(İZMİR) - CHP İzmir İl Gençlik Kolları tarafından düzenlenen "Üniversite Politikaları Çalıştayı"nda ifade özgürlüğünden barınma sorununa, genç işsizlikten eğitimde niteliğe kadar birçok başlık ele alındı. CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın, gençlerin kuşatma altında olduğunu belirterek "Susan, sorgulamayan, konuşmayan bir gençlik yaratmak istiyorlar. Bizler susar mıyız? Tabii ki susmayız. Bizler mücadelemizi büyüteceğiz" dedi.
CHP İzmir İl Gençlik Kolları'nın düzenlediği "Üniversite Politikaları Çalıştayı", Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası'nda gerçekleştirildi. Çalıştayda üniversite öğrencilerinin barınma, beslenme, ifade özgürlüğü, eğitimde nitelik, genç işsizlik ve gelecek kaygısı gibi temel sorunları masaya yatırıldı.
CHP İzmir İl Gençlik Kolları tarafından düzenlenen "Üniversite Politikaları Çalıştayı"na CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, CHP İzmir Milletvekilleri Salih Uzun ve Ümit Özlale, CHP Parti Meclisi Üyeleri Sinem Kırçiçek, Ozan Işık ve Volkan Memduh Gültekin, CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın, CHP İzmir İl Gençlik Kolları Başkanı Ruhsar Selis Çelik Kınacı ile çok sayıda üniversite öğrencisi katıldı. Yakın zamanda hayatını kaybeden Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay'ın okul yıllarına ait çocukluk fotoğrafı, çalıştay salonundaki iki ana ekrana yansıtıldı.
Çalıştayın açılışında konuşan CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın, "Bugün burada olmamızın sebebi üniversitelerde, iş yerlerinde, sokaklarda, gençlerin var olduğu tüm alanlarda giderek derinleşen sorunlarımız. Kimin sorunları? Biz gençlerin sorunları. Bu sorunları etraflıca tespit etmeye, bunlara karşı örgütlü, kararlı ve siyasal bir hat örmeye geldik. Bugün bunun için buradayız. Birlikteyiz. Çalıştayımız tamamen bu sorumluluğun bir ürünüdür. Gençler bugün bir kuşatma altında, üniversite öğrencileri temel yaşam haklarından mahrum bırakılmakla kuşatma altındadır. Bugün barınmadan tutun eğitim, beslenme, istihdam, ifade özgürlüğü, örgütlenme hakkı, güvenli bir yaşam; tüm alanlarda acı bir tabloyla ne yazık ki bu iktidar bizi karşı karşıya bıraktı" dedi.
"Gençler geçim derdine düşerek eğitim hayatlarından vazgeçecek hale geldi"
Gençlerin yaşadığı sıkıntılara değinen Aydın, "Gençler hayatları boyunca bir ev almayı bile hayal edemez hale getirildi ne yazık ki. Gençler geçim derdine düşerek eğitim hayatlarından vazgeçecek hale geldi. Bugün birçok arkadaşımız ne yazık ki eğitim hayatını yarıda kesiyor. Ülkemizin en gür sesleri olması gereken biz gençler, bir sosyal medya paylaşımı yüzünden bile sabahın erken saatlerinde ne yazık ki gözaltına alınabiliyoruz. Gençlerin nitelikli ve özgür eğitime erişim hakkı ortadan kaldırılmak isteniyor. Niteliksiz, plansız eğitim politikalarıyla, yetersiz altyapıyla, liyakatsiz atamalarla, kadrolaşmalarla, baskıyla, tehditle açıkça bir neslin umutları tüketilmek isteniyor. Dün 9 Eylül Üniversitesi'nin önündeydim. Niye önündeydim? AK Parti iktidara geldiğinde 45 lira olan KYK bursuyla 1 buçuk çeyrek altın alabiliyorduk. Bugün 3 bin liraya yükselttik diye gururlandıkları, her yerde söyledikleri KYK bursuyla ne kadar çeyrek altın alınabiliyor? Hiç. Hiç çeyrek altın 0,25" diye konuştu.
Mücadelelerini her geçen gün daha da büyüteceklerini ifade eden Aydın, konuşmasına şu şekilde devam etti:
"Her yeri altınla kaplarken annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, arkadaşlarımızın, hepimizin ceplerindeki delik giderek ne yazık ki büyüyor. Her gün hakkımız olan eksiliyor, daralıyor, engelleniyor. Bu düzene bir yandan da razı olmamızı bekliyorlar. Bir gençlik yaratmak istiyorlar. Yemekhane zammına gelsin, buna itiraz etsinler, gözaltına alalım. Atanamasın, sesi çıksın, gözaltına alalım. Beğenmediği bir şeye eleştirsin, konuşsun, atsın, gözaltına alalım. Susan, sorgulamayan, konuşmayan bir gençlik yaratmak istiyorlar. Ama bizim gençliğimiz 19 Mart'ta da gösterdi. Bundan öncesinde de bu yirmi üç yıllık iktidarın her türlü adaletsizliğine karşı her zaman sesini yükseltti. Bizler susar mıyız? Tabii ki susmayız. Bizler mücadelemizi büyüteceğiz.
Çünkü bu ülke, bu vatan yedi düvele karşı genç bir grubun, genç bir grubun önderliğinde tüm dünyaya örnek bir mücadele verdi. Biz onların evlatlarıyız. Bugün bizlere çok büyük bir miras bırakıldı. Bundan yüz yıl önce topla tüfekle verilen savaşlar, bugün bizlere akılla, bilimle, adaletle, demokrasiyle büyütülmek için emanet edildi. Bizim yüzyıllık bir sorumluluğumuz var. Tabii Cumhuriyet Halk Partisi olarak KYK bursu teklifimizi dün açıkladık. Bizim teklifimiz, bu iktidardan beklentimiz en az on bin TL, en az bir çeyrek altın. ve şunun da sözünü verdik: Biz iktidara geldiğimizde o 45 liracık dedikleri, küçümsedikleri bursun karşılığı olan 1,5 çeyrek altına da kademeli olarak yükselteceğimizin sözünü verdik.
"Beceriksizlik mi yoksa açıklayacağınız bursun rakamından dolayı utanıyor musunuz?
Son 6 yıldır da aynı zamanda son 6 yıldır kasım ayının ilk haftasında açıklanan bir burs vardı. Bugün 27 Aralık'tayız, hala bakanlıktan bir ses çıkmış değil. Buradan da soruyorum Sayın Bakan'a: Bunun sebebi beceriksizlik mi yoksa açıklayacağınız bursun rakamından dolayı utanıyor musunuz? Sürekli Adalet ve Kalkınma Partisi'nin gençlik kolları yöneticileriyle bir araya geliyorsunuz. Hiç mi konuşmuyorsunuz gençlerin derdini? Hiç mi size anlatmıyorlar? Bir etkinlik yapın. Gelin 9 Eylül Üniversitesi'nin önüne, Ege Üniversitesi'nin etrafına; gençlerin orada sürekli zaman geçirmek istediği kafeler var, sosyal alanlar var. Gelin orada bakalım kişi başı yüz liraya bir etkinlik yapın. Günde yüz lira verdiniz ya bu gençlere. Gelin bakalım yüz liraya bir etkinlik yapın. Bir kahve bile içemezsiniz.
Gençler bir yıldır ayın sonunu getiremiyor. Asgari ücretteki alay eder gibi yetmiş beş liralık küsurat gibi bugün acaba gençler için nasıl bir küsurat hesabı yapıyorlar, çok merak ediyorum. Bugün yarın açıklanacak. Bugün ekonomik ve sosyal sorunların üzerine ifade özgürlüğüne ve demokratik haklara yönelik ağır bir baskı ortamı içerisindeyiz. Üniversiteler özgür düşüncenin üretildiği alanlar olmaktan ne yazık ki uzaklaştırılıyor. Öğrenci topluluklarımız, kulüplerimiz ne yazık ki çeşitli engellemeler içerisinde. Kampüslerde, sokaklarda ve meydanlarda hakkını arayan öğrenciler sürekli bir polis barikatıyla karşı karşıya bırakılıyor.
"Gençler hakkını alana kadar mücadelemiz devam edecektir"
Genç arkadaşlarım, karşısında bulunduğumuz tablo ne yazık ki bizleri yönetenlerin en temel görevlerini yerine getirmekten vazgeçtiğini açıkça göstermektedir. İşte biz de bugün çalıştayda bu tabloya karşı nasıl bir hat kuracağımızı konuşmak için bir aradayız. Gençler hakkını alana kadar mücadelemiz devam edecektir. Bugün bizler bu sorunu yaşıyoruz. Yarın bizim evlatlarımız, bizim arkadaşlarımız, bizim kardeşlerimiz bu sorunu yaşayacak. Biz bugün bu sorumluluğu üstlenmezsek, biz bugün bu toplantılarda bir araya gelip geleceğimizi konuşmazsak, ne yazık ki bugün bizlerin yaşadığından daha kötü bir eseri gelecek arkadaşlarımıza bırakacağız.
"Çalıştayın örgütümüzü güçlendiren ve mücadelemizi büyüten sonuçlar üretmesini diliyorum"
Genel Başkanımız Özgür Özel liderliğinde yürüttüğümüz mücadele örgütlü toplumun gücüne dayanmaktadır sevgili arkadaşlarım. Bu güç sahaya temas eden ve kolektif akılla büyüyen bir siyaseti ifade eder. Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu'nun ortaya koyduğu adalet, eşitlik ve halkçılık anlayışıyla gençlerin ve kadınların siyasetin merkezinde olduğu bir Türkiye hedefindeyiz. Gençlerin iktidarını kurmak istiyoruz. Bugün aslında İzmir İl Örgütümüzün oluşturduğu bu ortam, siyasetin merkezine gençleri koyma hedefimizin bir parçasıdır. Bugün bizlerle birlikte İl Başkanımız burada. Büyükşehir Belediye Başkanımız burada. İzmir'in milletvekilleri burada. Partimizin üst yöneticileri bizlerle birlikte. Ülkemizin geleceğini biz asla tesadüflere bırakmayacağız. Örgütlü gücümüzle, ortak akılla, dayanışmayla ve kararlılığımızla bu düzeni değiştirecek iradeyi hep birlikte büyüteceğiz. Çalıştayın İzmir'in örgütlü üniversite temsilcilerinin, öğrencilerinin duruşunu, çözüm odaklı bakışını yansıtacağına; İzmir'den tüm Türkiye'ye güzel bir mesaj vereceğine yürekten inanıyorum. 19 Mart'ta her türlü baskıya rağmen cesurca anayasal haklarını savunan, iradesini koruyan üniversite öğrencileri başta olmak üzere İzmir'in tüm gençlerine buradan selam olsun. Hepimizin ortak geleceği için çalıştaya emek veren, katkı sunan ve bu süreci sahiplenen tüm arkadaşlarımıza, tüm başkanlarımıza çok teşekkür ediyorum. Çalıştayın örgütümüzü güçlendiren ve mücadelemizi büyüten sonuçlar üretmesini diliyorum. Hepimize başarılar diliyorum."
"Şu anda dünyanın 21'inci ekonomisine kadar geriledik"
CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç, çalıştay ile ilgili büyük heyecan yaşadığını ifade ederek şunları söyledi:
"Ülkenin gençlere ve onların düşüncelerine, siyasi söylemlerine, siyasi düşüncelerine ihtiyacı var. Geçenlerde bir TV programında izledim. 1923'te sıfırdan, sıfır bir ekonomiyle başlayan bir cumhuriyet, 1999 yılına gelindiğinde dünya ekonomisinin 16'ncı sırasına yükselmişti. Fabrikalarından üretim merkezlerine, kooperatiflerinden gençlik merkezlerine kadar, gençlerin geleceğini kurgulayan; nitelikli üniversitelere kadar çok kıymetli işlere imza atıldığı bir dönemden geçildi. Daha sonra 99 ile 2002 arasındaki krizler yaşandı. Sonrasında AKP hükümeti başa geldi. ve o dönemde başlatılan özelleştirmelerle beraber — hatırlarsınız — o dönemin Maliye Bakanı vardı, Kemal Unakıtan. 'Babalar gibi satarız' diyordu ya da 'Sat sat bitmiyor' diyordu. Onun gibi bir düşünce yapısına sahip olanlar, bu ülkenin yıllarca biriktirdiği değerleri 2008'e kadar sattılar ve 2008'de yaşanan krizle birlikte yavaş yavaş düşüşe geçen bir ülkede geldiğimiz noktada şu anda dünyanın 21'inci ekonomisine kadar geriledik.
"Türkiye Cumhuriyeti çok güçlü bir ülke. Öyle aile devleti falan değil. Burası Suriye değil, Irak değil"
Şimdi umutsuzluk var mı? Var. Gelecek kaygısı var mı? Var. Ancak şunu unutmamak gerekiyor: Türkiye Cumhuriyeti çok güçlü bir ülke. Öyle aile devleti falan değil. Burası Suriye değil, Irak değil. Yüzyıllardan beri devlet yapısı olan bir ülke burası. O yüzden böyle çok umutsuzluğa kapılmanızı istemiyoruz. Özellikle gençlerin yanında her zaman sizin arkanızda bizim gibi — kendi kendime 'değerli' dedim ama öyle derler — iyi insanların olduğunu bilin. Sizleri çok sevdiğimizi bilin. Her zaman düştüğünüz zaman elinizden tutup kaldıracağımızı bilin. O yüzden kendinizi yalnız hissetmeyin diye söylüyorum bunu. Kendimi övmek için değil, sizleri övmek için söyledim. Asla yalnız hissetmeyin. Türkiye çok şanslı bir ülke, coğrafi olarak. Yukarıda Avrupa var, aşağıda Orta Doğu var; zenginlikler içerisinde. Yukarıda yine kuzeyde Rusya var, doğal kaynaklarıyla zengin. Biz bu coğrafyanın tam ortasındayız arkadaşlar. ve bu ülkenin kalkınması inanın çok kolay. Şu anda Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye'nin birinci partisi. Cumhuriyet Halk Partisi geleceğe dair hazırlıkları yapan bir parti. İnanın iyi insanlardan, çalışkan insanlardan oluşan bir siyaseti oluşturmuş durumda.
"İlk seçimlerde iktidar olacağımıza inanın"
Ekrem İmamoğlu'yla başlayan süreç, onun içeriye girmesiyle ve hapse atılmasıyla başlayan sürecin Özgür Özel'in bayrağı yeniden yükseltmesiyle ve gerçekten yüzde kırkların üzerine çıkan bir oy oranıyla şu anda ilk seçimlerde iktidar olacağımıza inanın arkadaşlar. ve şu anda iktidar için biz hazırlık yapıyoruz. Yerel yönetimler sadece yerel yönetim görevi yapmıyor; gençleri düşünüyor, vatandaşlarını düşünüyor, yaşlılarını düşünüyor. Bakın şu anda kamusal anlamda kamu kurumlarının yaptığı herhangi bir şey yok. Bir işleyiş yok. Tamamen yerel yönetimlere bırakılmış bir devlet yapısı var. Şu anda vatandaşına dokunan tek kamu kurumu yerel yönetimler. Bizim ilçe belediyelerimiz ve büyükşehir belediyelerimiz olmasa, inanın dezavantajlı ailelere dokunacak hiçbir kamu kurumu yok. Sosyal yardımları bizim yerel yönetici arkadaşlarımız yapıyor. Kent lokantaları açıyorlar, tanzim satış yerleri açıyorlar, yaşlılarımızın evde bakımlarını yapıyorlar, evlerini temizliyorlar, AŞ evlerinden yemek götürüyorlar, bakım evleri açıyorlar. Hasta insanlarımızı, vatandaşlarımızı hastanelere taşıyorlar.
"Biz iktidara hazırlanıyoruz"
Bakın bunlar aslında devletin yapması gereken görevler ama maalesef devletin kamu kurumları kendini tamamen vatandaşından soyutladığı için bu görevleri yerel yönetici arkadaşlarımız üstlenmiş durumda. O yüzden biz bunu bir staj gibi görüyoruz; yerel yönetimleri bir staj gibi görüyoruz. Biz iktidara hazırlanıyoruz. Yaklaşık herhalde bir sene içerisinde muhtemelen erken seçim olacak ve iktidara geldiğimiz zaman ekonominin çok hızlı bir şekilde düzeleceğini, gençlerin önünün çok daha fazla açılacağını, genel başkanımızın da dediği gibi 'arkasını dönüp gidiyorlar' algısının kırılacağını bilmenizi istiyoruz. Çünkü yurt dışında, yani burada Türkiye'de kök salmış gençlerimizin yurt dışında çok mutlu olmadığını bildiğimiz için, burada çok daha mutlu, iyi ve güzel sosyal yaşamlar yaratacağımızı, daha iyi iş imkanları oluşturacağımızı bilmenizi istiyoruz. O yüzden bizlere güvenin. Sizler için elimizden gelen her şeyi yapacağımızı bilin. Hepinize çok teşekkür ediyorum. Bu çalıştayın hepimize yararlı olmasını, sizlere değil bizlere sonuç çıkarmasını ve bizlere dersler çıkartmasını diliyorum."
Çalıştayın düzenlenmesinden dolayı gençleri tebrik eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, "Eminim bu salondan ülkemizin siyasetine önemli katkılar verecek, ülkemizin sorunları için çözüm üretecek insanlar çıkacaktır. Bu duyarlılığı bugün göstermeniz, gelecekte de bir şeyleri başaracağınıza dair bir göstergedir. O yüzden yürekten tebrik ediyorum sizleri. Üniversite çalıştayı yapılırken aslında üniversitelerdeki eğitim kalitesinden, üniversitelerde yapılacak araştırmalardan, üniversitelerin uluslararası sıralamalarda geleceği yerlerden falan bahsetmemiz gerekir. Ama biraz önce sizler de duyuyorsunuz; konuşmalarda hep ağırlıklı olarak öğrencilerin ekonomik sorunları, barınma sorunları, ifade özgürlükleri gibi şeyler konuşuyoruz. Bunları konuşuyoruz çünkü bunları bir gerçek olarak yaşıyoruz. Sizler yaşıyorsunuz" diye konuştu.
"Siyaset, şikayet etmekten çok çözüm üretme yeridir"
Sorunların çözümü için konuşulması gerektiğini ifade eden Tugay, "Şunu fark etmenizi rica ediyorum. Bugün burada konuşurken, sorunları saptamanın ötesine geçen bir şeyler düşünmemiz gerekiyor hep beraber. Bizler bugün daha yetkili makamlardayız. Daha fazla icraat yapabilme şansımız var ama her şeyi yapamıyoruz. Ama ne olursa olsun doğrunun ne olduğunu anlamamız ve doğruyu anlatmamız ve savunmamız gerekiyor. Siyaset budur. Aslında siyaset, şikayet etmekten çok çözüm üretme yeridir. Dolayısıyla bugün aslında sizler, neler yapılarak çözümler üretilir, bence bunu raporlamalısınız, bunu ortaya koymalısınız. Sorunları saptamak değil; tabii ki saptamak gerekiyor ama onları sadece ifade etmek değil, aynı zamanda çözümleri üreten kişiler olmalısınız. Dünyada hiçbir zaman hiçbir radikal görüş etrafında geniş toplum kitlelerini toplamış, iktidar olmuş ve çözüm üretmiş değildir. Sadece bir isyandan bahsedilir, kavga duygusu üretilir ve arkasından çözümsüz, uzun ve sancılı bir süreç gelir. Lütfen siz ve arkadaşlarınız radikal siyasi görüşler etrafında değil, daha kapsayıcı siyasi yapılar etrafında kendinizi konumlandırmaya çalışın. Bu çok önemli bir şey" şeklinde konuştu.
"2012 yılından bugüne kadar, 2025 yılına kadar bu belge yenilenmedi"
Gençlere önemli tavsiyelerde bulunan Tugay konuşmasına şu şekilde devam etti:
"Toplumun mümkün olan en geniş kitlesini kapsayan, herkesi mümkün olan en fazla ortak paydada birleştiren bir siyasete ihtiyacımız var. O nedenle düşünürken de konuşurken de arkadaşlarınıza radikalleşmeyi değil, dünyayı mevcut haliyle görüp sorunlara gerçekten herkesi kapsayan çözümler üretmeyi amaçlayan siyasi noktalarda durmayı önerin diye yine bir büyüğünüz olarak tavsiye etmek isterim. Bugün bizi yöneten hükümet maalesef üniversitelerin eğitim kalitesini önemsemiyor. Uzun yıllardır böyle. Gençlik ve Spor Politika Belgesi diye bir belge var. 2012 yılında hazırlanmış bir belge. Yasayla bu belge hazırlanmış. Yani yine bugünkü hükümetin çıkardığı ve bundan sonra gençlik ve spor politikamız için bir belgemiz var diye hazırlanmış bir belge. Yine yasaya göre, mevzuatına göre bu belgenin dört yılda bir yenilenmesi lazım. Ama 2012 yılından bugüne kadar, 2025 yılına kadar bu belge yenilenmedi. Yani 2012'de ne söylendiyse orada durdu. Yine başka bir şey söylemek isterim. Bütçeden gençlik ve spor hizmetleri için bakanlığa ayrılan pay 2021 yılında bütçenin yüzde 1,7'si. Sonraki yıllara baktığınız zaman, hani dersiniz ya üniversitelerine, gençlerine değer veren bir hükümet bu payı artırır diye, o günden bugüne azalarak devam ediyor. 2023 yılında yüzde 1,24'e düşmüş. 2025 yılında da yüzde 1,5 civarında bir pay ayrılmış durumda.
"Lütfen vazgçeyin, vazgeçerseniz yenilirsiniz"
Bunlar bir şeyi düzeltmeyle ilgili niyetin ne olduğunu gösteriyor ve sonuçta ortaya çıkan tablo da şu: Hepiniz çok iyi biliyorsunuz. 'Ne eğitimde ne istihdamda' diye bahsedilen, ev genci diye tabir edilen gençlerin oranı yüzde 23'e yükselmiş durumda şu anda. Bütün Türkiye'de yüzde 23. ve yine sizler çok iyi biliyorsunuz, hepimiz farkındayız; gençlerin yüzde 70'inden fazlası maalesef yurt dışına gidip yerleşmek istiyor. Türkiye'de kalmak istemiyor. Türkiye'de kendisine iyi bir gelecek olduğuna inanmıyor. Lütfen vazgeçmeyin. Lütfen vazgeçmeyin. Biliyorsunuz bir söz var ya, kimin söylediğini biliyorsunuz: 'Vazgeçerseniz yenilirsiniz'. Vazgeçmemek, doğruyu sonuna kadar savunmak istemek ama iyi şeyleri yapmak üzere de harekete geçmektir. Yani sadece şikayet etmek olmaz. Çözümü de beraber sağlamalıyız. ve konuşulan her şey birilerinin düşüncesini değiştirebilir. Bunu unutmayın. O nedenle kavgadan çok yapıcı tutum taraftarı olmanızı yine bir abiniz olarak sizlerden özellikle rica ediyorum. Çok teşekkür ederim beni dinlediğiniz için. Güzel bir çalıştay. Umuyorum, inşallah hepimiz için güzel bir gelecek diliyorum."
Yakın zamanda hayatını kaybeden Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay'ın okul yıllarına ait çocukluk fotoğrafı, çalıştay salonundaki iki ana ekranda olarak yansıtıldı.
Son Dakika › Güncel › CHP İzmir İl Gençlik Kolları'nın 'Üniversite Politikaları Çalıştayı'...Cem Aydın: 'Susan, Sorgulamayan, Konuşmayan Bir Gençlik Yaratmak İstiyorlar' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?