İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye genelinde uyuşturucu ile ilgili suçlardan 13 Ağustos itibarıyla 14 bin 164 kişinin tutuklandığını belirterek, "Bu iş böyle giderse, uyuşturucunun insanlığa vereceği zarar, savaşları ve terörü geçecektir. Hatta diyebilirim ki terör örgütlerinin yegane varlık sebebi, uyuşturucu ticareti olacaktır. Dolayısıyla bununla ciddi şekilde mücadele etmek için kapasitemizi sürekli olarak artırmak zorundayız." dedi.
Soylu, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Narkotim Temel Eğitim Sertifika Töreni'nde, uyuşturucu ile küresel mücadelenin önemli bir alt başlığının İstanbul olduğunu vurguladı.
İstanbul'un, tarih boyunca bütün önemli ticaret yollarının kesiştiği şehir olduğu için uyuşturucuda önemli bir dağıtım ve arz noktası olduğunu ifade eden Soylu, İstanbul'un hem barındırdığı genç nüfusu hem gelişmiş sosyal hayatı hem de dünyanın dört bir tarafına uzanan küresel ulaşım imkanlarıyla uyuşturucu ticaretinin hedefinde olduğunu söyledi.
Bakan Soylu, "İstanbul'u takip ederken sadece İstanbul'daki kullanımı takip etmiyoruz. Büyük bir ağı kontrol ediyoruz. Ancak uyuşturucunun kullanımı noktasında da İstanbul önemli riskler barındırıyor. Tüm Türkiye'deki narkotik olayların üçte biri, tek başına İstanbul'da gerçekleşiyor. Tüm Türkiye'deki üniversite öğrencilerinin sayısının yaklaşık olarak yine üçte biri, İstanbul'da yaşıyor." diye konuştu.
"Modellenemez bir yapı ile topluma dağılıyor"
İstanbul'da 100 bin nüfusa göre en fazla uyuşturucu kullanımı olan 10 ilçede sosyal yapı, gelir dağılımı açısından belli bir ortak nokta olmadığını, 100 bin nüfusa göre en az uyuşturucu kullanan ilçelerde de bir ortak özellik bulunmadığını anlatan Soylu, uyuşturucunun modellenemez bir yapı ile topluma dağıldığını söyledi.
İstanbul'da polis bölgesinde 2017'de 47 bin 226, bu yıl ise 36 bin 190 şüphelinin yakalandığını dile getiren Soylu, şunları kaydetti:
"Geçen yıl 5 bin 891 kilogram esrar ele geçmiş, mayıs ayı sonu itibarıyla bu rakam 2 bin 963 kilogram olmuştur. Sadece esrardan örnek verdim, liste çok uzun. Ancak geçen yıla göre birçok kalemde oransal olarak artışlar olduğu açıkça görülmektedir. Halihazırda Türkiye genelinde uyuşturucu suçundan tutuklu kişi sayısı 13 Ağustos itibarıyla 14 bin 164'tür. Eğer bu iş böyle giderse, uyuşturucunun insanlığa vereceği zarar, savaşları ve terörü geçecektir. Hatta diyebilirim ki terör örgütlerinin yegane varlık sebebi, uyuşturucu ticareti olacaktır. Dolayısıyla bununla ciddi şekilde mücadele etmek için kapasitemizi sürekli olarak artırmak zorundayız."
Soylu, emniyet teşkilatında uzmanlaşmaya ağırlık vermeye çalıştıklarını vurgulayarak, her konunun ayrı bir uzmanlık ve tecrübe istediğini söyledi.
"Narkotik polisleri kimyager kadar hassas olmalı"
Narkotik polislerinin bir kimyager kadar hassas olması gerektiğini belirten Soylu, şöyle devam etti:
"Her gün yeni bir zehri piyasaya sürüyorlar. Her birinin farklı etkileri mevcut. İşte bu sebeple bin polisimize özel olarak narkotik eğitimi verdik ve İstanbul'un ağırlığından dolayı bu arkadaşlarımızın 800'ünü burada görevlendirdik. İnşallah kendilerinden çok önemli hizmetler bekliyoruz. Dedektör köpeklerimiz de çok önemli görevler ifa ediyorlar, onlardan ve eğitmenlerinden de bunun devamını bekliyoruz. Uyuşturucu mücadelemizde en büyük yardımcılarımızdan birisi hiç şüphesiz bu özel eğitimli dedektör köpeklerdir. Uyuşturucu ve narkotik madde arama branşında ülke genelinde 286 dedektör köpek görev yapıyor. Bunların sayısını artırmak için de çalışmalarımız devam etmektedir."
Soylu, uyuşturucu ile mücadelede en önem verdikleri projelerden birinin de "Narkotim Projesi" olduğunu ifade ederek, 11 Aralık 2014'te 11 pilot ilde hayata geçirilen projenin 50 ilde faaliyetlerine devam ettiğini söyledi.
Projenin başlangıcından itibaren operasyonlarla 48 bin 859 olaya müdahale edildiğini belirten Soylu, şöyle devam etti:
"87 bin 216 kişiye adli işlem yapılmış ve toplam 30 bin 29 şahıs tutuklanmıştır. İstanbul'daki narkotim operasyon sayısı 2017'da 4 bin 256, tutuklu sayısı 3 bin 533 olarak gerçekleşmiştir. Projelerimizle, ekiplerimizle, yasal mevzuatımızla, metruk binaların takibiyle, okul önlerinde aldığımız tedbirlerle, KGYS sistemlerimizle ve burada sayamadığım birçok projeyle yapmak istediğimiz şey, sahayı, sokağı baskılamaktır. Baskıyı artırdıkça netice alıyoruz yani yürüdüğümüz yol, doğru bir yoldur. İnşallah bugün buradaki arkadaşlarımızla, ileride yeni katılacak arkadaşlarımızla bu yolda daha büyük mesafeler katedeceğiz ve buna mecburuz. Çünkü çığ, yukarıdan aşağıya, üzerimize doğru gelmektedir ve inanın ki bu, gerçek bir çığdır."
(Bitti)
Son Dakika › Güncel › Böyle Giderse Uyuşturucunun Zararı, Savaşları ve Terörü Geçecektir' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?