Ferman Akgül, Ntv Radyo'ya Konuk Oldu!

"Hangi müzik tarzını yaparsam yapayım amacım alternatif bir duruş koyabilmek"

Beğenilen Türk rock grubu Manga'nın solisti Ferman Akgül, ilk solo albümü "Yürüyorum İçimde" için "Pop müziğe alternatif getirdim. Manga'ya kıyasla daha pop bir albüm. Fakat alternatif de bir albüm. Ne yaparsam, hangi müzik tarzını yaparsam yapayım, mutlaka amacım alternatif bir duruş koyabilmek, bir farklılık yaratabilmek. 'Yürüyorum İçimde' albümü bir deneme benim için" sözleriyle merak uyandırdı.

"Albümü yaparken yeni yeteneklerle çalışmak istedim"

Akgül, "Albüm kayıtları 2015'te Amsterdam'da başladı. Albümü yaparken yeni yeteneklere çok imkan vermek istedim, onlarla çalışmak istedim. Sertan İpek, Egemen Özkasnaklı caz okuyan iki tane gencecik arkadaş. Onlarla tanıştık, onları da ekibe dahil ettim. Albüm çalışmamız yaklaşık bir sene sürdü" dedi.

"Albümde sürpriz isimler var"

Albümün önemli sürprizlerinden birisinin aranjör İskender Paydaş olduğunu belirten ünlü vokal, "İskender Paydaş benim için çok önemli. Çünkü albümün demolarını ben ona 2015'ten beri dinletiyordum. Hep onunla fikir alışverişleri yaptık, kayıtlar yaptık. En son dedi ki 'Ben bir şarkıya davul çalmak çok istiyorum' bir buçuk sene sonra onu arayıp albümü bitirdiğimi söyledim. Babajim'de davul kayıtlarını yaptık" dedi.
"Manga'nın dağılmadığını resmi olarak ilan etmiş olduk"
Ayrıca, albümde grubu Manga ile de ortak bir çalışmaya imza attığını anlatan Ferman Akgül, "Manga'nın stüdyosu yani bizim stüdyomuzda çocuklar sürekli ben solo albüm yaparken gidip geliyorlardı. 'Yağmur şu şarkıya gitar çalar mısın?, Bir elektro gitar olsun şarkıda' dedim. Çünkü albüm genelinde hep akustik gitarlar, piyanolar olan bir albüm. Bir şarkıda Özgür'ün davulları olsun, Yağmur'un elektro gitarları, Cem'in o agresif basları olsun istedim. Grubun solisti albüm yapacak featuring 'Manga' diyecek. Bizim için güzel bir anı oldu ve Manga'nın dağılmadığını da artık resmi olarak ilan etmiş olduk" dedi.
"Bu yolculuk bana iyi geldiği gibi Manga'ya da iyi gelecek"
Akgül, neden solo albüm yapmak istediğiyle ilgiliyse "Çünkü çok farklı şarkılar. Farklı şarkılar yapmayı seviyorum. Benim Türk Sanat Müziği bestelerim de var. Daha doğrusu denemelerim var. Birçok şey yapıyorum. Bunları paylaşmak istiyorum. Ve bu yolculuk bana iyi geldiği gibi 'Manga'ya da iyi gelecek' diye düşünüyorum. Başka bir enerjiyi içimden atıyorum, onu paylaşıyorum. Şimdi grup müziğine olan fikrim değişmeye başladı. Daha çok farklı şeyler dinliyorum. O yüzden her şey çok olumlu yansıyacaktır" açıklamasını yaptı.
"Osmanlı Cadısı Tırnova iyice korkutmaya çalışan tarihi bir öykü"
Şarkı ve sözün yanı sıra öykü de yazan Ferman Akgül öykü kitabı "Osmanlı Cadısı Tırnova"yla ilgili, "Türkiye dışındaki kültürlerde cadıyla bizim dediğimiz cadı biraz farklıymış. Ben de bunu yeni yeni öğreniyorum aslında. Osmanlı İmparatorluğu'nun 1800'lerin ortasında kadrolu vampir avcıları var. Bunları duyduğum andan beri 'Bir şey yazmam gerek' diye çok heyecanlandım. Böyle bir Osmanlı filmi yapılmalı. Böyle hikayeler Türkiye'den çıkmalı. Osmanlı Cadısı Tırnova benim yazdığım öykü kitabının lokomotif öyküsü. Onun dışında dokuz tane daha öykü var. Onlar da yıllar yılı Billboard'da, Blue Jean gibi dergilerde yazdığım denemelerin toparlanmış hali. Güzel, fantastik, zaman zaman korku, zaman zaman bilim kurgu. Osmanlı Cadısı Tırnova da iyice korkutmaya çalışan tarihi bir öykü" diye bahsetti.
"Albüm koşturmacası bitince yazın yeni projelerde yer alabilirim"
Aynı zamanda, Küçük Prens'in müzikal uyarlamasında pilot rolünü oynayan ünlü müzisyen oyunculuk kariyeriyle ilgili, "Oyunculukla ilgili benim ortaokulda tiyatro kulübünden kalma anılarım vardır. Marmara Üniversitesi'nde sinema okudum. 'Doğru proje ne olabilir?' diye düşünürken bir gün Alev Baymur aradı 'Küçük Prens var' dedi. Dedim ki 'Seve seve oynarım' Pilot rolünü ve Burak Kut'la değişmeli oynadık. Orada Altan Gördüm, Meltem Cumbul, Özkan Uğur, Demet Tuncer gibi çok önemli oyuncular vardı. Benim için müthiş bir okul oldu. Şimdi ufak ufak beni heyecanlandıran çok da sevdiğim isimlerden minik teklifler gelmeye başladı. Yaza doğru olabilecek projeler. Şimdi bu albüm koşturmacası bitince yazın heralde öyle bir maratona gireceğim" sözleriyle yeni projelerin sinyalini verdi.
"Çok uzun zamandır hayalini kurduğumuz iki festivali gerçekleştirmek üzereyiz "
Ünlü müzisyen yeni projeleriyle ilgili, "Eşimle kurduğum 06 Records plak şirketiyle birlikte çok uzun zamandır hayal ettiğimiz iki festivali gerçekleştirmek üzereyiz. Yazın Kerem Mutlu'yla birlikte Türkiye'nin ilk akustik festivalini yapacağız. Kilyos sahillerinde olacak. Yurtdışında çalmak isteyen, yurtdışında albüm yapmak isteyen müzisyenlere bir kapı açmak en büyük hayalimdi. GBOB denen 11 yıldır dünyanın 49 ülkesinde yapılan bir festival varmış. Onlar bize ulaşınca biz de bundan haberdar olduk. Bizi çok etkilediler. Haklarını hiç düşünmeden aldık. Sonra bir dünya finali yapılıyor. O dünya finaline çıkan grup çok büyük fırsatlar sahibi olabiliyor. Mesela geçen sene Berlin'deki jüride ben vardım. Sinoptik denen bir Rus grubuna ödülü verdim. Yedi bölgede Türkiye finalistlerini alacağız. Onları İstanbul'a getireceğiz. İstanbul'da yarışacaklar. Sonra finalist Yunanistan'a gidecek. 15 ülkeyle tekrar orada bir yarışma olacak. Kazanan Los Angeles'a gidip orada bir single çıkaracak. Bunu İstanbul'da bir aksilik olmazsa sene sonunda başlatacağız" diyerek müzikseverlere müjde verdi.