Yazıcıoğlu soruşturmasında 9 kamu görevlisi hakkındaki iddianame kabul edildi
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile beraberindeki 5 kişinin bulunduğu helikopterin düşmesi sonucu hayatını kaybetmesiyle ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca başlatılan soruşturma sonucunda, aralarında Kahramanmaraş eski Valisi Mehmet Niyazi Tanılır'ın da bulunduğu 9 üst düzey kamu görevlisi hakkında hazırlanan iddianame, Yargıtay 5'inci Ceza Dairesi'nce kabul edildi. İddianamede 9 kişinin 'görevi kötüye kullanma' suçundan 3,5 yıla kadar hapsi isteniyor.
Kahramanmaraş'ın Göksun ilçesinde 25 Mart 2009'da düşen helikopterdeki BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, BBP Sivas İl Başkanı Erhan Üstündağ, yardımcısı Yüksel Yancı, BBP Sivas Belediye Meclisi Üyesi Adayı Murat Çetinkaya, İHA muhabiri İsmail Güneş ve pilot Mustafa Kaya İstektepe'nin hayatını kaybetmesiyle ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 9 üst düzey kamu görevlisi hakkında soruşturma başlatıldı. Yargıtay 5'inci Ceza Dairesi, soruşturma sonucunda hazırlanan iddianameyi inceleyip, kabul etti.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca tarafından hazırlanan 23 sayfalık iddianamede, dönemin Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır, Vali Yardımcısı Servet Güngör, İl Jandarma Komutanı Sezai Akgün, İl Emniyet Müdürü Necdet Çelikbilek, Sivil Savunma Müdürü Hüsametin Bulut, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Gürel Aktepe, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) Temsilcisi Hüseyin Keskinkılıç, Jandarma Genel Komutanlığı TİB Temsilcisi Yaşar Kalkan ve Jandarma Genel Komutanlığı Bilgi Sistemleri Teknisyeni Süleyman Akdoğu'nun 'görevi kötüye kullanma' suçundan 3,5 yıla kadar hapsi istendi.
'HAYATİ ÖNEMİ HAİZ BİLGİLER İLETİLMEDİ'
İddianamede şüpheliler hakkında şöyle denildi:
"Helikopterin düşmesi olayından sonra, arama/kurtarma faaliyetlerinde görev alan başta Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır olmak üzere, Vali Yardımcısı Servet Güngör, İl Jandarma Komutanı Sezai Akgün, İl Emniyet Müdürü Necdet Çelikbilek ve İl Sivil Savunma Müdürü Hüsamettin Bulut'un; etkin ve ciddi bir çalışma yürütülmesinde görevlerinin gereklerine aykırı hareket ettikleri, bu kapsamda, İl Jandarma ve İl Emniyet Müdürlüğü görevlilerinin kazaya uğrayan ve yardım talep eden İsmail Güneş'in cep telefon sinyal bilgisi ve GSM numaralarından yer tespiti ile ilgili TİB'den saat 16.00'ya kadar herhangi bir yer tespiti talebinde bulunmadıkları, bu talebin gecikmeli olarak 16.30'da şüpheli Hüseyin Keskinkılıç'a ulaştırıldığı, cep telefonu sinyal bilgisi ve GSM numarasından yer tespiti ile ilgili konuda TİB'de görevli emniyet temsilcisi Hüseyin Keskinkılıç ile jandarma temsilcisi Yaşar Kalkan'ın sahip oldukları sorumluluğa uygun bir şekilde zamanında inisiyatif kullanamayarak, bölgenin haritalarının hazırlanmasında gecikmelerin yaşanmasına neden oldukları, konunun hayati bakımdan aciliyetine rağmen Jandarma Genel Komutanlığı Bilgi Sistemleri Teknisyeni şüpheli Süleyman Akdoğdu'nun çalışmalarında yeterli özeni göstermediği, İl Emniyet Müdürlüğü bildiriminin içeriği ve aciliyeti karşısında, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü şüpheli Gürsel Aktepe'nin beklenen hız ve etkinlikte inisiyatif kullanmayarak süreçte uzama ve aksaklıklara 22/23 yol açtığı, kriz merkezinin aynı gün içinde saat 23.30 ve sonrasında aranacak alanı daraltan teknik bilgilendirme ve bunu doğrulayan bölgede yaşayan vatandaşlarla bazı kurum/kuruluş yetkililerinin ifadelerini değerlendirme dışı tutup, bu bilgilendirmede yer alan bölgeyi bir sonraki gün yürütülecek arama ve kurtarma planlarına dahil etmediği, arazide arama ve kurtarma faaliyetini yürütenler için hayati önemi haiz bilginin bu kişilere iletilmediği, bazı bilgiler yeterli değerlendirmeden geçirilmeden önemsenip, bunun sonucu ilgisiz yerlerin defalarca arandığı, bunun hedefe ulaşma sürecinde aksama ve gecikmelere neden olduğu, şüphelilerin planlama, örgütleme, personel yönetimi ve yönlendirme ile raporlamada, koordinasyonlu bir şekilde etkin bir çalışma yürütemedikleri, daha sonra ortaya çıkan bazı aksaklıkları gözden uzak tutacak şekilde ceride kayıtlarının oluşturulduğu, bu itibarla tüm şüphelilerin görev ve yetki alanlarına giren işleri yerine getirirken ilgili mevzuat ve yönetmelik hükümlerine aykırı bir şekilde görevlerinin gereklerine uygun davranmayarak kişilerin mağduriyetlerine neden olmak suretiyle görevlerini kötüye kullandıkları anlaşılmıştır."
AVUKAT EKİCİ: PANDORA'NIN KUTUSU AÇILDI
Yazıcıoğlu Ailesi'nin avukatlarından Selami Ekici, 9 üst düzey kamu görevlisi hakkında açılan bu davanın, olayla ilgili bugüne kadar açılmış en büyük ve kapsamlı dava olduğunu söyledi. Ekici, şunları söyledi:
"Muhsin Yazıcıoğlu olayının çözümüne katkı sağlayacak ve yargılamalar aşamasında suçun vasıf ve mahiyetinin değişerek daha detaylı bir soruşturmaya ve yargılamaya sebep olacağını buradan ifade etmek istiyorum. Bu dosyada sanık olarak yargılanan kişilerin olay esnasında önemli görevlerde bulunmuş olmalarındandır. Yani tabiri caizse olayın mihenk taşlarından olan şahısların yargılanıyor oluşudur. Türkiye'nin en yüksek yargı organlarından biri olan Yargıtay tarafından bu soruşturmanın ve davanın açılmış olması da ayrıca bir önem taşımaktadır. Biz, Muhsin Yazıcıoğlu olayının bu aşamadan sonra çözüleceğine inancımız, hukuka olan inancımız bir kez daha artmıştır. Tabiri caizse Pandora'nın kutusu açıldı. Muhsin Yazıcıoğlu'na bu olayı reva görenlerin bir gün hukuk önünde teker teker hesap vereceklerini belirtmek istiyorum."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------
Avukat Selami Ekici ile röp.
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 236 MB
Haber-Kamera: Ömer KOÇ -KAHRAMANMARAŞ-DHA)
======================
Akşener: Sanırsınız savaşa gidiyoruz (2)
GÜMÜŞHANE'DE ESNAF ZİYARETLERİNDE BULUNDU
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Trabzon mitinginin ardından geçtiği Gümüşhane'de, esnaf ziyaretlerinde bulundu. Partisinin il başkanlığını ziyaret eden Akşener, Belediye Başkan adayı Mustafa Canlı'ya destek istedi. Akşener, "Gümüşhaneli hemşerilerimiz adaylara oy verirken hangisinin projeleri daha iyi, hangisi çok hizmet eder ve hangisi Gümüşhane'yi bir tık yukarı taşır ona bakmalı. Her şeyine kefil olduğum Mustafa Canlı'nın seçilmesi Gümüşhane'nin faydasına olacağını düşünüyorum" dedi.
Akşener, ziyaretin ardından karayolu ile Erzurum'a hareket etti.
GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK
Haber-Kamera: Sinan UÇAR/ GÜMÜŞHANE,(dha)
===================
Bakan Gül: Yargı, Türk milletinin yargısı olmaya devam edecek
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, "Yargı, Türk milletinin yargısı olmaya devam edecek. Geçmiş kötü örneklerde, kumpaslar, kayıt dışı şantajlar yargıyı bir iktidarın sandıktan çıkamayanların bir güç merkezi olarak görüldüğü anlayış geride kalmıştır" dedi.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, akşam saatlerinde Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi'ni ziyaret etti. Ziyaret sonrası açıklama yapan Bakan Gül, Bölge Adliye Mahkemesi'nin bu yıl içerisinde hizmete açılacağını belirterek, 'hayırlı olsun' temennisinde bulundu.
YARGI ETİĞİ BİLDİRGESİ'Nİ ANLATTI
Bakan Gül daha önce açıklanan 'Türk Yargı Etiği Bildirgesi'ne ilişkin de konuşarak, "Etik ilkeler, hakim ve savcılarımızın uyacağı, bağlayıcı meslek kurallarını yazılı hale getirmiş olduk. Elbette Türk yargısı, hakim ve savcılarımız meslek kuralı anlamında yazılı olmayan bir etik kurala tabilerdi. Hem sosyal ilişkilerde, hem davranışlarda mesleğe yakışır şekilde davranış, yine sosyal ilişkileri buna göre tanzim ediyorlardı, ama yazılı değildi. 2016 yılından itibaren yapılan çalışmalar neticesinde son aylarda buna hız vererek son nihai halini ortaya koyduk. Bizim kurul olarak getirip deklere ettiğimiz metinden öte Türk hakim ve savcıların, 'Ben Türk milleti adına karar veriyorum. Ben milleti sözde bir taahhütte bulunuyorum' dedi. Bizde bunun sözcülüğünü yaptık" diye konuştu.
'ETİK İLKELERİ ETE KEMİĞE BÜRÜNDÜRMÜŞ OLDUK'
"Hem etik ilkeler, hem disiplin hukuku eş zamanlı devam etmektedir" diyen Bakan Gül şunları söyledi:
"Hakim ve savcılarımızla ortak hazırladığımız yazılı bir metin oldu. Anayasa'da Türk milleti adına yargılama yapan hakim ve savcılarımız ben 'Türk milletine yargılama yaparken, her türlü yaklaşımda bağımsızlık ve tarafsızlık ilkesini koruyarak, mesleğini onurunu koruyarak ve insan onurunu koruyacak şekilde nezaketle davranma hakkından tutun, yargılamaya varıncaya kadar uhdesine tevdi edilen sırları koruyacağıma söz veririm' şeklinde etik ilkeleri ete kemiğe büründürmüş olduk. Türk yargısı, hakim ve savcılarımız da bu titizlikle gayret etmektedirler. Hepimizin de temel yaklaşımı Türk yargısının hakim ve savcılarımızın milletimizi beklediği hak ettiği yargılamayı titizlikle sürdürmesi, çünkü her meslek elbette özeni gösterecektir. Hakim ve savcılar, Türk yargısı adaletin dağıtıldığı mercilerde elbette daha özel davranacak mesleklerdir. Bu özeni hakim ve savcılarımız göstermektedir. Hem etik ilkeler, hem disiplin hukuku eş zamanlı devam etmektedir."
'GÜVEN VEREN ADALET VİZYONUMUZ VAR'
Etik kuralların tüm hakim ve savcıların bilgisine sunulduğunu aktaran Bakan Gül şöyle devam etti:
"Dün itibariyle Türk yargı sisteminde bağlayacağı etik kurallar tüm hakim ve savcılarımızın bilgisine sunulmuştur. Umarız bu etik ilkeler hakim ve savcılarımızın sunduğu adalet hizmetlerinin standardını daha yukarıya çıkartacaktır. 'Artık güven veren adalet' diye bir vizyonumuz var. Bu vizyona uygun bir şekilde de yapmış olduğumuz çalışmaların bir parçası. Seçimden sonra açıklayacağımız yargı reformu, strateji belgemizin bir parçası olarak bunu hep beraber ortaya koyacağız. Hakim ve savcılarımıza bu yargısal faaliyet yaparken, bir olay üzerinden hakim ve savcılarımızı asla töhmet altında bırakmakta asla kabul edemeyeceğimiz bir davranıştır. Çünkü geçtiğimiz yıl 11 milyon dosya hakim ve savcılarımızın önünden geçmiştir. Bunlar içerisinde insan olarak bir eksiklik olduğunda bunun itiraz merci elbette istinattır, Yargıtay'dır. İtiraz mekanizmaları vardır. Ama kalkıp bir yargısal mekanizmayı yargılamayı hepimiz yapıyoruz gibi hakim ve savcıları töhmet altında bırakmadan, yargıya bu anlamda güvenmek hepimizin beklentisidir. Hakim ve savcılarımızın da bu anlamda titizliğini hep beraber görüyoruz."
'ADALET MEKANİZMASI MERCİİNİ KORUYACAĞIZ'
Bakan Gül, konuşmasının sonunda şunları söyledi:
"Yargı Türk milletinin yargısı olmaya devam edecek. Geçmiş kötü örneklerde, kumpaslar, kayıt dışı şantajlar yargıyı bir iktidarın sandıktan çıkamayanların bir güç merkezi olarak görüldüğü anlayış geride kalmıştır. Yargı hiçbir grubun, hiçbir odağın, hiçbir cemaatin, hiçbir düşüncenin değil. Hiçbir ideolojinin değil, yargı Türk yargısının, herkesin güvenerek ve sonuna kadar güven duyduğu, hepimizce koruyup kollayacağı bir mekanizmadır. Adalet mekanizmasının merciini hep beraber koruyacağız. Standardını da hep birlikte yukarıya çıkartacağız."
Görüntü Dökümü
---------
Bakan konuşma
Detaylar
Haber: Fatih TURAN KAMERA: Uğur AYDIN/TRABZON, -
==================
Kilis'te 1 haftalık bebek parka terk edildi
Kilis'te parka terk edilen kız bebeği bulundu. Yağmurlu havada bırakıldığı için tedavi gördüğü hastanede 'Yağmur' adı verilen kız bebeğin annesinin Suriye uyruklu H.E. olduğu, bebeğin gayri resmi ilişkisinden dünyaya geldiği ve ailesinden korktuğu için terk ettiği öğrenildi.
Geçtiğimiz Pazar günü akşam saatlerinde İslambey Parkı'nda bir bankta bebek görenler durumu polise ve sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen polis, yaptığı araştırmada bebeği kimin bıraktığını tespit edemedi. Sağlık ekiplerinin tedavi için götürdüğü hastanede, havanın yağmurlu olması nedeni ile 'Yağmur' adı verilen 1 haftalık bebek tedavisinden sonra Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne teslim edildi.
Olayın ardından geniş çaplı soruşturma başlatan polis, olay yerine yakın yerlerdeki güvenlik ve Mobese kameralarını incelemeye aldı. İnceleme sonucunda bebeği getiren 2 kişinin bindiği motosikletin marka ve modelinden yola çıkan ekipler, bebeği Suriye uyruklu A.Y (38) ile H.Ö.'nün bıraktığını belirledi. Şüphelileri yakalayarak gözaltına alan polis, bebeğin annesinin H.Ö'nin baldızı olan Suriye Uyruklu E.H. olduğunu tespit etti. Polis tarafından gözaltına alınan E.H.'nin emniyette verdiği ifadesinde bebeğin babasının gayri resmi birlikte olduğu Suriye uyruklu M.A. olduğunu ve ailesinden korktuğu için bebeği eniştesi H.Ö'e terk etmesi için verdiğini söylediği öğrenildi.
Şüpheliler emniyetteki işlemlerinin ardından Cumhuriyet Savcısı'nın talimatı ile serbest bırakıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------
Çocuğun bırakıldığı Parktan görüntü
Caddeden görüntü
Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 13,8MB
Haber-Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU/KİLİS, -
==================
Hafif ticari araç, otomobille çarpıştı: 5 yaralı
Konya'nın Ereğli ilçesinde hafif ticari aracın, kavşakta otomobille çarpışması sonucu meydana gelen kazada 5 kişi yaralandı.
Kaza, bugün saat 15.30 sıraların Cahı Mahallesi Cahı Caddesi otogar kavşağında meydana geldi. Ali Yelli'nin kullandığı 33 L 3189 plakalı hafif ticari araç, Harun Ulucan idaresindeki 42 V 2762 plakalı otomobille çarpıştı. Kazada sürücülerle birlikte toplam 5 kişi yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla Ereğli Devlet Hastanesine kaldırıldı. Soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü
------------
Kaza yerinden detay
-Yaralıların ambulansa alınması
Araçlardan detay
-Genel ve detay
Haber- kamera: Atilla ATMACA EREĞLİ KONYA DHA))
==================
Helikopter düştü ihbarı asılsız çıktı
Konya'da bir kişinin helikopter düştüğü yönündeki ihbarı üzerine söz konusu bölgeye polis, jandarma, ambulans, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Yapılan aramada herhangi bir bulguya rastlanılamazken, ihbarın asılsız olduğu anlaşıldı.
Bugün saat 18.00 sıralarında 112 Acil Çağrı Merkezi'ne arayan bir kişi, Konya- Adana karayolu Yarma Mahallesi yakınlarında, tarlaya bir helikopterin düştüğünü gördüğünü ihbar etti. Bunun üzerine bölgeye polis, jandarma, ambulans, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Polis, 3'üncü Ana Jet Üs Komutanlığı ile de temasa geçerek uçuş yapan askeri unsur olup olmadığını sordu. Yetkililer de askeri uçak veya helikopterin uçuş yapmadığını, herhangi bir sivil helikopterin de bölgede uçuş yapmadığını söyledi. Buna rağmen çalışmalarını sürdüren ekipler, Yarma Mahallesi yakınlarında yaptığı aramada herhangi bir bublguya rastlamadı. İhbarın asılsız olduğunun anlaşılması üzerine ekipler bölgeden ayrıldı.
Görüntü Dökümü
--------------
Bölgede arama yapan ekiplerden detay
Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ- Tolga YANIK KONYA DHA))
================
Kampta evlenme teklifinde bulundu
Karabük'ün Safranbolu ilçesinde postacı İbrahim Yücel(27), gardiyan sevgilisi Merve Özkan'a(25) kamp yaptıkları ateşin başında sürpriz evlenme teklif etti.
Karabük Merkez PTT Şubesi'nde postacı olarak görev yapan ve aynı zamanda Safran Kamp Doğa Sporları Derneği Başkanı olan İbrahim Yücel, Kandıra Cezaevi'nde gardiyan olarak görev yapan sevgilisi Merve Özkan'a evlenme teklifinde bulunmaya karar verdi. Yücel, kamp yapma bahanesiyle derneğe üye yaklaşık 150 arkadaşı ve sevgilisiyle birlikte geldikleri Konarı Köyü İkizkavuşturan mevkiinde kamp kurdu. Kamp ateşi başında projeksiyondan izlenilen film bir anda kesilerek Yücel'in hazırladığı film gösterilmeye başlanıldı. Filmde sevgilisine ayağa kalkıp 2 adım öne çıkmasını isteyen Yücel, daha sonra yanına gidip diz çökerek evlenme teklif etti. Büyük şaşkınlık yaşayan Özkan, arkadaşlarının alkışları ve konfetiler altında teklifi kabul etti. Sevgililer daha sonra kamp ateşi etrafında ve çalınan müzik eşliğinde dans ederken arkadaşları ise cep telefonlarıyla anı ölümsüzleştirdi.
Görüntü Dökümü
-----------
-Film gösterimi
-İbrahim Yücel'in konuşması
-İbrahim Yücel'in diz çöküp evlenme teklif etmesi,
-Konfeti patlatılması dans etmesi
Süre: (04.01) Boyutu: (226 MB.)
Haber: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,
=================
Sokak sanatçısına zabıtalarca verilen ceza iptal edildi
İzmir'de canlı heykel performansı gösterisi yaptığı sırada sanatçı Erdal Çoban'a zabıta ekipleri tarafından Kabahatler Kanunu'na göre kesilen 153 TL para cezası iptal edildi.
Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde canlı heykel performans gösterisi yapan sanatçı Erdal Çoban, kendisine izin belgesi olup olmadığını soran zabıta ekiplerinin haber vermesi üzerine gelen polis tarafından İzmir Büyükşehir Belediyesi Kordon Ekipleri Zabıta Amirliği'ne götürüldü. Burada da Çoban'a, Kabahatler Kanunu'na göre 153 TL ceza kesildi. Erdal Çoban'ın yaşadıklarını sosyal medyadan paylaşmasının ve DHA'nın haberi olayı gündeme taşımasının ardından belediye, tepki üzerine cezayı iptal etti. Zabıta hakkında işlem başlatıldı. Erdal Çoban'a geçen Ağustos ayında da Alaçatı'da iş yeri önünde yaptığı canlı heykel performansı gösterisi sırasında Çeşme Belediyesi Zabıta ekipleri tarafından çevreyi rahatsız ettiği gerekçesiyle 218 lira ceza kesilmişti.
İZMİR, -
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni -21 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?