Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker, Diyarbakır'da

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, "17 Aralık süreci, Kürt meselesine dönük başlatılan süreci engelleme çabasından başka bir şey değil. Şantajlar, montajlar, parelellerle bunların tamamı sayın Başbakanı engellemeye ve Türkiye'deki Kürt sorununun barış içindeki çözümünü engellemeye yönelik bir teşebbüstür" dedi.

Bakan Eker, beraberinde AK Parti Milletvekili ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı Galip Ensarioğlu ile Bismil ilçesinin Yukarı Salat, Ambar ve Tepe beldelerini ziyaret etti. Ziyaretler sırasında konuşan Eker, 30 Mart'ta sadece belediye başkanlarını seçmek için sandığa gidilmeyeceğini, Türkiye'nin barışını, huzurunu ve kalkınmasının da seçileceğini söyledi.

Çözüm süreciyle Türkiye'de kalıcı bir barışı tesis etmeye çalışan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve partisine kumpas kurulduğunu belirten Eker,"17 Aralık süreci, Kürt meselesine dönük başlatılan süreci engelleme çabasından başka bir şey değil. Şantajlarla, montajlarla, parelellerle bunların tamamı sayın Başbakanı engellemeye ve Türkiye'deki Kürt sorununun barış içindeki çözümünü engellemeye yönelik bir teşebbüstür" ifadelerini kullandı.

"Türkiye barış istiyor"

Siyasi istikrar olmazsa kalkınmanın da olamayacağını,  Kürt meselesinin çözülemeyeceğini kaydeden Eker, geçmişin bunun acı örnekleriyle dolu olduğunu belirtti.

1990'lı yılların Türkiye'nin kan gölüne döndüğü, faili meçhul cinayetlerin ve işadamlarının ölüm listelerinde yer aldığı günler olduğunu belirten Eker, "Yakılan, yıkılan köylere tanık olduk. Çünkü siyasi istikrarın olmadığı bir yönetim vardı. Türkiye'yi tekrar o günlere götürmek istiyorlar. Biz kararlıyız. Biz diyoruz ki 'Türkiye barış istiyor. AK Parti ve AK Parti'nin belediye başkan adayları barış, huzur ve kalkınma istiyor"' dedi.

"Kürt meselesinin barış içinde çözülmesini istemiyorlar"

Eker, "Diyarbakır'da yakılan barış meşalesi sadece Türkiye için değil bütün Ortadoğu için umudun ışığı haline geldi. Uluslararası güçler ulusal bir takım taşeronlarla birlikte bunu durdurmak için harekete geçtiler" diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"17 Aralık'ta başlayan süreç barış girişimini engelleme sürecidir. Başka da bir şey değildir. Bunlar Türkiye'de Kürt meselesinin barış içinde çözülmesini istemiyorlar. Bu nedenle 30 Mart Recep Tayyip Erdoğan'a ve barışa sahip çıkma günüdür. Bunun için 30 Mart fırsatını kaçırmamalıyız."

"Tahammül edemediler o sanatçıya"

Bakan Eker, Kürtçe albüm yapacağını söyleyen sanatçı Ahmet Kaya'ya tahammül edemeyenlerin çatal, bıçak ve kaşıklarla saldırdığını anımsatarak, şunları kaydetti:

"Memleketini terk etmek zorunda kaldı ve gitti gurbette vefat etti.  Bu topraklarda Ahmet Kaya gibi çok acılara şahit olduk ama Recep Tayip Erdoğan geldi, 'bu Kürt sorunu, benim sorunum ve bu sorunu ben çözeceğim' dedi. Ona oy veren vermeyen herkes dedi ki  'bu sorunu çözse çözse Recep Tayyip Erdoğan çözer.' ve bütün siyasi kariyerini, şahsiyetini, elini, gövdesini, başını taşın altına uzattı. Yaklaşık 1,5 senedir bu topraklarda terör ve Kürt sorunu nedeniyle annelerin göz yaşı dökülmüyor. Kan akmıyor, ocaklar sönmüyor." - Diyarbakır