Dha Yurt Bülteni - 13

UŞAK'TAKİ FETÖ DAVASINDA 18 SANIK İÇİN YAKALAMA KARARI

UŞAK'taki, 14'ü tutuklu toplam 111 sanıklı FETÖ/PDY davasında tutuksuz yargılanan sanıklardan 18'i için yakalama kararı çıkarıldı. Tutuksuz sanıklardan 6'sı yakalandı.

Uşak Cumhuriyet Başsavcılığı, Uşak 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde süren, FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu, iş adamı Hazim Sesli ve Uşak Organize Sanayi Bölgesi eski Başkanı Ali Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 14'ü tutuklu 111 sanıklı davada, tutuksuz yargılanan 18 kişinin daha tutuklanmasını talep etti. Mahkemenin talebi reddetmesi üzerine Savcılık, Uşak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne itirazda bulundu. Dosyayı inceleyen mahkeme heyeti, 18 tutuksuz sanık için yakalama kararı verdi. Karar üzerine harekete geçen ekipler, bu sabah 18 sanığın yakalanması için eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda tutuksuz yargılanan 6 sanık yakalandı, 12'sinin aranması devam ediyor. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 6 sanık, Uşak Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

--------------------------------

Sanıkların hastaneye getirilmesi

Sanıklardan görüntü

Haber- Kamera: Yavuz KUŞDEMİR/ UŞAK,

==================================================

CHP'Lİ YILMAZ: HAYIR KAMPANYASI YÜRÜTENLER BASKI ALTINDA

CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, olağanüstü hal ortamında sağlıklı bir referandumun yapılma ihtimalinin çok zayıf olduğunu söyledi. Yılmaz, "Çünkü medya baskı altında, şahıslar baskı altında. Ayrıca 'hayır' kampanyasını yürütenler ilave olarak baskı altındalar" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, partisinin Karabük İl Başkanlığı ziyaretinde basın açıklaması yaptı. Referandum sürecine değinen Yılmaz, "Türkiye bir karar verecek. Bu kararın özünde Türkiye tek adam rejimini mi tercih edecek yoksa parlamenter demokratik sistemin devamını mı tercih edecek? Esasen 'evet' ile 'hayır' kelimelerinin altını doldurmak istediğimiz zaman altını dolduracak özet budur. Biz bu seçimi bir parti seçimi olarak görmüyoruz. Bu Türkiye'nin seçimi ile bir şahsın kendi geleceğini, kendi otokratik sistemini kurgulama arasında bir tercih ve seçim olarak görüyoruz. O nedenle hangi parti olursa olsun başta Ak Partili kardeşlerimiz olmak üzere diğer partilerdeki bütün kardeşlerimize sesleniyoruz. Bu seçim çok kritiktir, bunun tekrarı yoktur. Bu bir parlamento seçimi değildir. Bu seçim Türkiye'nin bir 'hayır'la önünün açılacağı, Türkiye üzerinde bulunan bir kişinin vesayetinin sonlanacağı bir seçimdir" dedi.

Sinan Oğan'a yapılan saldırıyı değerlendiren Yılmaz, "Türkiye olağanüstü hal ortamında seçime, referanduma gidiyor. Olağanüstü hal ortamında sağlıklı bir referandumun yapılma ihtimali gerçekten çok zayıf. Çünkü medya baskı altında, şahıslar baskı altında. Ayrıca 'hayır' kampanyasını yürütenler ilave olarak baskı altındalar. Sinan Oğan'a yapılan çirkin saldırıyı şiddetle kınıyorum. Hiç kimse görüşlerini barışçıl bir şekilde açıkladı diye demokratik bir tercihe niçin 'hayır' demek gerektiğini açıkladı diye böyle bir muameleye maruz kalamaz. Devletin sorumluğu bunu her kim yapıyorsa bunları da hukuk çerçevesinde cezasını vererek cezalandırmalı. Biz zaten bir mahalle baskısına maruz kalıyoruz har ortamda. Bunu da öyle bir girişim olarak görmek gerekir. Bu tür çirkin saldırıların Türkiye'deki zaten zayıf hale getirilen demokrasiye de koyu bir gölge düşüreceğini düşünüyorum" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------

-CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz'ın açıklaması

Dosya adı: krbozturkyilmaz

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

==================================================

CHP DİYARBAKIR'DA REFERANDUM STARTINI VERDİ

CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) Diyarbakır il yönetimi, Anayasa değişikliğiyle ilgili 16 Nisan'da yapılacak halk oylaması öncesi, Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu ile birlikte merkez Sur İlçesi'nde "Neden Hayır" yazılı broşür dağıtarak, referandum çalışmasına start verdi.

Anayasa değişikliği nedeniyle 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasında Diyarbakır'da 'Hayır' kampanyasının startı, CHP Kırklareli Milletvekili Cevdi Gündoğdu'nun katıldığı Sur gezisiyle verildi. Sur İlçesi'ndeki Gazi Caddesi'nde CHP Diyarbakır İl Başkanı Mehmet Sayın, Başkan Yardımcısı Mehmet Şerif Doğru ve çok sayıda partili, 'Neden Hayır' oyu kullanılacağıyla ilgili broşür dağıtan Gündoğdu, CHP olarak Diyarbakır'da referandum oylamasında yüzde 65 oranında "hayır" oyu çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

"BU KADAR YETKİYİ KILIÇDAROĞLU DAHİ İSTEMİŞ OLSA, ONA DA VERMEM"

Anayasa değişikliği maddelerinde Cumhurbaşkanlığı'na verilecek yetkileri eleştiren Gündoğdu, bu yetkileri CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bile olsa, ona da bu yetkilerin ona vermeyeceğini ifade ederek, "Bu normal bir milletvekili seçimi değil. Referandumu normal bir seçimle karıştırmamak gerekiyor. Normal seçime baktığımızda, bir siyasi partiye oy verirsiniz, beğenmezseniz veya hoşunaza gitmezse bunun telafisi mümkündür. 5 yıl sonra onu değiştirirsiniz. Ama anayasa oylamasının tekrarı mümkün değildir. Telafisi mümkün olmadığı için de dikkat etmemiz gerekiyor. Bu referandumda şuna bakmak gerekiyor, bir tek kişinin dediğine mi evet diyeceğiz ya da bir tek kişi istiyor diye mi evet diyeceğiz, yoksa herkes için mi hayır diyeceğiz. Anayasa değişikliğiyle ilgili maddelerini incelediğimizde içinde halkın hiç bir katmanı yok. Sadece bir kişiye devredecek yetki var. Yani bir kişiye özel bir elbise dikilmiştir. Kendileri de niçin evet denilmesi gerektiğini dahi anlatamıyorlar. Baktığımızda sadece güçlü Türkiye'den söz ediyorlar. Güçlü Türkiye için evet denilmesi gerektiğini söylüyorlar. 15 yıldan beri bu ülkeyi yöneten mevcut iktidar değil mi? Eğer 15 yıldan beri ülkeyi güçlendiremediyseniz, bu sizin mi, yoksa bizim kabahatimizdir. Bu kadar yetki benim Genel Başkanım Kemal Kılıçdaroğlu dahi istemiş olsa, ben aynı yetkiyi ona da vermem. Mustafa Kemal Atatürk bile bu kadar yetkiyi kendine istemedi. Bu kadar yetkinin tek bir kişide bulunması sıkıntılıdır, bütün dengelerin dağılmasıdır. Halk da bunu görüyor. Yapmış olduğumuz çalışmalarda o 18 maddede kendini arıyor, maalesef bulamıyor. Bulamayınca da ben de 'hayır' diyeceğim diyor. Nitece belirlenmiş Türkiye'de hayır çıkacak. Diyarbakır'da beklentimiz ise, yüzde 65 oranında hayır oyu çıkmasıdır" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-CHP'lilerin broşür dağıtması

-Gündoğdu'nun esnaf ziyareti

-Gündoğdu'nun konuşması

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ahmet ÜN/DİYARBAKIR, -

==================================================

10 YIL ÖNCE ÖLDÜRÜLEN GENCİN KATİL ZANLISI 3 POLİS TUTUKLANDI

MERSİN'de 10 yıl önce öldürülen ve yakılan cesedi otoban yakınında bulunan 28 yaşındaki Oktay Uçgun'un katil zanlıları olduğu iddiasıyla polis memuru eniştesi ile eniştenin arkadaşı 2 polis tutuklandı. Miras nedeniyle işlendiği iddia edilen cinayetle ilgili gözaltına alınan abla ile 2 arkadaş serbest bırakıldı.

Merkez Yenişehir Kocavilayet Mahallesi Gözne Gişeleri ile Çeşmeli otoban Müftü Viyadüğü altında 26 Aralık 2007 tarihinde baş, ayak ve elleri kesilmiş, tamamen yanmış bir erkek cesedi bulundu. Cesedin kime ait olduğunun belirlenmesi için sürdürülen çalışmalar sırasında, Mezitli ilçesi Şehit Ramazan Yılmaz Polis Merkezi Amirliği'ne bir aile gelerek, çocuklarının Adana'dan 5 Aralık 2007 yılında Mersin'e gelmek için evden çıktığını ve o günden sonra haber alamadıklarını bildirdi. Bunun üzerine yapılan çalışmalarda cesedin kayıp Oktay Uçgun'a ait olduğu ortaya çıktı. Bugüne kadar aydınlatılan cinayet bölgesi polise devredilince Cinayet Büro Amirliği ekipleri, yaklaşık 4 yıl boyunca titiz bir çalışma yürüttü. Elde edilen bilgiler doğrultusunda öldürülen Oktay Uçgun'un ablası A.S.K. ile eniştesi Mersin Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'nde görevli polis eşi Orhan Kontar, Adana Asayiş Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Selim Tekin ve Batman Emniyet Müdürlüğü'nde görevli Nihat Şahin, arkadaşları M.S. ile M.A.'yı gözaltına aldı.

Poliste susma hakkını kullanıp mahkemede cinayet olayını kabul ederek ettiği belirten polis memurları enişte Orhan Kontar, Nihat Şahin ile Selim Tekin tutuklandı. Öldürülen gencin ablası A.S.K., M.S ve M.A., adli kontrol koşulu ile serbest bırakıldı.

Cumhuriyet Savcısı Mustafa Erdal koordinesinde yürütülen cinayetin miras anlaşmazlığı nedeniyle işlendiği bildirildi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Mersin Adliyenin dış görüntüsü

Emniyet Müdürlüğünün dış görüntüsü

Polis araçları çıkarken

Öldürülen Oktay Uçgun'un fotosu

Olayı azmettiren eniştesi polis memuru Orhan Kortak

Cinayeti işleyen polis memuru Nihat Şahin

Olayda yardımcı olan polis memuru Selim Tekin

Haber-Kamera: Mustafa İNSAN/MERSİN

==================================================

KOCAELİ'NDE YOLCU OTOBÜSÜNDE 100 KİLO EROİN ELE GEÇİRİLDİ

KOCAELİ Emniyet Müdürlüğü Uyuşturucu ile Mücadele Şubesi ekipleri, TEM Otoyolu İzmit geçişinde durdurdu bir otobüste yaptığı aramada yaklaşık 100 kilo eroin ele geçirildi.

Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Uyuşturucu ile Mücadele Şubesi ekipleri, TEM Otoyolu İzmit geçişinde yaptığı yol kontrolü sırasında İstanbul'a giden Z.D yönetimindeki 01 CZC 77 plakalı otobüsü durdurdu. Narkotik köpeği ile kontrolde bulunuldu. Araçta uyuşturucu olduğundan şüphelenilmesi üzerine yolcular başka bir otobüse bindirilerek İstanbul'a gönderildi. Otobüs, TEM Otoyolu kenarında bulunan Bölge Trafik Müdürlüğü bahçesine çekildi. Narkotik köpeği 'Milo' ile yeniden arama yapılırken, otobüsün bagajına yakın bir noktada yapılan gizli bölme içerisinde paketler halinde yaklaşık 100 kilo eroin ele geçirildi. Paketlerin üzerindeki mühürlerde kartal amblemi, 2015 mührü ve Arapça yazılar yazması dikkat çekti. Olayla ilgili otobüs sürücüsü Z.D. ile araçta görevli E.K ve N.A gözaltına alındı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

-Yolcu otobüsünde narkotik köpeği arama yaparken

-Uyuşturucu gizlenen bölümün kırılması

-Eroinlerin görüntüsü

-Yakalanan şüphelilerin görüntüsü

-Anons

HABER-KAMERA: ERGÜN AYAZ-FARUK KIYAK/ İZMİT(Kocaeli), -

=================================================

OTOYOLDA DEVRİLDİ, KEMER HAYAT KURTARDI

ADANA'da seyir halindeyken lastiği patlayan hafif ticari araç, otoyolda devrildi.

Tarsus-Adana- Gaziantep Otoyolu'nda, Mersin istikametine giden 28 yaşındaki Mustafa Akdoğan'ın kullandığı 01 CUB 05 plakalı hafif ticari aracın sol arka lastiği patlayınca devrildi. Emniyet kemeri takılı olan sürücü Akdoğan araçla birlikte sürüklenmeye başladı. Yaklaşık 50 metre sürüklenen araç, şans eseri otoyolda başka bir kazaya neden olmadan durdu.

Devrilen araçtan kendi imkanları ile çıkan ve kazayı yara almadan atlatan Akdoğan, telefonla polis ekiplerine haber verdi. Ekiplerin incelemesinin ardından hafif ticari araç çekici ile kaldırıldı. Yol yeniden trafiğe açıldı. Aracın lastiğini patladığını söyleyen Akdoğan, "Lastik patlayınca kontrolü kaybettim, yapacak bir şeyim yoktu" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Olay yerinden genel görüntüler

Devrilen minibüs

Araç sürücünün görüntüsü

Sürücünün telefonla konuşması

Ekiplerin yolu temizlemesi

Polislerin incelemesi

Polislerin alkol kontrolü yapması

Haber-Kamera: Fatih KARAÇALI/ADANA,

====================================================

ENGELLİ KADIN BAŞKAN HAKYEMEZOĞLU: KADINLAR HİÇBİR ŞEYDEN YILMASIN

SAMSUN'da 2014 yılından beri Türkiye Sakatlar Derneği (TSD) Samsun Şube Başkanlığı görevini yürüten 61 yaşındaki Hayriye Hakyemezoğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle, kadınların mücadeleyi bırakmamasını istedi. Hakyemezoğlu, "Ben engelli olmama rağmen kendimi hiçbir zaman hayattan soyutlayıp eve kapatmadım" dedi.

Samsun'da 2.5 yaşındayken geçirdiği çocuk felci yüzünden belden aşağısı felç olan 2 çocuk annesi Hayriye Hakyemezoğlu, karşılaştığı sıkıntılara rağmen hayata tutundu. Liseyi okuldaki fiziki engellerden dolayı okuyamayan Hayriye Hakyemezoğlu, okulu dışardan bitirerek 1990 yılında Ortopedik Engelliler Yaşam Derneği'ni kurdu. 1996 yılına kadar da başkanlığını yaptı. 1996'da Sakatlar Derneği Genel Merkezi'ne geçiş yaparak başkanlığa ve dernek işlerine 2008 yılına kadar ara veren Hayriye Hakyemezoğlu, 2014 yılında girdiği seçimlerden yeniden başkan seçildi.

Halen Türkiye Sakatlar Derneği Samsun Şube Başkanlığı görevini yürüten Hakyemezoğlu, dernek uğruna çocuklarıyla ilgilenemediğini söyleyerek, "Ben 2.5 yaşında çocuk felci geçirdim. Allah'ıma binlerce şükürler olsun ki yaşıyoruz ve sağız. Her ne kadar ayaklarımızın üstünde olamazsak da yürüyemesek de sağlığımız yerinde ve hayata devam ediyoruz. İki tane evladım 5 tanede torunum var. Benim hayatımda mübalağa etmiyorum engellilik bana hiç bir zaman engel koymadı. Sadece mimari engeller oldu. Ben engel yaşamadım. Dernek uğruna çocuklarım ihmal ettim. Onlara fazla sevgi gösteremedim. Dernek dernek diye diye bugüne geldik. 1995 yılında ilk başkan oldum. Kızım ve oğlum liseye gidiyordu. Dernekle fazla ilgilendiğim için çocuklarımla ilgilenemedim. Kızım okulu bırakıp evlendi. Oğlum da 'ablam evlendi' diye okulu bıraktı. Bu konuda halen vicdanım sızlar. Bu konuda çocuklarımla aramda o dönemin sevgisizliğinden dolayı zaman zaman sorunlar yaşarım. O dönemler başkanlığı bırakıp ara verdim. Şimdi 2014 yılından beri başkanlık yapıyorum" dedi.

Hiçbir kadının durumu ne olursa olsun kendini eve kapatmaması gerektiğini söyleyen Hayriye Hakyemezoğlu, şunları söyledi:

"Bayanlar hiç bir şey yapamaz diye bir şey yok. Yeter ki azim ve güç olsun. Yapmak istediklerini yapmak istesin. Bayanlara görev verilsin. Bayanların üstesinden gelemeyeceği hiç bir engel yoktur. Bayanlar hiç bir şeyden yılmasınlar. Evlere kendilerini saklamasınalar. Beylerinin ellerine bakmasınlar. Çünkü ben engelli olmama rağmen hiç bir zaman, engelimle yaşamayı öğrendiğimden dolayı, kendimi soyutlayıp eve kapatmadım. Kapatmayı da düşünmüyorum. Hayat yaşamaya değer."

Görüntü dökümü

------------------------

-Hayriye Hakyemezoğlu'nun açıklamaları

-Detaylar

Haber-Kamera: Hakan AKGÜN/ SAMSUN, -