Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Rusya ile çeşitli düzeylerde temas bulunduğunu belirterek, "Ama bunların daha yapıcı ve hızlı hale gelmesi için biz gerekli çağrıları yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Bu üst düzey işbirliği konseyi de, Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi, davet sahibi Rusya tarafı olduğu için onlardan gelecek işarete göre gerekli hazırlıkları yapacağız. Bu şartlarda yapılması uygun görülürse bunu değerlendiririz, yaparız. Ertelenmesi söz konusu gibi bir durum olursa bunun da istişarelerini yapar o çerçevede hareket ederiz" dedi.
Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlediği basın toplantısında Rusya ile yaşanan krizin ardından Türkiye ile ilgili yaptırımların gündeme geldiğini hatırlatarak, hiçbir zaman gerilim ve kutuplaşma siyasetinden yana olmadıklarını söyledi.
Rusya söz konusu olduğunda, bütün baskılara rağmen bu ülkeye karşı uygulanan yaptırımları doğru bulmadıklarını ve uygulamadıklarını, o dönemde Rusya ile ilişkileri iyi tuttuklarını ifade eden Kalın, bütün bunlardan sonra şimdi Rusya'nın Türkiye'ye karşı birtakım yaptırım kararları almasının çelişkili bir durum olduğunu belirtti.
Kalın, aynı durumun İran için de geçerli olduğunu, zaman zaman İran'dan da birtakım açıklamaların geldiğini vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:
"Barışçıl nükleer enerjiye ulaşma konusunda biz İran'ın her zaman yanında olduk, bunun, onun bir hakkı olduğunu ifade ettik. Tabii ki nükleer silah yapma konusunda, bölgenin bütün nükleer silahlardan arındırılması konusunda da ilkesel bir duruşumuz var. Aynı şekilde biz İran'a karşı da herhangi bir yaptırım süreci içinde olmadık. Tam tersi İran ile ilişkilerimizin siyasi, ekonomik, kültürel boyutlarda güçlenmesi için elimizden geleni yaptık. Aynı şekilde biz Irak halkının ve Irak devletinin de yanında olduk. Gerek mültecileri kabul gerek insani yardımların ulaştırılması gerekse askeri eğitim verilmesi konusunda, bütün bu alanlarda biz her zaman Irak'ın, Iraklı kardeşlerimizin yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz."
İslam karşıtı ırkçı eğilimler
Kalın, son zamanlarda, Paris saldırılarından sonra batıda İslam ve Müslüman karşıtı ırkçı eğilimlerin yükselişe geçtiğini, bunların endişe verici noktalara ulaştığını aktardı.
İlkesel olarak bu hususun altını çizmek istediklerini belirten Kalın, "İslam'ın terörle ilgisi yoktur. İslam'ın adını kullanarak terör yaptığını söyleyenler bildiğimiz düpedüz teröristler ve terör örgütleridir. Bunları İslam ile Müslümanların inancı, tarihi, medeniyeti ve kültürü ile ilişkilendirmek tarihi gerçeklerle uyuşmadığı gibi siyasi anlamda da bugün sadece gerilimleri artırmaktan başka bir işe yaramaz. Başka dinler adına terör eylemi yapanlar olduğunda o din ile terör bir araya getirilmezken İslam ve terör kelimelerinin bu kadar rahat ve sorumsuzca bir araya getirilmesi kabul edilemez. Bu noktada nasıl Avrupa'da antisemitizme bir insanlık suçu olarak karşı çıkılıyorsa aynı şekilde İslam ve Müslüman karşıtı ırkçı eğilimlere de açık ve net bir tavır sergilenmelidir. Çünkü ikisi de insanlık suçudur. İkisi de bir grup insanı sadece dini inancından, milliyetinden, kültüründen dolayı töhmet altında ve birtakım tehditlerle karşı karşıya bırakmaktadır" ifadelerini kullandı.
Kalın, bu noktada siyasi liderlerden dini liderlere kadar bütün görevlilerin üzerinde düşen vazifeyi yerine getirmesinin büyük önem arz ettiğini, konuyla ilgili birçok batılı müttefikin, Türkiye'nin Avrupalı dostlarının sorumluluk sahibi açıklamalar yaptıklarını, bunların güçlendirilmesinin önem taşıdığını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yurt dışı temasları
Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Paris ve Katar ziyaretlerinin ardından, Türkmenistan'ın tarafsızlık anlaşmasının yıl dönümü münasebetiyle dost ve kardeş ülke Türkmenistan'a ziyarette bulunacağını ifade etti.
Erdoğan'ın tören vesilesiyle Türkmenistan'da bulunan bazı liderlerle de ikili görüşmelerinin olacağını belirten Kalın, "Cumhurbaşkanımızın diplomasi trafiğine baktığımız zaman Paris İklim Zirvesi'nden, Katar'da ikili ilişkilerden Türkmenistan'a, Orta Asya coğrafyasına kadar bu geniş coğrafyada ilişkileri güçlendirmek için trafiğimiz devam edecek. Önümüzdeki aylar da özellikle Afrika açılımını devam ettirmek üzere Cumhurbaşkanımızın Afrika ülkelerine de yapacağı ziyaretler olacak. Aynı şekilde AB ile ivme kazanan ilişkilerin daha güçlendirilmesi için gerek Cumhurbaşkanımızın gerek hükümetin, başbakanımızın ve gerekse bakanlarımızın çalışmaları yoğun bir şekilde devam edecek. 2016 yılının bu vesileyle Türkiye-AB ilişkilerinde yeni bir canlanma ve hız kazanma dönemi olmasını temenni ediyoruz" diye konuştu.
İran'ın doğalgazı sınırladığı iddiası
Kalın, İran'ın doğalgaz akışını sınırladığı iddiasıyla ilgili, bu sabah Enerji Bakanlığının bir açıklama yaptığını, dün gece meydana gelen teknik arızadan dolayı nakilde bir azalmanın söz konusu olduğunun ifade edildiğini ancak arızanın bu sabah itibarıyla telafi edildiğinin bildirildiğini dile getirdi.
Enerji Bakanlığının verdiği bilgiye göre şu anda İran'dan gelen gazla ilgili sıkıntının olmadığını, nakil durumunun aynı seviyelere çıktığını anlatan Kalın, "Bununla ilgili BOTAŞ ve ilgili birimlerimiz gerekli tedbirleri alıyor. Bu tür teknik şeyler olabilir. Kış aylarına giriyoruz. İran'ın da kendine göre ihtiyacı var, bizim de var. Bütün bunları yeni bir enerji politikası çerçevesinde değerlendirerek enerji bağımlılığı noktasında atılmakta olan çok önemli adımlar vardır. Enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi, nükleer enerji santrallerinin kurulması ve bunların bir an önce hayata geçirilmesiyle ilgili adımlar devam edecek. Türkiye gibi büyük, güçlü, ekonomisi sürekli büyüyen, enerji ihtiyaçları artan bir ülkenin doğal olarak enerji kaynaklarını çeşitlendirmesi gerekir ki zaten baştan beri yaklaşımımız bu yönde oldu. Bu yöndeki adımları da daha kapsamlı ve hızlı bir şekilde atmaya devam edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.
Rusya ile ilişkiler
Kalın, " Antalya'da yapılan G20 Zirvesi'nde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasındaki görüşmede, 15 Aralık'ta Rusya'da üst düzey işbirliği toplantısı yapılması kararlaştırılmıştı. Bu toplantıyla ilgili son durum nedir. Cumhurbaşkanı Erdoğan veya Rusya tarafından yeni bir temas bekleniyor mu?" sorusu üzerine şunları kaydetti:
"Biz baştan beri ifade ettik, 24 Kasım'dan beri 'diplomasi kanallarını açık tutalım...' Bu konuda bizim pek çok çağrımız da oldu. Bu çerçevede bildiğimiz gibi Dışişleri Bakanımız Mevlüt Bey, Lavrov ile Belgrad'da bir görüşme yaptılar. Biz bunun devamının gelmesini arzu ediyoruz. Çeşitli düzeylerde temas var. Ama bunların daha yapıcı ve hızlı hale gelmesi için biz gerekli çağrıları yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Bu üst düzey işbirliği konseyi de, Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi, davet sahibi Rusya tarafı olduğu için onlardan gelecek işarete göre gerekli hazırlıkları yapacağız. Bu şartlarda yapılması uygun görülürse bunu değerlendiririz, yaparız. Ertelenmesi söz konusu gibi bir durum olursa bunun da istişarelerini yapar o çerçevede hareket ederiz."
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: (3) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?