Bdp'li Baluken: Dış Politika, Yanlış Analizler Nedeniyle Çökme Noktasına Gelmiştir

BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, bölgedeki hareketlerin konjonktürel değil stratejik olduğunu vurgulayarak, "Bir bütün olarak Ortadoğu politikaların tamamı yapılan yanlış analizler nedeniyle çökme noktasına gelmiştir" dedi.

Başbakanlık'ın Suriye Tezkeresi nedeniyle partisinin görüşlerini TBMM Genel Kurulu'nda aktaran Baluken ilk olarak, "Yeni bir yasama yılının savaş tezkeresiyle meclisin açılmasının" uygun olmadığını belirterek sözlerine başladı. Ayrıca bu önemli görüşme sırasında Genel Kurul sıralarının boş olmasının da "hoş olmadığının" altını çizen Baluken şöyle devam etti:

"Öncelikle Suriye'yi anlamak için öncelikle Ortadoğu'yu incelemek lazım. Bölgedeki ülkeler çoğunlukla tek adamla uzun sürelerce yönetildi. Ardından ise bu baskı ve zulüme insanların tepkisi ortaya çıktı. Tunus'tan Mısır'a kadar bu büyük halk başkaldırısı son olarak Suriye'de boy gösterdi.

Bizler barış ve demokrasi partisi olarak görüşlerimizi ilettiğimiz tüm platformalarda ifade ettik. Bu hareketlerin konjonktürel değil, stratejik olduğunu ifade ettik. Ortadoğu ülkeleri bu süreçlere hazırlıksız yakalanmıştır. Özellikle batılı güçler, bunu çıkarları çerçevesinde kullanmıştır. Bir bütün olarak Ortadoğu politikaların tamamı yapılan yanlış analizler nedeniyle çökme noktasına gelmiştir.

Bizler bugün görüşülen savaş tezkeresinin parlamentonun onayı almak üzere gelen bir prosedür olduğunu biliyoruz. Hükümet zaten Suriye'deki denklemin içinde yer almaktadır. Bölgede düşen toplar, uçak ve helikopterler Türkiye'nin, Suriye'deki iç savaşın bir tarafı olarak ortaya koymaktadır. Türkiye'nin bu savaşın tarafı olmaması gerektiğini defalarca söyledik. Maalesef AKP hükümeti elleri kanlı olan taraflarla beraber kendi pozisyonunu almıştır. Türkiye maalesef halkların kardeşliği ekseninden çıkmıştır. Bugün süreç bizi haklı çıkarmıştır.

Özellikle AKP'nin sıfır sorunla yola çıktığı dış politikası, bugün sorunsuz bölge kalmamasıyla iflas etmiştir. Özellikle Suriye konusunda yapılan yanlış politikalar nedeniyle 'kardeş Esat'tan, düşman Suriye' konumuna gelmiştir. Suriye ile ilgili yürütülen dış politikanın merkezi, ntikürt politikalar çerçevesinde AKP hükümetince devreye konulmuştur. El-Nusra ve El-Kaide çetelerin bölge tamamen açılmış, Kürtlerle savaş politikalar yürütülmektedir. Bölgedeki Tigem arazilerinde bu çetelerin yaralıları korunmakta, yaralıları tedavi edilmektedir. Rojeva Kürtlerine yönelik uygulanan tavrın karşısındayız.

Mültecilerin yaşadığı sıkıntıları hepiniz biliyorsunuz. Suriye'den gelen mültecilerin Kürt yada Alevi olması trajedinin daha da artmasına neden olmaktadır. Ayrımcı uygulanan politikalar, maalesef mültecilerde ortaya çıkmıştır. İnsani yardım malzemelerin Rojeva Kürtlerine geçişine izin verilmemiştir. Daha sonra tepkiler nedeniyle Kızıltepe sınır kapısı, kısıtlı olarak izin verilmiştir. Bölgede açlıktan, aşısızlık, sağlık malzemesi olmaması nedeniyle onlarca ölen çocuk vardır. İnsani yardımlara bölge sınır kapıları açılmalıdır. Tam 5 aydır 2 ambulans ve 2 değirmenin oraya ulaşmasına engel olan bir hükümet pratiğiyle karşı karşıyayız."