Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, 25 Aralık soruşturmasıyla ilgili kaleme aldığı yazı dizisinde o dönem başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan ile bazı iş adamlarına hakaret ettiği, soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiği iddiasıyla 9,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada savunma yaptı.
Dündar, 3 ile 8 Ağustos 2014 tarihleri arasında Cumhuriyet gazetesinde kaleme aldığı İstanbul merkezli 25 Aralık soruşturmasına ilişkin yazı dizisinde, Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan ile eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, iş adamları Muaz Yassın El Kadı, Usame Kutub, Cengiz Aktürk, Abdulkerim Çay, Yassen Abdullah El Kadı ve Hasan Doğan'a hakarette bulunup soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiği iddiasıyla hakim karşısına çıktı.
İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Dündar'ın yanı sıra müşteki avukatları katıldı.
Duruşmayı izleyen gazeteci Nebil Özgentürk'ün telefonuyla görüntü aldığını gören müştekilerden Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Hatice Özay, hakim Abdurrahman Orkun Dağ'a şikayette bulundu. Hakim Dağ da duruşmaya bir süre ara vererek, bu konuyla ilgili tutanak tutturdu. Özgentürk'ün yasak olmasına rağmen telefonla görüntü aldığı bildirilen tutanak, gereği için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilirken, Özgentürk de işlem için adliyenin polis merkezine gitti.
"Herkesin bildiği sır, sır değildir"
Savunma yapan Can Dündar, yazı dizisinin resmi bir evrak olan polis fezlekesine dayandığını, mümkün olduğunca kişisel yorumlarda bulunmadığını ve iyi niyet göstergesi olarak yazısında karşı tarafa ait görüşlere de yer verdiğini belirterek, "Kamuoyunun haber alma hakkına yönelik açıklamalar yaptığımı düşünüyorum. Dünyanın her yerinde gazetecilikte bu şekilde açıklamalar yer bulabilir. Zaten olaylar internet üzerinden kolayca ulaşılabilecek haldedir. Gizlilik söz konusu değildir çünkü bu fezleke meclise intikal etmiş ve soruşturmaya konu olmuştur. Herkesin bildiği sır, sır değildir" dedi.
Beraat talep eden Dündar'ın avukatları, verilen hükmün ertelenmesi yönünde bir karar verilmesini istemediklerini de ifade etti.
Duruşmada hazır bulunan müşteki avukatları ise sanık Dündar'dan şikayetçi olduklarını belirterek, davaya müdahil olmalarına karar verilmesini ve sanığın cezalandırılmasını istedi.
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme, müştekilerin davaya katılmalarına hükmetti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılarak İstanbul merkezli 25 Aralık soruşturmasına ilişkin verilen takipsizlik kararının örneğinin istenmesine karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
Gazetecilere açıklama
Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde gazetecilere açıklama yapan Can Dündar, "Gazetecilik hayatında mesleğin fıtratından sayılan bir şey olmaya başladı yargılanmak. Ben de bugün 17 ve 25 Aralık soruşturmasına dair yazdığım haberler ve yazı dizileriyle ilgili hem ifade vermeye hem de yargılanmaya geldim" dedi.
Yargılanmaya ve tehditlere maruz kalmayı göze alarak yazmaya devam edeceğini belirten Dündar, "Gazeteci arkadaşlarımızla mahkemelerde buluşuyor olacağız ama hiçbir şekilde yılmayacağız. Doğal artık, mesleğin bir parçası haline geldi. Bir cesaret gerektirmiyor, biz kendi işimizi yapıyoruz" diye konuştu.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosu'nca hazırlanan iddianamede, müşteki avukatları tarafından verilen şikayet dilekçelerinde, "Cumhuriyet gazetesi yazarlarından Can Dündar'ın gazete ve gazeteye ait 'cumhuriyet.com.tr' adlı internet sitesinde, 3 ve 8 Ağustos 2014 nüshalarının bazı sayfalarındaki yazılarda müştekilere hakarette bulunup, soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiğinin" belirtildiği aktarılıyor.
Yazı dizisine göre, suç tarihinde başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan ile diğer müştekilerin suç örgütü lideri ve üyeleri olarak gösterildiği kaydedilen iddianamede, Dündar tarafından yazının birçok yerinde yapılan değerlendirmelerde başbakan ve diğer müştekilerin rüşvet alan, menfaat temin eden ve kanunlara aykırı birçok eylemde bulunan kişiler olarak değerlendirildiği vurgulanıyor.
Yazıda, takipsizlikle sonuçlanan 25 Aralık soruşturma dosyasının içeriğinde gizli olan birçok soruşturma bilgisine yer verildiği ve soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiği öne sürülen iddianamede, "Soruşturma dosyasından direkt olarak müştekileri ağır bir şekilde zan altında bırakacak değerlendirme ve düşünceyle toplumun tamamının gözünde mahkum etmek ve buna çalışmak, basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gereken bir durum değildir. Değerlendirmeler suçsuzluk karinesine göre yapılmalıdır" ifadesi yer buluyor.
Yazı dizisinde, 6 gün süreyle soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiği, müştekilerin tamamının yapılan değerlendirmelerle küçültüldüğü ve eleştiri sınırlarının aşıldığı belirtilen iddianamede, Dündar'ın birçok kez "kamu görevlisine basın yoluyla alenen hakaret etme" suçundan 1 yıl 5,5 ay ile 4 yıl 1 ay arasında ve birçok kez "soruşturmanın gizliliğini alenen ihlal etmek" suçundan 1 yıl 3 ay ile 5 yıl 3 ay arasında olmak üzere toplam 2 yıl 8,5 ay ile 9 yıl 4 ay arasında değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.
Son Dakika › Güncel › Can Dündar'ın Yargılandığı 'Hakaret' Davası - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?