Foça, Toprak Ana'ya Teşekkür Etti

Geleneksel zenginlikliklerin paylaşıldığı, lezzetli bir Cumartesi günü yaşandı.

Uluslararası Slow Food Örgütü Yeryüzü Pazarı ağının Türkiye'deki tek temsilcisi olan ve geçen Ekim ayında İtalya'da düzenlenen Salone del Gusto-Yeryüzü Pazarları Yarışması'nda, 39 pazar içerisinde birinci olarak seçilen Slow Food Foça Zeytindalı Birliği, Toprak Ana Günü'nde çok renkli bir yöresel yemek kutlaması gerçekleştirdi.
Toprak Ana Günü kutlamasında, bademli sübye salatası, çekme makarna, çitlembik turşusu, gambilya favası, kuru üzüm ve çitlembikten yapılan Foça tatlısı, peynirli erişte, sinkonta, taratorlu akkız ve tarhanalı balık gibi unutulmaya yüz tutmuş olan yiyeceklerin tadımı yapıldı. Slow Food İzmir Bardacık Grubu Lideri Nedim Atilla, Toprak Ana Günü kutlamaları, Slow Food felsefesi ve çalışmalarına ilişkin bilgiler verdi. Söyleşinin son bölümünde, etkinliğe Aliağa'dan katılan balıkçı-balık lokantası sahibi Kayhan Eyüpoğlu'da düşüncelerini paylaştı.
Kutlamaya katılanlar arasında, Foça Kaymakamı Niyazi Ulugölge, Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ, Amfibi Görev Grup Komutanı Tuğamiral Sinan Azmi Tosun, Slow Food üyeleri, destekçiler, gönüllüler ve vatandaşlar yer aldı.

Toprak Ana'ya teşekkür günümüz

Slow Food Foça Zeytindalı Lideri Gül Girişmen, söyleşi öncesinde; "Bugün, Toprak Ana'ya teşekkür günümüz. Aynı zamanda Slow Food'un kuruluş günü. Bugünü çok önemsiyoruz. Aynı duygularla, aynı birliktelikle hareket ettiğimiz zaman, yiyeceklerimizin, kültürümüzün devamlılığını sağlıyoruz. Kültür, bir yerde sürdürülebilirlik demek. İnsanoğlu, ilkçağlardan günümüze dek yaşadığı süreç içerisinde, hep yiyecek temin etme güdüsüyle hareket etmiş. Biz, unutulmaya yüz tutmuş tatları, yeniden günyüzüne çıkarmak için çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Bugün burada göreceğiniz yemeklerin hepsi, yeniden günyüzüne çıkan yemeklerdir. İki ürünümüzü Slow Food Nuh'un Ambarı Projesi'ne dahil ettik. Yeni ürünleride bu listeye ekleyeceğiz zamanla... Anı yaşamak çok önemlidir. Anı yaşarken yemekte yiyoruz. O anda, insanın doğal hakkı olan iyi yemeği yemesi için, iyi bir ürün lazım. O ürünü de sevgiyle üretmek lazım. O ürüne değer vermek lazım, iyi pişirmek lazım. Ancak bu şekilde yemeğimiz kıymetleniyor" dedi.

Foça, Türkiye'ye örnek oldu

Konuşmasına, Slow Food'un bir dernek, platform, ya da kooperatif olmadığını, bir hareket, bir düşünce tarzı ve dünyaya bir bakış şekli olduğunu ifade ederek başlayan Nedim Atilla; "Slow Food, dünyaya; iyi, temiz ve adil bakmanın hareketidir. Tüm dünya üzerine yayılmış bir ağı var, üniversitesi var. Türkiye'yi Foça'nın temsil ettiği Yeryüzü Pazarı geleneği var. Uluslararası Slow Food Örgütü tarafından, 2004 yılından bu yana 10 yıldır Toprak Ana Günü kutlanıyor. Biz, Türkiye'deki ilk Toprak Ana günü kutlamasını 2009 yılında yaptık. Zamanla artan etkinlikler dolayısıyla, Aralık ayı Toprak Ana ayı olarak kutlanıyor. Dünya'da en çok etkinlik, İtalya ve Amerika'da yapılıyor. Biz de orta sıralarda yer alıyoruz 10-12 etkinlikle. Bugün Türkiye'nin değişik kentlerinde, İstanbul'da, Ankara'da Trabzon'da, Bayramiç'te etkinlikler var. Yani bugün, tam bir Toprak Ana Günü olarak kutlanıyor. Ne kadar mutluyuz ki, bugün Toprak Ana Günü kutlamasında, Foça Zeytindalı konviviyumumuzun etkinliğinde sizlerle biraradayız... Slow Food tarafından, tüketici tanımlaması yerine "t-üretici" olarak bir model geliştirildi. Yani üreticinin yardımcısı olan tüketiciler. Bugün aramızda olan, sevgili dostumuz Ayhan, Aliağa'daki dükkanının girişinde demiş ki; "Ben, bir karıştan küçük balık satmıyorum". Bakın bu çok önemli. Şayet biz onun bu tavrını desteklersek, t-üretici oluyoruz... Böyle bir küresel projenin, akımın içinde kendi ulusal değerlerimizi, milli yiyeceklerimizi yaşatıyoruz. Yerel ekonomiye çok fayda sağlayacak bir iş. Yöresinde tanıtılan, ekilen, üretilen ürün, oranın ekonomisini de çok olumlu yönde etkileyecek. Çevreye daha saygılı insanlar doğacak. Geleneksel bilgiyi, birbirinin kulağına fısıldayan insanlar haline dönüşeceğiz. Slow Food'un hedefleri bunlar... Biz yerli gıda çeşitlerini korumak, Yeryüzü Pazarlarını geliştirmek istiyoruz. Foça örnek oldu Türkiye'ye. Gökçeada'da, Şile'de, belki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde, küçük ölçekli çiftçilerin, balıkçıların, esnafın, artizan üretim yapanların bir araya geldiği Yeryüzü Pazarları kuruluyor. Onların hepsine, - Gidin Foça'yı görün! diyoruz. Ne kadar da mutlu oluyoruz. Belediye Başkanımız Sayın Gökhan Demirağ'a, Slow Food Zeytindalı'na vermiş olduğu desteklerden ötürü teşekkür etmek istiyorum... Okullarda bahçeler oluşturmak, çocuklarımıza öğretmek. Sizlere düşen, özellikle hanımlara, çocuklara torunlara yemekleri öğretmek ve bu yemekleri yemeleri için onları teşvik etmek. O yüzden Slow Food'u, dünya için bir fırsat olarak görmenizi öneriyorum. Bugün 160 bin kişi, bizim burada toplandığımız gibi toplanıyorsa, bu önemli birşeydir... Toprak Ana Günü'nün bu yılki teması, riskli yerel gıdalar. Bunlar neler, kaybolmaya giden gıdalar. Bu anlamda çok önemli bir iş yapmış Foça Zeytindalı Konviviyumuz. Benzersiz lezzetleri bir araya toplamış... Tüm dünyada geleneksel gıda ürünleri hızlı bir şekilde kaybolurken, Nuh'un Ambarı; bütün kutsal kitaplarda var, semavi bütün dinlerin peygamberi Hz. Nuh diyor ki; "Her üründen bir tane alıyorum. Çünkü bunlar dünyadaki son ürünler, öyleyse ürünlerin yaşaması için bir tane alıyorum gemime" İşte biz de Slow Food Nuh'un Ambarı Projesi diyoruz bu projeye. Hiçbir din ayrımı gözetmeksizin, o ambarın içine ürünler koyuyoruz. Çok güzel, Foça Karası üzümü artık o ambarın içinde. Çekme makarna, erişte, o geminin içine bindi. Bunlar, çok sevindirici gelişmeler. Lütfen internete giriniz "ark of taste" yani lezzet yelpazesi yazınız. Türkiye'nin üzerine gelin tıklayınız, 40 kusür ürün göreceksiniz. İçinde İzmir tulumu da var. O ürünleri zaten siz tanıyorsunuz. Ama bütün dünyanın bunu tanımasıyla beraber, bu bir kalkınma modeline dönüşecek. İşte Terra Madre-Toprak Ana günü, bu anlamda çok önemli" dedi.

Belediye Başkanı Gökhan Demirağ ise; "Foça Zeytindalı konviviyumumuzu, örnek başarılı çalışmalarından ötürü kutluyorum. Zeytindalı Lideri Gül Girişmen'e, çok değerli dostlarına ve ekibine, Sayın Nedim Atilla'ya ve bu kutlamaya destek veren herkese çok teşekkür ediyorum. Bu güzelliklerin artarak devam etmesini ve hep beraber paylaşmayı diliyorum" dedi