Dha Yurt Bülteni-4 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-4

1)TARİHİ MERİÇ KÖPRÜSÜ'NE SPREY BOYALI SALDIRIEDİRNE'de tarihi Meriç Köprüsü' son günlerde kimliği belirsiz kişilerin sprey boyalarla yazdığı yazılar ve sembollerle saldırıya uğruyor.

30.09.2018 10:57

1)TARİHİ MERİÇ KÖPRÜSÜ'NE SPREY BOYALI SALDIRI

EDİRNE'de tarihi Meriç Köprüsü' son günlerde kimliği belirsiz kişilerin sprey boyalarla yazdığı yazılar ve sembollerle saldırıya uğruyor. Padişahların kullandığı Seyir Köşkü, yazılarla kirletilirken, Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu, "Bunun adı vandalizmdir. Bunu başka bir kelimeyle izah etmek mümkün değildir" dedi.

Edirne'de Meriç Nehri üzerine Osmanlı Padişahı Abdulmecit tarafından yaptırılan, 1847 yılında hizmete açılan tarihi Meriç Köprüsü'ne, son günlerde henüz kimliği belirsiz kişiler tarafından sprey boyalarla yazılar yazılıyor, çeşitli semboller çiziliyor. Tarihi köprünün özellikle Seyir Köşkü'ne yazılar ve yapılan çeşitli şekiller tarihi esere, yazı duvarına çevirdi. Padişahlarının güneşin batışını izlediği Seyir Köşkü'nün mermerden olan sütunları ve kemerlerinin neredeyse her tarafına yazılan duvar yazıları ve renkli boyalarla çizilen şekiller ortaya tarihi esere yakışmayacak görüntüler ortaya koyuyor.

'BU BİR VANDALİZİM'

Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu, tarihi Meriç Köprüsü, Seyir Köşkü'nün duvar yazıları ile zarar verilmesine sert tepki gösterdi. Tarihi köprüye zararın bilerek yapıldığını söyleyen Hacıoğlu, "Bunun adı vandalizmdir. Bunu başka bir kelimeyle izah etmek mümkün değildir. Yani yüzyıllardan bu yana ayakta olan, bugüne kadar hiç bozulmayan, hatta Abdülmecid'in ismini de taşıyan köprü burası. Halk arasında Meriç Köprüsü olarak bilinen asıl adı Mecidiye Köprüsü'dür. Yani böyle bir tarihi eserin üzerine yazılar yazmak, devlet malına zarar vermenin tek bir ifadesi vardır, o da vandalizm. Ben bu gençliği anlamıyorum. Bu yaptıkları doğru değil. Tarihten gelen eserlere zarar vermemeleri gerekir. Tarihi köprünün bu halde olması turizm müdürü olarak beni son derece üzmektedir" dedi.

VATANDAŞLAR TEPKİLİ

Tarihi köprüye yazılarla zarar verilmesine tepki gösteren vatandaşlardan Nebahat Duman, "Edirne'de tarihi eserlerden bir tanesi de bu tarihi köprümüz. Bencil insanların saçma sapan düşüncelerini ifade ettiği şekillere kurban olmaması gerekir. Ayrıca görüntü kirliliği ve bu tarihe dokuya zarar verme bilinçsizlik adına ne diyorsanız deyin çok çirkin hiç onayladığımız bir şey değil. Edirne halkı olarak kınıyoruz, çok üzücü bir durum" dedi. Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi 2'nci sınıf öğrencisi Berkay Katık, tarihe saygısızlık yapıldığını belirterek, "Çok çirkin tarihe yapılan bir ayıp. İçler acısı bir durum. Bunlar hepsi kültürel miras sonuçta. Bunun yapılması tamamen tarihe saygısızlık. Burada yazılan yazılar ve yapılan sembollerden bunu gençlerin yaptığını anlayabiliyoruz" dedi. Tarihi Meriç Köprüsü yanı sıra Tunca Köprüsü'nün seyir köşküne de çeşitli yazılar yazıldığı görüldü.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Drone ile yukardan genel

Detay görüntü

Yazılardan genel detay

Vatandaşın tepkisi

Ahmet Hazıoğlu ile röp.

Köprü sütunlarından genel detay

Vatandaşın fotoğraf çekilmesi

Vatandaş ile röp.

Farklı açılardan genel detay

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,

=================================================

2)CEP TELEFONUNU KAPKAÇCILARI YAKALANDI

ADANA'da Ali A.'nın, sokakta yürürken konuştuğu cep telefonunu alıp kaçan 1'i çocuk, 2 kişi yakalandı.

'Olay, Yüreğir ilçesi Levent Caddesi'nde meydana geldi. M.B. (15) ile Ahmek K. (20), yanına yaklaştığı Ali A.'nın (19) cep telefonunu alıp, yakına bıraktıkları bisiklete binerek kaçtı. Ali A.'nın ihbarı üzerine bölgeye sevk edilen Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri, çevredeki güvenlik kameralarını inceledi. Ekipler, kısa sürede kimliğini saptadığı M.B.'yi yakalayarak gözaltına aldı. Çoçuk Şube Müdürlüğü'ne götürülen M.B., sorgusunda yanındaki kişinin Ahmek K,  olduğunu söyledi. Ahmek K. da evinde gözaltına alındı.

Emniyetteki işlemlerinin ardından iki şüpheli, adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

----------------------------

Zanlının emniyetten çıkarılması

Polis aracına bindirilmesi

Güvenlik kamerası görüntüleri

SÜRE: 51"   BOYUT: 94,5 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK  -Kamera: ADANA,

=================================================

3)GASP ŞÜPHELİLERİ TUTUKLANDI

MERSİN'de 2 çocuğun telefonunu gasp ettikleri iddiası ile gözaltına alınan 3 kişi tutuklandı.

Kent merkezindeki Yenişehir ve Toroslar ilçesinde 2 çocuğun telefonlarının gasp edildiği ihbarı üzerine harekete geçen Gasp Büro Amirliği ekipleri, güvenlik kamerası görüntülerinden yola çıkarak şüphelilerin kullandığı beyaz renkli aracın plakasını saptadı. Tüm birimlere dağıtılan plaka üzerinde yoğunlaşan ekipler, bir petrol ofisinden yakıt alırken görülen otomobildeki M.A. ve A.M.'yi gözaltına aldı, polisleri gören S.O., M.N.T ve İ.Y. ise kaçtı. Polis, kaçak zanlıları da yakalayıp gözaltına aldı.

Emniyetteki sorgusunda suçunu itiraf eden M.A. ile beraberindeki A.M., M.N.T. çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, İ.Y. ise adli kontrol şartı ile salıverildi. Diğer şüpheli S.O.'nun emniyetteki işlemlerinin sürdüğü ifade edildi.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Şüphelilerin emniyet müdürlüğünden çıkarılması

Polis araçlarına bindirilmesi

Emniyet müdürlüğü önünden genel görüntü

Polis araçlarının müdürlükten ayrılması

Müdürlük tabelasından görüntü

SÜRE: 43"   BOYUT: 79.2 MB

Haber-Kamera: MERSİN,

====================================================

4)DOKTOR OLMAYI HAYAL EDİYORDU, ŞİMDİ İSE YÜRÜMEYİ

BURSA'da ayakkabı almak için arkadaşının yanına giderken bindiği asansörün 3'üncü kattan çakılması sonucu omuriliğinde ezilmeler meydana gelen Kadir Tunç'un (15) iki yıldır boynundan aşağısı tutmuyor. Ailesinin yanında yatağa mahkum olarak hayatını sürdüren Kadir Tunç, "Asansör kazasından sonra dünyam karardı. Yatağa mahkum yaşamak beni çok üzüyor. Önceden en büyük hayalim doktor olup insanları sağlığına kavuşturmaktı. Şimdi ise tek hayalim yürüyebilmek" dedi.

Merkez Yıldırım ilçesinde, 2 yıl önce ayakkabı almak için arkadaşının çalıştığı atölyeye giden ve o günlerde 13 yaşında olan Kadir Tunç'un bindiği asansörün 3'üncü kattan çakılması nedeniyle boynu kapı kısmına sıkıştı. Hastaneye kaldırılan Tunç'a boyun bölgesindeki omurilik hasarlarından dolayı boynundan ayaklarına kadar felç geçirdiği teşhisi konuldu. 2 yıldır yatalak yaşayan Tunç aynı zamanda pek çok medikal cihaza bağlı olarak yaşam mücadelesi veriyor.

SADECE ÖZEL HASTANELER KABUL EDİYOR

Uzun zamandır pek çok hastaneye gittiklerini söyleyen Tunç yaptığı açıklamada tedaviyi yalnızca özel hastanelerin yüksek rakamlarla kabul ettiğini, ancak başarılı sonuç garantisi vermediklerini söyledi. Tunç, "Ben devlet büyüklerimize sesleniyorum. Bu duruma bir el atsınlar. İyileşmek istiyorum, yürümek istiyorum. Ben Fenerbahçeliyim, tuttuğum takımdan değil bütün Türkiye'den yardım istiyorum. İyileşme imkanım var ama özel hastanelerden başka hastaneler kabul etmiyor. Para karşılığında ameliyat yapacaklarını söylüyorlar" dedi.

'AĞABEYİM GİBİ ASKERE GİTMEK İSTİYORUM'

Eskiden doktor olma hayaller kurduğunu söyleyen Tunç, "Okul hayatım da bitti. En son 7'nci sınıfa geçmiştim. Şimdi rahatsızlığımdan dolayı gidemiyorum. Ayağa kalkmak, iyileşmekten başka hayalim yok benim. Ağabeyim askerde, ben de askere gitmeyi çok isterdim, ama hayat koşulları izin vermedi. Lütfen benim sesimi duyun. Ben de bu vatanın bir evladıyım" şeklinde konuştu.

'PARA İSTEMİYORUM, TEDAVİ İSTİYORUM'

Kendi görme engelinden dolayı çalışamayan Kadir Tunç'un babası 46 yaşındaki İsmail Tunç, "2 yıl önce kaza geçirdi oğlum. Tabii bu, Allah'ın takdiridir. Kadir'in tedavi olabilmesi için İstanbul'a, Ankara'ya gittim. Akdeniz Üniversitesi'ne gittim, Mersin'de özel hastaneye gittim. Nereye gidersem gideyim, hiçbir hastane tedaviye yanaşmıyor. Bir tek Mersin'deki özel hastane tedavi edebileceğini söyledi ama yüzde 100 iyileşme garantisi vermedi. Oğlum koşmak istiyor, okula gitmek istiyor. Ben para istemiyorum. Bana yardım edin demiyorum. Allah beni yaratmış, benim rızkımı da veriyor. Benim bir tek isteğim oğlumun iyileşmesi. Bir yetkili veya bir doktor yeter ki çıksın ben ameliyat ederim desin" şeklinde konuştu. Oğlu için 24 saat nöbet tuttuklarını belirten baba Tunç, "Oğlum için annesi ile birlikte sabaha kadar nöbet tutuyoruz. Bakımı zor oluyor ama, elimizden geldiği kadar yapmaya çalışıyoruz. Ben de hastayım. Beynimde leke var. Bu nedenle çalışamıyorum. Kızım çalışıyor ama, yetmiyor. Kardeşlerim sayesinde geçiniyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü:

---------------------------

-Kadir yatağında yatarken

-Babası Kadir'le ilgilenirken

-Detaylar

Haber/Kamera:  Enver Fatih TIKIR-Mehmet İNAN

BURSA,

Süre: 4 dalkika 25 saniye Boyut: 496 MB

==========================================================

5)85 YAŞINDA, 50 YILDIR ODUN KIRIYOR

BURSA'da odun pazarında ticaretle uğraşan 85 yaşındaki Halil Deniz 50 yıldır her gün balta ile odun kırıyor.  'İhtiyar delikanlı' Halil Deniz, "Kış aylarında günde 3 ton odun kırdığım oluyor" dedi.

Merkez Osmangazi lçesindeki odun pazarında yakacak odun satan Halil Deniz, çevresinde 'İhtiyar Delikanlı' olarak tanınıyor. Tam 50 yıldır bu işi yapan Halil Deniz, her gün en az 1 ton odunu balta ile kırdığını, bu miktarın kış aylarında ise 3 tonu bulduğunu söylüyor. İlerleyen yaşına rağmen hiç bir sağlık sorunun olmadığını söyleyen Halil Deniz, "Tam 65 senedir esnaflık yapıyorum. 50 yıldır da odun satıyorum. Önceden satmak için odun yetiştiremiyorduk. Doğalgazın gelmesi ile işlerimiz azaldı. Bu da işimizi olumsuz yönde etkiledi. Bu yaşıma rağmen her gün en az 1 ton odunu balta ile kırıyorum. 3 ton odunu kırarak satışa hazır hale getirdiğim günler de oluyor. İnsanlar inanmakta zorluk çekiyor ama bunu başarıyorum" dedi. Odunun tonunun 600 ile 750 lira arasında değiştiğini ifade eden Halil Deniz, işlerinin azalmasıyla son yıllarda kış sezonunda en fazla 340 ton odun satabildiklerinide sözlerine ekledi.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Odun kıran dede

-Röp

-Detaylar

(Haber-Kamera:  Osman ŞİŞKO – Berktuğ ÖNCÜ -BURSA,

========================================================

6)MALKARA'DA HİNT GÖLET BALIKÇIL KUŞU BULUNDU

TEKİRDAĞ'ın Malkara ilçesinde Türkiye'de ender görülün, nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya bulunan ve koruma altına alınan bir Hint gölet balıkçıl kuşu bulundu. Malkara Mustafa Uysal Ortaokulu Müdürü Özgür Çetin, okula geldiği sırada kapının önünde uçmaya çalışan bir kuşu görünce yakaladı. Özgür Çetin'in bir kutuya koyarak götürdüğü Orman İşletme Müdürlüğü'nde yapılan incelemede nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya bulunan Hint gölet balıkçıl kuşu olduğu belirlendi. Kuşun veteriner kontrolünün ardından Tekirdağ Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü'ne teslim edileceği belirtildi.

Bu tür kuşu ilk kez gördüğünü belirten  Özgür Çetin, "Sabah erken okula geldiğimde kapı önünde uçmaya çalışıp uçamayan bir kuş gördüm. Yakalamaya çalışırken saldırdı. Daha sonra onu elimle zarar vermeden yakalayıp bir kuyuya koyup Malkara Orman İşletme Müdürlüğü yetkililerine teslim ettim. Yetkililer ile birlikte yaptığımız araştırmada kuşun Türkiye de nadir görülen, dünyada da nesli tükenme tehlikesinde olan Hindistan bölgesinden geldiği Hint gölet balıkçıl kuşu olduğu anlaşıldı" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------------------

-Yakalanan kuştan detay

-Kutudaki kuşun çevresindeki saldırması

-Kuşun yakalanmaya çalışılması

-Kuştan detaylar

Haber-Kamera: Murat YAYIN/MALKARA(Tekirdağ),-

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-4 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement