"Hiç Kimsenin Sokakları Karıştırmaya Hakkı Yok"

Kalkınma Bakanı Yılmaz Bingöl'de- Bakan Yılmaz: " Türkiye'de hiç kimse bir bahanenin altına sığınıp bu toplumu karıştırmaya çalışmasın. Bakın 30 sene büyük bedeller ödedik. Bunu tüm Türkiye ödedi ama en büyük bedeli de bu bölgedeki insanlar ödedi"- "Hiç kimsenin sokakları karıştırmaya hakkı yok. Hiç kimsenin bir başkasına şiddet uygulamaya hakkı yok. Bunu yapan karşısında hukuku bulur, halkın kanaatini, siyasi tavrını ve duruşunu bulur" Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, "Türkiye'de hiç kimse bir bahanenin altına sığınıp bu toplumu karıştırmaya çalışmasın. Bakın 30 sene büyük bedeller ödedik. Bunu tüm Türkiye ödedi ama en büyük bedeli de bu bölgedeki insanlar ödedi" dedi.Yılmaz, Bingöl'de AK Parti Merkez İlçe Başkanlığı 5. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, hem hizmetler, hem de özgürlükler, demokrasi ve kalkınma açısından Türkiye'nin nereden nereye geldiğini herkesin çok iyi bildiğini söyledi.AK Parti'nin sıradan bir parti olmadığının altını çizen Yılmaz, şöyle konuştu: "Kuruluşundan 15 ay sonra seçime giren AK Parti tek başına iktidar oldu. Mecliste büyük bir çoğunluğa sahip oldu. 2001 yılının ağustos ayında kurulan parti, 2002 yılının kasım ayında tek başına iktidar oldu. Bu gerçekten büyük bir başarıdır. Dünyada böyle bir parti var mı? Ben bilmiyorum doğrusu. İktidara geldikten sonrada bu millet hiçbir zaman AK Parti'yi mahcup etmedi. Bu kadar zaman geçti arada bakın 12 senedir AK Parti iktidarda değil mi? İktidar insanı ve partileri yıpratır. İktidarda olmak o kadar kolay bir iş değildir. İktidarda güçlenmek kolay bir iş değildir. AK Parti çok şükür 12 senenin ardında alnı açık başı dik milletimizin içindedir.""AK Parti 12 yıla çok büyük hizmetler sığdırdı boş yere vatandaşlarımız desteklemiyor" diyen Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bizden öncede çok iktidarlar geldi geçti. Bizden bir önceki dönem hatırlarsanız dönemlerini tamamlayamadılar. Seçime gitmek zorunda kaldılar. Niye seçime gittiler halkın içine çıkacak yüzleri yoktu. Yazar kasalar atılıyordu sokaklarda o günleri hatırlayın. Kendileri ekonomiyi yönetemediler dışarıdan IMF'yi getirdiler. Dünyadan borçlar aldılar, bırakın borç parayı bir de bir bakan getirdiler. Ekonomiyi o bakana teslim ettiler. Seçimlerde halkımız bütün bu yapılanları gördü, o partileri sesiz bir devrim yaparak, demokratik bir devrim yaparak sandığa gömdü. Hiçbiri barajı geçemedi. Meclisteki bütün partileri halkımız tasfiye etti. Sonra emaneti AK Parti'ye devretti."Yılmaz, halkın kendilerine verilen emanete hiçbir zaman ihanet etmediklerini bu nedenle halkın her defasında AK Parti'ye daha güçlü destek verdiğini kaydetti.Yedi yıllık siyasi hayatında 2 yerel, 2 genel, 2 referandum ve bir Cumhurbaşkanlığı seçimi yaşadığını anımsatan Yılmaz, 7 yılda 7 seçim gördüğünü ve hiç birinde de halkın kendilerini mahcup etmediğini anlattı.Yılmaz, AK Parti'nin seçimlerde ve diğer konularda elde ettiği başarıların tesadüf olmadığına dikkati çeken Kalkınma Bakanı Yılmaz, şöyle dedi: "AK Parti yeni bir parti ama kökleri derinlerde bir parti. Menderes dönemini, rahmetli Özal ve rahmetli Erbakan'ı anlamayan, o dönemlerdeki mücadeleleri anlamayan AK Parti'yi anlamaz. AK Parti bu milletin bağrından çıkmış bir partidir. Bu milletin değerleri neyse, bu millet neye inanıyorsa AK Parti'nin değerleri de odur. İşte başarının sırrı da burada. AK Parti devletin gözüyle millete bakmıyor, milletin gözüyle devlete bakıyor. AK Parti devleti millete hizmet eden bir kurum olarak görüyor. Bu anlayışla devleti yönetiyor."AK Parti'nin "ben diyenlerin değil, biz diyenlerin partisi" olduğunu ifade eden Yılmaz, "Kişiler fanidir, gelip geçicidir. Kalıcı olan hareketler, ilkeler, politikalardır. Dolayısıyla AK Parti 'ben değil, biz' diyen ilkesiyle, millete hizmetle anlayışıyla yoluna devam edecek. AK Parti slogan partisi değil, hizmet partisidir" dedi.- Çözüm süreciKalkınma Bakanı Yılmaz, çözüm sürecine de değinerek, iş yapmayanların, hizmetin kıymetini de bilmediğini, bir taraftan hizmet ederken, bir taraftan da çözüm sürecini sürdürmeye ve kamu düzenini sağlamaya devam edeceklerini kaydetti.Hiç kimsenin bir başkasının inancına karışmaya hakkı olmadığını anlatan Yılmaz, şöyle devam etti: "Devletin de buna karışmaması lazım. Herkes inancını özgür bir şekilde yaşayacak. Bir başkasına da hakaret etmeyecek, zulüm etmeyecek. Bütün nedenle çok güzel adımlar attık. Bugün Türkiye'de hiç kimse bir bahanenin altına sığınıp bu toplumu karıştırmaya çalışmasın. Bakın 30 sene büyük bedeller ödedik. Bunu tüm Türkiye ödedi ama en büyük bedeli de bu bölgedeki insanlar ödedi."- "Hiç kimsenin sokakları karıştırmaya hakkı yok"Vatandaşların can ve mal kaybına neden olanlara hem hukuken hemde siyaseten hesap sorulması gerektiğine inandığını kaydeden Yılmaz, "Hiç kimsenin sokakları karıştırmaya hakkı yok. Hiç kimsenin bir başkasına şiddet uygulamaya hakkı yok. Bunu yapan karşısında hukuku bulur, halkın kanaatini, siyasi tavrını ve duruşunu bulur" diye konuştu.Herkesin inancına, siyasi fikrine saygılı olduklarını ifade eden Bakan Yılmaz, şunları kaydetti: "Kim neyi düşünüyorsa gelsin rahatça ifade etsin. Gelsin demokratik ortamda siyasetini yapsın ama 'ben kavga ederek yapacağım, ben şiddet kullanarak yapacağım' diyorsa kusura bakmasın bunu yapan da karşısında devletin gücünü görür, hukuku görür, otoritesini görür. Hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yoktur. Hiçbir demokraside suç işleme özgürlüğü yoktur. Hiç kimse bunu özgürlüklerle karıştırmasın. Bu konuda yapılması gereken her şeyi yapacağız. Bunda da kararlıyız. Çözüm sürecinde de kararlıyız, kamu düzenini sağlamada da kararlıyız. Bu konuda gerekli adımları atıyoruz. Bu ülke hepimizin ülkesi, devletidir. Bir etnik grubun devleti değil, bir mezhebin devleti değil, bu devlet, bu vatan, bu ülke hepimizindir. Demokratik bir ortamda hukuk içinde hepimiz bu ülkeye sahip çıkacağız. Hepimiz bu ülkenin şerefli eşit vatandaşları olacağız. Bizim amacımız budur."- IŞİD bahanesiyle düzenlenen izinsiz gösterilerBakan Yılmaz, 6-7 Ekim'de IŞİD'in Kobani'ye (Ayn el Arap) yönelik saldırıları bahane edilerek gerçekleştirilen izinsiz gösterilere de değinerek, konuşmasını şöyle tamamladı: "Birilerini istismar ettiler 'Kobani hadiseleri' dediler. Kobani'den gelen 200 bin insan nereye gitti, Allah aşkına. Kime sığındı o insanlar. Kim o insanlara destek oluyor. Her türlü desteği kim verdi o insanlara. Türkiye oraya destek veriyor. Birileri gelip 'Kobani' deyip sokaklarımızı karıştırıyor. Türkiye'yi karıştırmanız, şiddet ortamı oluşturmanız, Türkiye'yi güçten düşürmeniz Kobani'dekilere mi yarayacak. Kobani'ye ne faydası var, Türkiye sokaklarını karıştırmanız. Bunu yapanlar Türkiye'ye de Kobani'ye de zarar veriyorlar."Kongrede konuşmaların ardından tek liste ile gidilen seçimde Aydın Çeçen yeniden başkanlığa seçildi. .....