10 Ağustos, onun ötesi olmaz. Bunun ikinci turu falan katiyen olmaz. 10 Ağustos'ta cumhurbaşkanımızı seçeceğiz ve Tayyip beyi köşke göndereceğiz."

Atalay, Başbakan Erdoğan'a "Uzun Adam" şarkısını hediye eden Murat Göğebakan'ın cenazesinin bugün Cuma namazının ardından İstanbul Fatih Camisi'nden uğurlandığını hatırlatarak, kendisine Allah'tan rahmet diledi.

Programa, Atalay'ın yanı sıra, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Oğuz Kağan Köksal, Belediye Başkanı Mehmet Saygılı, İl Başkanı Mürsel Akçay ve çok sayıda kadın katıldı.

Atalay, program öncesinde sanatçı Uğur Işılak'ın Erdoğan için bestelediği parçaya eşlik etti. - Kırıkkale