CHP'nin Amasya Mitingi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bizi bölmek istiyorlar, ayrıştırmak istiyorlar, bölünmeyeceğiz, ayrışmayacağız. Onurlu bayrağımızın altında, şanlı bayrağımızın altında, onurumuzla yaşayacağız, beraber, kardeşçe yaşayacağız" dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin Anıt Meydan'da düzenlediği mitingde vatandaşlara seslenerek tüm annelerin Anneler Günü'nü kutladı.

7 Haziran'da tarih yazacaklarını öne süren Kılıçdaroğlu, "ayrılığın, işsizliğin olmadığı, köylünün çiftçinin kazandığı, kavganın olmadığı, siyasette gerginliğin olmadığı, çatık kaşlı insanların değil güler yüzlü insanların ülkesi Türkiye'yi yeniden ayağa kaldıracaklarını" belirtti.

Hiç kimseyi inancından ötürü ötekileştirmeyeceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Hiç kimsenin inancını siyasete malzeme etmeyeceğim. Kimliği dolayısıyla hiç kimse ötekileştirilmeyecek. Hiç kimsenin kimliğini siyasete malzeme etmeyeceğim. Hiç kimsenin yaşam tarzını siyasete malzeme etmeyeceğim. Benim inancımda da benim ahlak anlayışımda da benim siyaset anlayışımda da insan Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır ve benim başımın üstünde yeri vardır. Bizi bölmek istiyorlar, ayrıştırmak istiyorlar, bölünmeyeceğiz, ayrışmayacağız. Onurlu bayrağımızın altında, şanlı bayrağımızın altında, onurumuzla yaşayacağız, beraber, kardeşçe yaşayacağız" diye konuştu.

"Emekliye sahip çıkacağız"

Bölünmeden ayrışmadan, kavga etmeden güzel Türkiye'yi cennete çevireceklerini iddia eden Kılıçdaroğlu, her evde huzur ve barış olacağını kaydetti.

Kılıçdaroğlu, refahı ve huzuru sağlamanın yolunun, refahı tabana yaymaktan geçtiğini vurgulayarak, "Eğer evde tencere kaynamazsa, o evde barış olmaz. Eğer bir evde işsiz bir genç varsa o evde huzur olmaz. O zaman ne yapacağız, yeni bir başlangıç. Her evde huzur olsun, barış olsun diyorsak, refahı tabana yayacağız. Soru şu, refahı tabana nasıl yayacağız, nasıl herkes büyümenin nimetlerinden faydalanacak, nasıl herkes Türkiye'de, sokaklarda huzur içinde onuruyla gezebilecek?" ifadelerini kullandı.

Refahı tabana yaymanın bir başka yolunun ise emekliyi desteklemek olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Emeklinin bir özelliği var, eğer bugün Türkiye kalkınmışsa, büyümüşse emeklinin sayesindedir. Ona bizim vefa borcumuz vardır, gençlerin vefa borcu vardır. Onlar çalıştı, ürettiler. Kimi tarlada çalıştı, kimi esnaf dükkanında çalıştı, sanayide, fabrikada, her yerde çalıştılar. Primlerini ödediler, günü geldi emekli oldular. Huzur içinde yaşamak istiyorlar. Çoluk çocuğuyla, torunuyla huzur içinde yaşamak istiyor. Biz, emekliye sahip çıkacağız."

CHP'nin emeklilerin sahibi ve koruyucusu olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde ilk Ramazan ve Kurban Bayramı'nda emeklilere birer maaş ikramiye vereceklerini kaydetti.

" Siyaset, halka adanmışlıktır"

"Koro halinde bağırdılar, 'parayı nereden bulacaksın?' diye. Bu soru kadar ayıp bir soru yoktur" diyen Kılıçdaroğlu, "Yahu zaten ne veriyorsun emekliye, ne veriyorsun? Sanki ayda 10 bin lira vereceğiz de kaynağı soruyorlar. Verdiğin para zaten az. Aylık geliri bin liranın altında olan 8 milyon emeklimiz var. Kimi 350 lira alıyor, kimisi 400 lira alıyor, kimisi bin lira alıyor, kimisi bin 200 lira alıyor. 11 milyon emeklinin 8 milyonunun aylığı bin liranın altında. Ya bir Ramazan Bayramı'nda bir Kurban Bayramı'nda 300 lira alıyorsa 300 lira vereceksin, bin lira alıyorsa bin lira vereceksin. Bir maaş ikramiye vereceksin, 'parayı nereden bulacaksın' diye bana soruyorsun. Amasya meydanından onlara soruyorum ve söylüyorum herkes bilsin, 77 milyon insanım bilsin, 11 milyon emeklim bilsin. İlk Ramazan Bayramı'nda ilk Kurban Bayramı'nda sana ikramiyeyi vereceğim, 'helali hoş olsun' diyeceğim" diye konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin zengin bir ülke olduğunu ve kaynaklarının bulunduğunu vurgulayarak, devlette 27 buçuk yılını bu işler için harcadığını, paranın, verginin nasıl toplanacağını, bütçenin nasıl yapılacağını, hepsini bildiklerini dile getirdi.

"Bütün emekli kardeşlerimin hayır duasını istiyorum"

Vatandaşlardan iki şey beklediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Bir; 11 milyon yurttaşın, yani emeklinin fire vermesini istemiyorum. 11 milyon vatandaşımın da oyunu bekliyorum. İki; bütün emekli kardeşlerimin hayır duasını da istiyorum. Madem ki sizin için çalışıyorum, sizin için emek harcıyorum, mücadele ediyorum, sizden hayır duası istiyorum. 'Parayı nereden bulacaksın?'. Hiç kimse meraklanmasın, vallahi de billahi de o kaçak saraya bağlanan bütün hortumları keseceğim, sözüm sözdür. Ben insanımı, ülkemi seviyorum. Benim siyaset anlayışım şudur, siyaset zenginleşme aracı değildir. Siyaset halka adanmışlıktır. Siyaset, siyasetçinin kendi sorununu çözmesi değildir. Siyaset vatandaşın sorununu çözmektir. Siyaset, siyasetçinin oğlu KPSS sınavına girmeden devlet memuru olsun değildir. Siyaset sınava girenin hakkını yemeden vatandaşın çocuğunu devlet memuru yapmaktır. Siyaset budur."

Üç yüz elli bin öğretmenin atama beklediğine işaret eden Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında atama bekleyen öğretmen kavramının olmayacağını iddia etti.

Asgari ücretin 949 lira olduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, beş kişilik bir ailenin sabah, öğle ve akşam simit ve çay yemesi halinde bir günlük masrafın 30 lira olduğunu, bunun da ayda 900 lira yaptığını söyledi.

Ankara'da ahkam kesenlere seslendiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Geriye kalıyor 49 lira. Geriye kalan 49 lira ile bu adam ev kirasını mı versin, mutfak parasını mı versin, elektrik parasını mı ödesin? Neyi ödeyecek bu adam 49 lira ile. Ben ne dedim asgari ücreti net bin 500 lira yapacağım. Koro halinde bağırıyorlar, 'parayı nereden bulacaksın?' diye. Bunların bir ağa babası var. Diyor ki 'işçiye bin 500 lira vermek işçi için zulümdür.' Ben de bu Maliye Bakanı'na diyorum ki, yahu arkadaş sen ayda 14 bin lira para alıyorsun zulüm değil de işçiye bin 500 lira verince mi zulüm oluyor" diye konuştu.

(Sürecek)