Hak-İş Genel Başkanı Arslan: - "Eğer zaman zaman kullanılan, bize yapılanlara karşı kendi hukukumuzu, taleplerimizi, kafamızdaki yargılara göre hayata geçirmek istersek, burada bu tür katliamlarla karşı karşıya kalırız"- "Amaçları İslamafobi zihniyetini daha güçlendirmek, batıdaki İslam karşıtlığını daha da körüklemek ve faşist Nazi kalıntısı zihniyetin yeniden batıda hortlamasını sağlayacak bazı provokasyonlar yapmaktır" Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Paris'teki dergiye yapılan saldırıyı eleştirerek, "Eğer zaman zaman kullanılan, bize yapılanlara karşı kendi hukukumuzu, taleplerimizi, kafamızdaki yargılara göre hayata geçirmek istersek, burada bu tür katliamlarla karşı karşıya kalırız" dedi.Arslan, Muş Öğretmenevi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen Hizmet-İş Sendikası Muş Şubesi 4. Olağan Genel Kurulu'nda, Paris'teki Charlie Hebdo dergisine yapılan saldırıyı şiddetle kınadıklarını söyledi.Paris'te olup bitenleri bir sendikacı, bir sivil toplum örgütü mensubu, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı ve bir insan olarak lanetleyip kınadığını belirten Arslan, asla hiç kimsenin bir başkasını görüşlerini benimsememesi, fikirlerine karşı olması veya görüşü, fikirlerinin acıtması, üzmesiyle hiçbir kimsenin bundan dolayı öldürülmeyi, katledilmeyi hak etmediğini söyledi."Eğer o karikatür dergisinin bizim değerlerimize, inançlarımıza karşı bir saldırganlığı varsa, buna tepki koymak illa da onlara saldırmakla olmayabilir" diyen Arslan, şöyle devam etti: "Daha iyi bir gazete çıkarırsınız, daha iyi bir karikatür dergisi çıkarırsınız, oradan da ona cevap verirsiniz. Onların yaptıklarına karşılık verirsiniz veya gidersiniz mahkemeye, onların hakaretlerine karşı dava açar veya dergisine gider yaptıklarının yanlış olduğunu, yapmamaları gerektiğini söylersiniz ama bütün bunların hepsini barışçıl, hukuk yollarıyla yapmak gerekiyor. Eğer zaman zaman kullanılan, bize yapılanlara karşı kendi hukukumuzu, taleplerimizi, kafamızdaki yargılara göre hayata geçirmek istersek, burada bu tür katliamlarla karşı karşıya kalırız. O yüzden öncelikli olarak biz hangi dinin, inancın, etnisitenin, ülkenin yurttaşları olursa olsun, kim olursa olsun, öncelikli olarak biz insan olarak meselelerimizi insani esaslarla çözmemiz gerekiyor."- "Niyet, İslamafobi zihniyetini güçlendirmek"Saldırının faturasını Müslümanların ödeyeceğini dile getiren Arslan, lanetlenmesine, kınanmasına ve tasvip edilmemesine rağmen katliamların faturasını batının, zihniyetinin doğal sonucu olarak Müslüman inancına ve değerlerine fatura etmeye çalıştığını söyledi.Arslan, eylemi yapanların kime hizmet ettiğini, kimin değirmenine su taşıdığını, eylemlerin arkasındaki karanlık güçlerin olduğunu görmemek için gözlerin kör olması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti: "Birileri kullanılarak, birileri belli noktada yönlendirilerek algı operasyonu yapılıyor. Amaçları İslamafobi zihniyetini daha güçlendirmek, batıdaki İslam karşıtlığını daha da körüklemek ve faşist Nazi kalıntısı zihniyetin yeniden batıda hortlamasını sağlayacak bazı provokasyonlar yapmaktır. O yüzden, bu gelişmeler münasebetiyle aslında yıllar yılı şu topraklarda yaşadığımız pek çok acılara sessiz kalanlar, o acıları görmeyenler, susanlar, bu acılarımızın üzerinden bize sadece ağıt yakanlar, kendilerinin başına bir sorun gelince nasıl dünyayı ayağa kaldırdıklarını da hatırlatmak gerekiyor. Evet, o katliamları kınıyoruz, reddediyoruz, asla onaylamıyoruz ama bizim ülkemizde de yaşanan onlarca, binlerce katliamlara sessiz kaldınız. Onlar, bölgede, bizim bölgemizde yaşanan savaşlara, çatışmalara sessiz kalarak, adeta o katliamları onayladılar. Dolayısıyla geçmişte de Cezayir'de, Tunus'ta yaşanan, Fransa'nın yaptığı katliamlara sessiz kalan dünya, bugün kendilerine ki onaylamıyoruz, dokununca nasıl bütün dünyayı bir algı operasyonuna dönüştürerek, kitleleri nasıl yönlendirdiklerini hep beraber görüyoruz. O yüzden, bu oyunu bozmamız gerekiyor."Kendisinin Akil İnsanlar Heyeti'nde yer aldığını hatırlatan Arslan, Muş'un Türkiye'nin barış sürecindeki rolü ve misyonunu bildiğini ve 6-7 Ekim olaylarında sürecin ciddi bir şekilde darbe yediğini ancak yine bölge halkının sürece sahip çıktığını vurguladı.Arslan, bölge insanının süreç konusundaki kararlılığını ortaya çıkarmasının ümitleri bir kez daha güçlendirdiğini ifade ederek, "Biz bölgede yaşanan acıların muhataplarıyla konuştuk. Gerçekten bu acıların tarif edemeyecek kadar derin izler bıraktığını gördük. Gittiğimiz bütün illerdeki insanlar, acılarını bizimle paylaştılar. Acılarımızı yarıştırarak bu sorunu tek başına çözemeyiz ama insanların bölgede barış için, uzlaşma için, bu topraklarda birlikte yaşama konusundaki kararlılıkları, çabaları, gayretleri, her türlü takdirin üzerindedir" şeklinde konuştu.Taşeron işçilerin sendikalı olması gerektiğini belirten Arslan, sendikalı yapana kadar mücadelelerini sürdüreceklerini, yetki aldıktan sonra da toplu sözleşmeye oturacaklarını belirtti.Arslan, konuşmasından sonra programı takip eden gazetecilere 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü münasebetiyle çeşitli hediyeler verirken, genel kurulda da yapılan konuşmaların ardından seçimlere gidildi.Genel kurula, Belediye Başkanı Feyat Asya, belde belediye başkanları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve sendika üyeleri katıldı. .
Son Dakika › Güncel › Hak-İş Genel Başkanı Arslan - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?