Bozdağ Chp, Cumhuriyet Eylem Partisi Haline Geldi

Başbakan Yardımcı Bekir Bozdağ, CHP, planların, projelerin üretildiği, bu plan ve projelerin hayata geçirilmesi için halktan oy arayışı içerisinde olmaktan adeta çıkmış görüntüsü veriyor. Ne partisi, Eylem Partisi. Nerede bir eylem konuyor, bir bakıyorsunuz CHP'liler orada bitiveriyor, ya içinde, ya önündeler, ya arkasındalar. eylemi başkası ortaya koysa, hemen o eylemi sahiplenme gayreti içine giriyorlar. Cumhuriyet Eylem partisi haline geldi dedi.

Yozgat'ın Sorgun ilçesinde bir mağaza açılışına katılan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, belediye başkanlığı makamına geçip, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, 'gezi eylemlerinde palalının CHP'li olduğu iddia ediliyor' sorusuna Bozdağ, İddiayı atan, kamuoyunda CHP'li tanındığı söylenen birisi. Gezi eylemlerine katılan birisi. Onların kurdukları platformlara katılan, onlarla beraber hareket eden birisi. Şimdi palalı bir kişinin talimanede meydana çıkacağını, sonra da bu olayın AK Parti yıkılacağını bir CHP'liden duyuyoruz. Tanık olarak da CHP'nin Genel Başkan Yardımcısı ve başka birilerine söylüyor. Bu açıklamasını da mikrofondan kamuoyuna açık bir ortamda yapıyor. İddiayı ortaya atan CHP'li birisi. Bu iddiaya 'yalan' diyen yine CHP'li birisi. Yani bunu CHP'nin kendi arasında çözmesi lazım. Türkiye'nin neresinde bir kargaşa ortamı oluşturmak isteyenler varsa, oraya baktığınızda CHP'nin milletvekillerini, belediye mensuplarını, parti mensuplarını, o olayların arkasında, içinde maalesef son zamanlarda daha fazla görür olduk dedi.

CUMHURİYET EYLEM PARTİSİ HALİNE GELDİ Bozdağ konuşmasının devamında, CHP planların, projelerin üretildiği, bu plan ve projelerin hayata geçirilmesi için halktan oy arayışı içerisinde olmaktan adeta çıkmış görüntüsü veriyor. Ne partisi, eylem partisi. Nerede bir eylem konuyor, bir bakıyorsunuz CHP'liler orada bitiveriyor. ya içinde ya önündeler, ya arkasındalar. Eylemi başkası ortaya koysalar, hemen o eylemi sahiplenme gayreti içine giriyorlar. Cumhuriyet Eylem Partisi haline geldi. Halbuki Cumhuriyet Halk Partisi, halkın partisi ise, o zaman bu halkın tamamını kucaklayan bir parti gibi hareket etmesi lazım. Şu anda göründüğü kadarıyla marjinal ve radikal grupların hegemonyasında bir görüntü veriyor. İşçi Partisi ve onun anlayışları mı CHP'yi mi yönetiyor, yoksa CHP'nin kendi anlayışı mı onların anlayışıyla yüzde yüz örtüşüyor. Tabi onu da işin doğrusu şuanda net olarak ayırmak imkanı yok dedi.

CHP'NİN FİKİRLERİYLE KONUŞULMADIĞINI GÖRÜYORUM

Bekir Bozdağ, CHP'de günlerdir 'Sarıgül geldi geliyor, üye oldu oluyor' diye bunları konuşup durduklarını belirttiği konuşmasında, Bir tanesi de çıkıp doğrudur, bizim üyemizdir diye açık açık konuşamıyor. Bizim adayımız olacak diye açık açık konuşamıyor. Ben CHP'nin kendi görüşlerini ve düşüncelerini bu anlamda parti içi rekabetler, başka hesaplarla açıklamaktan da adeta çekinen bir parti durumunda oldu. O yüzden fikir partisi olmayınca, fikirlerinden çok eylemleri konuşuluyor. Ben uzun zamandır CHP'nin fikirleriyle konuşulmadığını görüyorum, eylemleriyle konuşuluyor. Eylemlerde radikal bir takım grupların ortaya koyduğu olaylar, bazı terör örgütlerinin yönlendirdiği hadiselerin içerisinde ortaya konulan eylemler. Yani başkalarının eylemlerinde bir CHP'nin eylemselliğini görüyorum. Eylemleriyle öndeler. Biz CHP'nin fikir ve projeleriyle gündemde olmasını arzu ederiz. Çünkü biz sokakları terörise eden insanların huzurunu, sükununu barışını, birbirine karşı sevgisini, saygısını bozan eylemlerin içerisinde hiçbir zamanda olmadık, olmayı da asla tasvip etmeyiz. Planla, programla, projeyle milletin önünde olduk. Dileriz ki ana muhalefet partisi de bu özellikleriyle bizimle rekabet eder, aksi takdirde hukuksuz eylemlerde yalnız başına olacaktır. Çünkü biz o tür eylemlerde CHP ile asla rekabet içinde olmayız diye konuştu.

DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ

Bozdağ, demokratikleşme Paketinin yeni bir paket olmadığını da belirtirken, AK parti hükümeti döneminde 11 yıldır Türkiye'de devam eden demokratikleşme adımlarında bir tanesi olduğunu belirtti. Bozdağ, Pazartesi günü sayın Başbakanımız yapacağı basın toplantısıyla paketin detaylarını Türkiye kamuoyuyla paylaşacaktır. Bu paylaşmadan sonra detaylar üzerinden daha sağlıklı tartışma yapılabilecektir. Paket, Türkiye'nin doğusuyla, batısıyla, güneyiyle, kuzeyle 76 milyon Türk insanının tamamını etkileyebilecektir. Demokratikleşme konusunda son derece önemli adımlar içermektedir. Bu adımlar üzerinde Pazartesinden itibaren daha detaylı konuşma imkanımız olacak dedi.

Bekir Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı'nda çalışanların tamamının Türkiye Cumhuriyet Anayasası ve kanunlar çerçevesinde çalıştığını da ve tamamının kamu görevlisi ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğunu hatırlattı. Bozdağ, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları nasıl Türkiye'nin kurumları arasında kamu görevlisi olarak nakil imkanına sahip ise, Diyanet İşleri Başkanlığı personeli de aynı şekilde nakil hak imkanına sahiptir. Ama Cumhuriyet Halk Partililer nedense bunu hep farklı yorumluyo. Tarım Bakanlığından birisi, başkan bir bakanlığa geçtiğinde sorun olmuyor, Enerji Bakanlığı'ndan birisi bir başka bakanlığa geçtiği zaman sorun olmuyor, Ama Diyanet İşleri Başkanlığı'nda çalışan birisi başka bir bakanlığa veya kuruma geçtiğinde bunun altında suç arayan, bunu suçlu gibi göstermek isteyen, bunu yanlışmış gibi göstermek isteyen, bu uygulamaları hükümeti suçüstü yakaladık mantıyla Türkiye kamuoyuna servis etmek isteyen esasında hastalıklı bir zihniyettir. CHP, Diyanet İşleri Başkanlığı personelini sakıncalı gördüğünü, potansiyel tehlike ve tehdit algıladığını, İmam Hatip ve İlahiyat mezunlarını normal bir Türk vatandaşı gibi algılamadığını somut bir göstergesidir. Ben buradan soruyorum; İmam Hatip mezunu veya İlahiyat mezunu bir Diyanet İşleri personeli suçlumudur. Tehlikeli midir devlet için Bunu Cumhuriyet Halk Partililerin açıklaması lazım. Esas anormal olan, hukuksuz olan, yanlış olan, vatandaşların bir kısmına ücü muamelesi yapan hastalıklı CHP zihniyetidir diye konuştu.