BM Muhabirleri, TBMM'de

TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın, 15 Temmuz darbe girişiminin sıradan bir darbe girişimi değil adeta Türkiye'yi işgal girişimi olduğunu belirterek, "Bu girişimde Cumhurbaşkanlığı, Meclis Başkanlığı, Hükümet ile milletin iradesi ve demokrasimiz hedef alınmıştır." dedi.

Aydın, İsviçre Yabancı Gazeteciler Derneğince (APES) organize edilen ve Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü desteğiyle yapılan geziye katılan 10 BM muhabirini kabul etti.

Kabulde konuşan Aydın, 3 Mayıs'ın Dünya Basın Özgürlüğü Günü olduğunu belirterek, basının toplumun gereksinim duyduğu her konuda araştırma, bilgilendirme, aydınlatma, toplum ve ülkeler arasında kamu yararı adına birtakım çalışmalar yapma gibi önemli bir hizmeti de yerine getirdiğini söyledi.

Türkiye ve İsviçre'nin, ortak değerlere ve pek çok uluslararası meselede benzer vizyona sahip olduğuna işaret eden Aydın, barış, istikrar, demokrasi, insan hakları, hukuk devleti gibi temel değerleri kendilerinin de aynı oranda paylaştığını kaydetti.

İsviçre ile her alanda iş birliğini geliştirme arzusunda olduklarını belirten Aydın, bunun önyargısız bir tutumu, karşılıklı anlayışı, açık yürekli bir diyaloğu gerekli kıldığını ve Türkiye'nin bu noktada üzerine düşeni yapmaya çalıştığını dile getirdi.

İki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilere önem verdiklerini ifade eden Aydın, yatırımlar konusunda bilgi verdi. İsviçre'de Türk toplumunun mevcudiyetinin ikili ilişkilere güç kattığını ifade eden Aydın, Batı'da yükselen İslamafobi ve yabancı düşmanlığı eğilimlerinin popülist politikaların aracı haline getirilmemesi gerektiğini vurguladı.

"Türkiye'yi işgal girişimidir"

15 Temmuz darbe girişimine değinen Aydın, "Bu sıradan bir darbe girişimi değildir. Bu adeta Türkiye'yi bir işgal girişimidir. Bu girişimde Cumhurbaşkanlığımız, TBMM Başkanlığımız, Hükümetimiz ve milletimizin iradesi, demokrasimiz hedef alınmıştır." dedi.

FETÖ'nün darbe girişiminde 249 vatandaşın şehit olduğunu vurgulayan Aydın, şöyle devam etti:

"Bu girişimle adeta Türkiye, bölünmeye doğru götürülmek istendi. Bu, yakın tarihimizde karşılaştığımız en tehlikeli terörist eylemdir. Yaklaşık 40 yıllık süre içerisinde FETÖ'ye mensup militanlar, başta yargı, emniyet, ordu da dahil olmak üzere devletin çeşitli kurumlarına sızmış ve netice itibarıyla 15 Temmuz günü bu hain emellerini gerçekleştirmek üzere bu milletin alın teri ile alınan silahlar, F-16 uçakları, tankların namlularını milletin kendisine, milletin alnına uzatmışlardır.

Bu girişimin ilk anlarından itibaren Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla birlikte halkımız meydanlara inmiş, demokrasiye sahip çıkmıştır. Bu Meclis, tatilde olmasına rağmen o gece yakın şehirlerdeki tüm milletvekilleri gelmek suretiyle açılmış ve Genel Kurul çalışmaya başlayınca Parlamentoya da F-16 savaş uçaklarıyla üç bomba atmaktan, helikopterlerle taramaya kadar alçakça, ahlaksızca bir girişim içinde bulundular."

"FETÖ, faaliyet sürdürdüğü ülkeler için tehdit"

Aydın, darbe girişiminin olduğu gece ve ertesi gün olağanüstü toplantıda tüm siyasi partilerin terör örgütüne karşı demokrasinin yanında durduğunu ve ortak bir bildiri yayınlandığını anımsattı.

Ahmet Aydın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın cesaretli yaklaşımı, Hükümetin kararlı ve dik duruşu, Mecliste bütün siyasi partilerin ve tüm parlamenterlerin ortak, onurlu duruşu ile özellikle de halkın bir aya yakın meydanlarda nöbet tutmasıyla demokrasiye sahip çıkıldığını, darbe girişiminin bertaraf edildiğini kaydetti.

FETÖ'nün sadece Türkiye için değil, faaliyet sürdürdüğü tüm ülkelerin istiklali ve istikbali için çok ciddi bir tehdit olduğuna, dikkati çeken Aydın, bu ve benzeri terör örgütlerine karşı bütün ülkelerin dayanışmasının, ortak hareket etmesinin önemini vurguladı.

Türkiye'nin sadece FETÖ'nün ile değil, PKK, YPG ve DEAŞ terör örgütlerinin de saldırılarına maruz kaldığını belirten Aydın, binlerce insanın bu terör örgütlerinin saldırılarından dolayı hayatını kaybettiğini söyledi.

"İsviçre bu eli kanlı örgütüne terör örgütü olarak muamele etmeli"

PKK'nın AB ve NATO gibi uluslararası kurumlarca terör örgütü olarak kabul edildiğini, ABD, İngiltere, Kanada gibi dünyanın birçok ülkesi tarafından da terör örgütü olarak tanındığını anımsatan Aydın, İsviçre'nin de bu eli kanlı örgüte terör örgütü olarak muamele etmesini beklediklerini dile getirdi.

Aydın, "25 Mart günü Bern'de PKK, DHKP-C ve YPG terör örgütlerinin unsurları ve bunların İsviçre'deki desteklerince düzenlenen gösteride Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı hedef gösterilerek, 'Erdoğan'ı öldürün' yazan pankart açılmasına izin verildiğini hayretle gördük." diye konuştu.