Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "DEAŞ, demokrasi, özgürlük ve onur mücadelesi veren Suriye halkına karşı kullanılmak üzere rejim tarafından desteklenen bir terör örgütüdür. Bu örgütün insanlık dışı, barbarca eylemlerini buradan bir kez daha kınıyorum" dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde büyükelçiler ile bir araya geldiği iftar programında yaptığı konuşmada, ramazanın barış, huzur, uyum ve kardeşlik mesajlarını hatırlattığını belirterek, bu mesajlara dünyanın her yerinde her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulan bir dönemin yaşandığını söyledi.
Türkiye'nin Irak, Suriye, Ukrayna ve Yunanistan'da yaşanan sıkıntılar ve buhranları izlemek yerine elini taşın altına koyduğunu ve sorunların çözümüne katkı verdiğini ifade eden Erdoğan, bu kararlı duruşun sergilenmesinde son 12 yılda siyasi ve ekonomik alanda elde edilen başarıların büyük rolünün olduğunu vurguladı.
Kararlılıkla uygulanan politikalar sonucunda ülkenin 2003-2014 döneminde ortama yüzde 5 büyüdüğünü ve ülkedeki doğrudan uluslararası sermaye yatırımının 150 milyar doları aştığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bölgemizin içinde bulunduğu tüm sıkıntılı duruma rağmen geçtiğimiz yıl ülkemize 12,1 milyar dolar uluslararası yatırım geldi. 2014 sonu itibariyle ülkemizde yaklaşık 40 bin uluslararası sermayeli şirket faaliyet gösteriyor. Çok sayıda uluslararası marka bölgesel merkezlerini İstanbul'a taşıdı. Yine bu süreçte EFTA ülkelerinin yanı sıra 22 ülkeyle serbest ticaret anlaşması, 80 ülkeyle çifte vergilendirmenin önlenmesi anlaşması, 93 ülkeyle yatırımların karşılıklı teşviki ve korunması anlaşması imzaladık. Açılım politikalarımız sayesinde 2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracatımız 2014 yılı sonu itibariyle 158 milyar dolara ulaştı. 2023 yılında bu rakamı 500 milyar dolara çıkartmayı hedefliyoruz."
" Afrika'ya açılım ve ortaklık politikamız devam edecek"
Erdoğan, Türkiye'nin ekonomik kalkınmasına paralel olarak az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere sağladığı kalkınma yardımlarını da giderek artırdığını dile getirerek, geçen yıl bu çerçevede yapılan yardımların 4,5 milyar doları bulmasının beklendiğini söyledi.
Dünya İnsani Zirvesi'nin ilk kez 2016'nın mayıs ayında Türkiye'nin ev sahipliğinde düzenleneceğine dikkati çeken Erdoğan, "Bu zirve uluslararası insanı hukuk, insani müdahale ve yardımlar gibi alanlarda geleceğin gündeminin belirlenmesine önemli katkıda bulunacaktır" dedi.
Türkiye'de son 13 yılda yüzden fazla yeni diplomatik temsilciliğin açıldığını, farklı şehirlerde 259 yabancı misyonun faaliyet gösterdiğini ve fahri konsoloslukların sayısının 342'ye ulaştığını bildiren Erdoğan, Türkiye'nin 228 temsilcilikle dünyada en yaygın şekilde temsil edilen 6. ülke olduğunu vurguladı.
Söz konusu rakamların belirli bir siyasi ve diplomatik gücü resmettiğini ifade eden Erdoğan, "Sadece Afrika ülkeleriyle son yıllarda gelişen ilişkilerimiz dahi Türk dış politikası için başlı başına bir başarı öyküsüdür. Afrika'da izlediğimiz insani diplomasi odaklı dış politikanın en güzel örneği Somali'de kendisini gösteriyor. 2011'de uluslararası toplumun dikkatini Somali'ye çekmek ve Somali halkıyla dayanışmamızı göstermek için yaptığım ziyaretten beri bu ülkede yeni bir dönem başladı. Afrika açılım ve ortaklık politikamız bundan sonra da kıtanın tamamını kapsayacak şekilde devam edecektir" diye konuştu.
-"Suriye'ye sadece DEAŞ merceğinden bakmak bırakmalı"
Erdoğan, Suriye'de 5 yıldır devam eden olaylar nedeniyle hem Türkiye'nin hem de uluslararası toplumun güvenliğinin ciddi tehdit altında olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"DEAŞ demokrasi, özgürlük ve onur mücadelesi veren Suriye halkına karşı kullanılmak üzere rejim tarafından desteklenen bir terör örgütüdür. Bu örgütün insanlık dışı, barbarca eylemlerini buradan bir kez daha kınıyorum. Bu yapılanların bizim dinimizle, ahlakımızla, vicdanımızla, kültürümüzle hiçbir ilişkisi yoktur. İnşallah bu kanser hücresinden beraber mücadeleyle her birlikte kurtulacağız. Türkiye sınırlarının yanı başında ne terörün kök salmasına, ne de tek yanlı oldu bittilere rıza göstermeyecektir. Suriye'de demografik yapıyı değiştirme girişimlerini asla kabul edemeyiz. Bu noktada uluslararası toplum Suriye'ye sadece DEAŞ merceğinden bakmayı bırakmalıdır. Suriye'de gerçek bir çözüme varılmadığı ve bu zeminde ülkede istikrar yeniden tahsis edilmediği müddetçe terör örgütlerinin etkinliği devam edecektir. 300 bin insanın ölümüne neden olan bir rejimi savunmak insanı ve vicdani değildir. İslami de değildir. Böyle bir noktada hala Suriye rejimini savunmanın uluslararası anlamda da takdir edersiniz ki asla yeri olamaz."
-"2 milyon insana ülkemizde ev sahipliği yapıyoruz"
Türkiye'nin başından beri Suriye'de gerçek bir siyasi çözümü savunduğunu, bu çerçevede Cenevre Bildirisi'nden sapılmaması ve tam yetkili bir geçiş hükümeti marifetiyle Suriye'de istikrarın seçimler yoluyla demokraside aranmasını istediğini vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin her zaman olduğu gibi bundan sonra da Suriye halkının haklı mücadelesine destek vermeye devam edeceğini bildirdi.
Erdoğan, ülkelerindeki şiddetten kaçan Suriyeliler için din ve etnik köken ayrımı gözetmeden açık kapı politikasının izlenmeye devam edildiğini belirterek, "Şu anda Irak'tan 300 bin kişi, Suriye'den 1 milyon 700 bin olmak üzere 2 milyon insana ülkemizde ev sahipliği yapıyoruz. Ülkelerini terk eden Suriyelilerin yarıdan fazlası şuanda ülkemizde barınıyor. Tüm Batı'da acaba ne kadar Suriyeli var? Yaklaşık 250 bin civarında" diye konuştu.
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › Cumhurbaşkanı Erdoğan: (1) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?