Geleneksel Alkollü İçki Üreticileri Derneği (GİSDER) Başkanı ve Efe Alkollü İçecekler CEO'su Egemen Demirtaş, sahte rakının artık sıradan bir kaçakçılık faaliyeti değil, toplum sağlığı krizine dönüştüğünü belirterek, cezaların düşüklüğünden yakındı. Demirtaş, "İnsan öldürme cezasıyla eşdeğer olmalı çünkü bu cinayettir" dedi.
İzmir'in Konak İlçesi Hatay bölgesinde bir hafta içinde sahte rakı içip metil alkol zehirlenmesi şikayetiyle hastanelere başvuran 8 kişi hayatını kaybetti, halen 13 kişinin de yoğun bakımda tedavileri sürüyor. Polis ilk ölümlerin ardından başlattığı soruşturmada 14 kişiyi gözaltına aldı, 6 kişi tutuklandı. Ancak Hatay'da karı kocanın işlettiği bir markette pet şişelerde satıldığı anlaşılan 'öldüren' kaçak rakıyla ilgili soruşturma derinleştirildikçe, üretim kaynağının tek değil birkaç yerde olduğu da ortaya çıktı.
Polis elde ettiği deliller, zanlıların ifadeleri doğrultusunda İzmir'in her bölgesinde baskınlar ve yeni gözaltılara devam ediyor. Zanlıların kendilerinde üretim, toptan ve perakende satış zinciri oluşturdukları anlaşılırken, halen bazı zanlılar da aranıyor. Son ölümler, merdiven altında, evlerde, köylerde sahte rakı üretiminin ne kadar yaygınlaştığı ve milyonlarca liralık bir 'kara pazara' ulaştığını ortaya koydu. Alkollü içkilerdeki çok yüksek vergi oranlarının bu piyasayı körüklediğinin de altı çizildi.
İHBAR HATTI KURULSUN, ÖDÜL SİSTEMİ KONULSUN
Geleneksel Alkollü İçki Üreticileri Derneği (GİSDER) Başkanı olan ve Türkiye'nin ikinci büyük rakı üreticisi Efe Alkollü İçecekler CEO'su Egemen Demirtaş, son olarak İzmir'de 8 kişinin ölümüne neden olan sahte içki üretiminin önlenebilmesi için kurumlar arası koordinasyonu şart olduğunu belirtti ve ihbarlar için acil telefon hattı oluşturulmasını önerdi.
Egemen Demirtaş, sahte içki üretiminin takibinin çok zor olduğuna da dikkat çekerek, emniyetin bu konuda daha duyarlı olmasını istedi. Demirtaş, şöyle konuştu:
"Sahte içki imalatı yaşanan ölümlerden sorun olmaktan çıktı krize dönüştü. Sahte içkiler, merdiven altı işletmelerde ve takibi zor olacak bir biçimde üretiliyor. Bunlar perakende satış noktalarında tezgah altından veya sokaktaki seyyar köfte satıcısının arabasından da satılıyor. Bu ürünlerin takibi ve yakalanması için emniyet güçlerinin çok yoğun çalışma yapması gerekiyor. Bu noktada sorunlar mevcut. Emniyet güçlerinin bu tip ürünlerin takibine yönelmelerini özendirmek ve yapacakları yakalamalarda ciddi prim hak etmelerini öneriyoruz. Yakalanan ürünlerin imhası bile emniyet açısından sorun oluşturuyor. Alkollü içkileri çöpe atamazlar kanalizasyona dökemezler. Burada kurumlar arası koordinasyonun artırılması gerekiyor. Örneğin ihbarlar için acil sahte içki telefon hattı kurulabilir. Vatandaşın, sektör oyuncularının yapacağı ihbarlar ve emniyet güçlerinin konuya ciddi eğilmesi ile bir miktar önlenebilir."
"CEZALAR ARTTIRILSIN"
Piyasaya sahte içki sürenler kaçakçılık suçundan en fazla 6 yıla kadar, sahte içkiden ölüme neden olanlar ise 16 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor. Bu cezaların caydırıcı olmadığını belirten Egemen Demirtaş, "Verilen cezalar çok düşük. Sahte içki üreten biri çıkıp yeniden bu işi yapabiliyor" dedi.
Cezanın caydırıcı olması gerektiğine dikkati çeken Egemen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnsan öldürme cezasıyla eşdeğer olmalı, çünkü bu cinayettir. Ceza yüksek olmalı ki insanlar bu işe girerken alacakları riski yeniden değerlendirsinler. Bu imalatlar çoğunlukla kiralanmış yerlerde yapılıyor. Kiraya verene de sorumluluk yüklenmeli. Baskın yapıldığında kiraya veren 'bu adamları tanımıyorum' diyor. Bununla mücadele geçici çözümlerle olmaz. Alkollü içki ucuzsa öldürür. Bu kadar basit. Satış fiyatları bellidir daha ucuza alıyorlarsa o içki öldürür." - İzmir
Son Dakika › Güncel › Demirtaş; Sahte İçkide Cezalar, İnsan Öldürmeyle Eşdeğer Olmalı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?